KOMUTANIN RÜYA'SI

32.BÖLÜM

RüYam şipimize özel bir bölüm gibi oldu. Buyrun okuyun. Oy vermeyi unutmayınız lütfen. 🤩

_______________

“Sevgilim,” diye fısıldadı. Kulağıma yakın olmalıydı yoksa bu fısıltıyı duymam pek mümkün değildi. Yavaşça kıpırdanıp gözlerimi açtım. Her yerim ağrıyordu. Dün geceden dolayıdır diye düşündüm. Yaman dibimdeydi resmen. “Uykucu güzelim,” diye mırıldandı. Kendime gelip gülümsedim.

“Günaydın,” diye mırıldandım uyku mahmurluğu ile.

“Günaydın güzel karım benim,” dedi dişlerini sıka sıka. Sevgi patlaması yaşıyor gibiydi. Yanaklarımı sıktı. Güldüm. Kollarımı açıp ona uzandım. Bana yaklaştı. Sıkıca sarıldım.

“Sıkı tutun,” dedi ve benimle birlikte kalktı. Beni kucağına aldı. Kahkahalarla güldüm.

“Çok güzel bir sabah,” dedim. Kafasını salladı. Küvete ilerledi.

“Pek sabah sayılmaz, öğlen oldu,” dedi.

“Ne?” dedim şaşkınca.

“Saat 2’ye geliyor Rüya hanım,” dedi gülerek. Ardından banyo için küveti doldurdu.

“Öğlen yemeği mi çıkacak birazdan?” dedim.

“Evet sevgilim, yemek yemek istemezsen kahvaltı için başka yere gideriz,” dedi.

“Yok, patates kızartması falan yeriz açık büfede,” dedim.

“Daha mantıklıymış ya da tost falan yeriz, bir banyo olalım,” dedi.

“Sen de iyi alıştın birlikte banyo olmaya,” dedim sırıtarak.

“Alıştım gerçekten,” dedi o da sırıtarak.

Güzel bir banyodan sonra içime bikinimi giydim. Üstüme güzel bir uzun elbise giydim. Fötrümü de kafama taktım. Yaman havuz şortunu giydi. Üstüne güzel, mavi bir tişört giydi. Odamızdaki boy aynasına aynı anda baktık. Kendime bakmak yerine onu süzdüm baştan aşağı.Kasları belli olmuştu. Güneş gözlüğünü yakasına taktı. Benim kocam gerçekten çok yakışıklı. Kaslı kolları belimi sardı. Beni kendine çekti. Sıkıca sarıldı. Boynuma bir öpücük bıraktı. Şapkam yere düşünce gülüştük.

“Güzel şapka, bana nasıl olur aceba?” dedi Yaman. Yerden alıp kafasına taktı şapkayı. Kıkırdadım.

“Çok güzel oldu kocacığım,”diyip ona döndüm.

“Bak bir de güneş gözlüğü takalım,” dedi. Kıkırdadım. O da gülüyordu.

“Kokoşlara benzedin,” dedim daha çok gülerek. Güneş gözlüğünü çıkarttı. Tişörtünün yakasına tekrar taktı. Şapkamı kafama güzelce taktı. Gülüşüme bakarak yaptı hepsini. Uzun uzun bana baktı. Ben de ona baktım.

“Yaşadığım her dakika, her saniye, her salise, yani anlayacağın her zaman, sana hayran oluyorum. Tekrar ve tekrar hayran oluyorum. İyi ki karımsın Rüya. Bazen diyorum ki iyi ki İstanbul’da arabana çarpmışım. Ayrıca önceden bu Şırnak görevi bana gelmişti. Ben zahmetli olur diye İstanbul’da kalma niyetindeydim. Komutan olarak gideceksin, rütben onlardan daha yüksek dediler. Yine kabul etmedim. Sen bana mesaj atmıştın hatırlıyor musun? Şırnak’ta bir ilçeye atandım demiştin,” dedi sorgularca bana bakarken.

“Her şeyi hatırlıyorum,” dedim gülerek. Bana sarıldı. Öyle anlatmaya devam etti.

“İşte sen mesaj atınca her şey değişti. Bu tesadüf kaçmaz dedim. Gittim konuştum. Dedim ben gidiyorum Şırnak’a. Sen gideceksin diye sırf, gitmek istedim,” dedi ve güldü. Geri çekildi.