51

4.8K 478 89
                                    

Draco kahvaltı masasına döndüğünde yanında oturan Blaise vazgeçemediği peynirli ekmeğini kemirirken gergince Draco'ya baktı. "Sinir oranın nedir?"

Draco burnundan sinirli bir nefes verse de "Yüzde eksi üç falan." derken Gryffindor Masasına ancak varan çocuğa baktı.

Blaise'e döndüğünde yüzünü bir sırıtmanın kapladığını görüp gözlerini devirdi. "Tamam, yine de beni onunla bırakman kötüydü."

Blaise hızla yaklaşarak "Dray!" dedi. "Onun yüzünden kötü hissediyordun ve ondan başka kim düzeltebilirdi? Sadece iyi hissetmen için!"

Draco biraz ona baktı, sonra gözüne aniden tatlı görünen çocuğa ağzını birkaç kez şapırdatıp "Hala sarılmak istiyor musun?" dedi.

Blaise şaşkınca baktığında ona hemen kaşlarını çattı. "Sadece on saniye!"

Sonra çocuk gülerek üstüne atıldı, Draco gülmemeye çabalasa da başarılı sayılmazdı. Biraz sonra onu ittirerek "Süren doldu!" dedi. "Uzaklaş! Uzaklaş!"

Blaise aldırmadan tekrar güldü, ayrılıp peynirli ekmeğini tekrar eline aldığında Draco gülümseyerek Balkabağı Suyuna uzandı. Sonra gözleri etrafta gezinirken kendisine gülümseyerek bakan Harry'i gördü.

Dudaklarındaki bardağı hızla kendisinden uzaklaştırıp kısa bir çksürük bıraktı. Blaise'in kendisine döndüğünü hissetse de ona bakmadan aniden "B-biliyor musun?" dedi. Devam edecekken Blaise araya girip "Bunu ne zaman söylesen saçma bir şeyler olmuş oluyor." diye inledi.

Draco buna güldü. "Onu tekrar öptüm... Hayır, hayır. O beni öptü."

Blaise derin bir nefes verirken ciddiyetle kafasını salladı. "Bundan daha kötü şeyler beklemiştim, Sağ Kalan Çocuğu siktiğini falan. Tamam, bu artık katlanılabilir."

Draco tükürüğüne takılıp tekrar öksürdü, şokla açılmış gözlerle Blaise'e döndü. Çocuk kendisine öylece bakıp "Ne?" dedi, omzunu silkti.

Draco onun duyarsız yüzünün şeklini değiştirmek isteyerek "Böyle olacağını sana düşündüren ne?" dedi. Blaise alayla sırıttı. "Muhtemelen ona sevişmek için yalvarırsın, bu kadar azgın olman-"

Draco onun lafını keserken "Blaise!" diye inledi. "Ne diyorsun, aptal?" Sonra onun söylediklerine kaşlarını çattı. "Ayrıca ben azgın değilim!"

Blaise gözlerini kırpıştırdı, bilmiş suratını Draco'ya çevirip "Bunu 4. yılda uykunda dayandığın bacağıma sormaya ne dersin?" dedi.

Draco tekrar sıkıntıyla inledi. "Uyuyordum... Uyuyordum! Yarı ölü haldeydim!"

Blaise tekrar sinir bozucu bir şekilde sırıttı. "Yarı."

Sonra Draco konunun bu hatıradan uzaklaşmasını dileyerek "Hem, bunu kastetmemiştim," dedi. Suratının Blaise'in söyledikleri yüzünden kızardığına emindi. "Demek istediğim, o beni-"

Blaise lafını tekrar kesip "Draco," dedi. "Ne demek istediğini inanılmaz iyi bir şekilde anladım ama bunu yemek yerken hayal etmemin hiçbirimize olumlu bir etkisi olmayacak." Ciddiyetle kafasını sallayıp devam etti. "Seviyeli bir şekilde kahvaltımızı etmeye devam edelim, kimin kimi siktiğini sonra anlatırsın."

Draco sinirle "Ah!" dedi. "A-aptal!" Yüzünün çirkin bir kırmızıya bulandığına emindi.

Kendisine aldırmadan yemeğine devam eden Blaise'e bakmayı keserek utangaç bir tavırla Gryffindor Masasına baktı. Onun da kendisini yakalayan gözlerini görünce yine sessizce inleyip gözlerini kapattı, masaya kapanıp kollarını kafasına sardı.

-

Unexpected seviyesiz bi arkadas ortami yazmak istedim kb

Btw aklimdan cikmayan bi drarry fici var ama yazmak o kadar zahmetli olur ki... Neyse... Bana her gun bayram...

To Be So Lonely / ❝Drarry❞Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin