44. Bölüm

167 72 24
                                    

(Medyadaki Koray)

                              🌼

Arabanın içinden bana bakan kişiye daha dikkatli baktım, sanki önceden biryerlerde görmüş gibiydim. Sürücü koltuğundan cama yaklaştı.

"Yardım etmemi ister misiniz?"

Türkçe konuşmasada sesini duyunca kim olduğunu çok iyi hatırlamıştım, böyle bir tesadüf karşısında ağzım açık kalmıştı. Üniversitemin son günlerinde otobüste tartıştığım kişiydi.

Sert bir şekilde yüzüne baktım.

"İnsanlara nasıl davranmanız gerektiğini öğrenmişsiniz anlaşılan."

Şaşkınlıkla suratıma bakakalmıştı, ne dediğimi anlamayarak türkçe konuşmaya başladı.

"Anlamadım hanımefendi, yanlış bir şey mi yaptım?"

Gözlerimi devirdim.

"Anlaşılan hatırlayamadınız."

Arabadan inip yanıma geldi.

Yüzümü inceleyerek konuşmaya başladı.

"Çok tanıdık geliyorsunuz ama tanıyamadım, isminiz nedir?"

"Size ne benim ismimden acaba? O gün beni otobüsün içinde rezil ettiğiniz yetmedi şimdi ismimi mi soruyorsunuz?"

Gözlerinde bir ışık belirivermişti, tanıdığını anlamıştım. Hayatında ilk kez otobüse bindiğine emindim, o yüzden hemen hatırlayabilmişti anlaşılan.

Kafasını olumlu anlamda salladı.

"Evet hatırladım sizi, bu ne tesadüf böyle. Lütfen kendimi açıklamama izin verin, arabama geçelim."

İnanamayarak yüzüne baktım.

"Hayır istemiyorum, iş görüşmeme geç kaldım zaten."

Burnu havada olan adamın beni bırakmaya niyeti yoktu.

"İş yerinize bırakmama izin verin lütfen, arabanıza bir çekici çağırıyorum."

Bir şey dememe fırsat vermeden çekiciyi arayıp çağırmıştı. Hızla gidip arabasının kapısını açtı.

"Lütfen buyurun."

Göz devirerek arabamdan çantamı alıp arabasına bindim. Kapımı nazikçe kapattıktan sonra arabaya binip ilerlemeye devam etti.

Çok garip bir karşılaşma olmuştu, bir anda kendimi ismini bile bilmediğim bir adamın arabasında bulmuştum.

Terslememden korkar gibi kısık sesle konuşmaya başladı.

"Torpidonun gözünde ıslak mendil var kullanabilirsin."

Bana bakınca yeşil gözlerini daha net görmüştüm. siyah kirli sakalları ve kalıp gibi duran gür bakımlı saçları dikkatimi çekmişti.

Onu incelediğimi fark edip önüne dönmüştü, gözlerini kaçırınca nasıl dikkatli incelediğimi fark edip önüme döndüm.

Yüzümün ne kadar kötü olabileceğini düşünüp çantamdan çıkardığım makyaj aynamla yüzüme baktım, yüzüm simsiyah olmuştu. Arabanın kablolarıyla uğraşırken yağının yüzüme bulaştığını hiç fark etmemiştim. Çantamdan çıkardığım ıslak mendille yüzümü hızla temizlemeye koyuldum.

"İsmini sormayı unuttum, ismin nedir?"

Karşımdaki kişinin nazik sesini duymak şaşırtıcı geliyordu. Yüzümü silmeye devam ettim.

Saplantı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin