Saplantı

37. Bölüm

Okumaya başladığınız tarihi bırakabilirsiniz😊

Keyifli okumalar canlarım❤️

🌼

Barıştan ~

Barış "anne, anne dur Allah için."

Annem "ya barış ayrıldığınızı neden en son ben duyuyorum oğlum, zaten en sonda beni tanıştırmıştın, her şeyi en son duyuyorum ben zaten..."           

lafını tamamlamasına izin vermedim.

Barış "anne ben evlendim."

Annem "O ne demek? Barış sen... Kim, kimle evlendin? Nasıl yaparsın bunu oğlum beni bile tanıştırmadın."

Barış "Anne evlendim işte."

Annem "babanın haberi var mı?"

Barış "yok anne kimseye söylemeni istemiyorum."

Annem "ben o Burcu'ya haddini bildireceğim, sen onu çok seviyordun barış, ben gözlerinden anladım oğlum."

Barış "kapandı o mevzu anne, başkasını seviyormuş."

Annem "nasıl ya, nasıl böyle bir şey yapar? Madem başkası varmış neden senle oynadı?"

Benden giden bir şeyler var boşluğu hala tazeymiş gibi, ama gideli çok oldu.
Benden geçeli, başkasının olalı çok oldu.

Yağmurun altında şemsiye çıkaracak kadar halim yok henüz. Yüreğimde fırtınalar kopuyor zaten, biraz ıslansa haberi olmayacak, biraz üşütse fark etmeyecek.

Öyle yalnızım ki kalabalığın içindeki yalnızlık benimkisi, anlaşılamamaktı.

İçimde kopan bir şeyler var. Neden ben mutlu olamıyorum, neden benim sürekli kalbim açıyor?

Kalbimdeki yaralar iyileşmek bilmiyor, Dışlanmışlık hissi yüreğime bir ateş gibi düşüyor, çocukluğumdan beri geçmek bilmiyor, yanıp kül ediyor beni.

17 yıl önce

Andre "barış, barış uyansana bu günde aç kalacağız yoksa!"

Barış "Tamam uyandım."

Andre "yemek saati geçmek üzere hadi."

Koşarak yemekhaneye vardık,

Yemekhane müdürü "neredesiniz siz? yine geç kaldınız."

Andre "biz..."

Y.M. "Geçin yemeğinize hemen! Hala konuşuyorsunuz pişkin pişkin."    

koşarak kendimi yatakhaneye attım,

andre peşimdeydi.

Barış "bizi dövse bizi kim kurtaracak, bize kim acıyacak?"

Andre "keşke ailelerimizin yanında olabilseydik."

Barış "biz neden buradayız ki? ben hiç yaramazlık yapmadım, öğretmenlerimde bana hiç kızmadı."

Andre "bizi sevmiyorlar mı barış?"

Barış "sevselerdi burada olmazdık, beni dünyanın bir ucuna göndermezlerdi."
~~~

Melis "barış ıslanacaksın orada gelsene!"

göz ucuyla süzdü beni,

Melis "bu halin ne barış sırılsıklam olmuşsun, geç hadi içeri."