59. Bölüm

100 9 1
                                    

Sana dokunmaya bile hakkım yokken ben her gece saçlarına yıldızları serpmeye devam etmiştim oysaki

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Sana dokunmaya bile hakkım yokken ben her gece saçlarına yıldızları serpmeye devam etmiştim oysaki. Hiç vazgeçmemiştim senden, hep kalbimin en ücra köşelerine saklamıştım seni. Unuttum diye hep kendimi kandırmıştım.

Seni bana hatırlatan tüm eşyaları atmıştım, kokunun tenime sindiğini bilmezmişim gibi. Senden kendimi ne kadar uzaklaştırsamda senin her bir zerreni ezberlememişim gibi.

Çiçek desenli kahve kupamdan bakışlarımı kaldırıp karşımdakilere odaklanmaya çalışıyordum. Dün gece hiç uyuyamamıştım, uykusuz olduğum için olayları algılamakta zorluk çekiyordum.

Koray, Andre ve Aylin beni rehin almışlardı.

Andre oturduğu yerde rahat etmemiş gibi görünsede aslında bu olanlardan dolayı çok endişeli olduğunu anlıyordum.

Andre "Barış, Melisi hayatından çıkarmaya çalışıyor, en kısa zamanda çıkaracak ve senin gönlünü kazanacak."

Koray yanımda oturuyordu, ne kadar bu olanlara üzülsede benim hakkımı savunuyordu.

Koray "şirketin dörtte birlik bir kısmı Melisin oldu. Melis Barıştan ayrılsa bile ona hisseleri geri vermez."

Andre elindeki kupayı sehpaya bırakıp gözlerini ovuşturdu.

Andre "Barış gerekirse her şeyini bırakmaya hazır olduğunu söyledi. Barışın parayla işi yok, o Burcu'yu seviyor."

Hızla yerimden kalktım.

"Barış, Melisle evli Andre. Artık bu yaşananları hatırlatıp durmayın."

Andre sehpadanın üzerinde çalan telefonunu alıp açtı. Duyduklarıyla birlikte ayağa kalktı.

Andre "tamam Barış sen lütfen sakin ol."

Andre telefonu kapatıp bana döndü.

Andre "Biz çok kötü bir oyunun içine düştük."

Söylediklerinden hiçbir şey anlamıyordum.

"Andre ne oldu? söyler misin artık."

Andre "şirkete Emre gelmiş, anlaşılan artık Melisle birlik olduklarını saklama gereği duymuyorlar."

"Bunların olacağı belliydi."

Andre beni kolumdan tuttu.

"Hadi Burcu Barış senin için çok endişeleniyor, yanına götüreyim seni."

Kolumu yavaşça çektim.

"Kimsenin benim için endişelenmesine gerek yok, özellikle de Barışın."

Koray'a döndüm.

"Koray geç kalıyoruz çıkalım mı?"

Koray kafasını olumlu anlamda sallayıp  ayağa kalktı.

Saplantı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin