Saplantı

19. Bölüm

                                🌼

Üç gün sonra sevdiğim adamla evleniyordum, hayali bile çok güzeldi. Aylinle yatağımızda oturmuş hayaller kuruyorduk.

Aylin "Burcu kına gecesiz evlenilir mi ya?"

Burcu "Bişey olmaz Aylin, biz birbirimizi seviyoruz sade bir nikah bile yeterli."

Aylin "barış bekarlığa veda yapmayacak mı?" 

"Bekarlığa veda mı yok öyle Bir şey, izin veremem."

içime kurt düşmüştü, barışı aradım.

"alo aşkım bekarlığa veda yapmayı düşünmüyorsun değil mi?"           

Barış "baban, babam, deden falan tanıdıklar içmeye gideceğiz."

Gülümsedim "Dedem varsa gözüm arkada kalmaz."

Barış "Sen bana güvenmiyor musun Burcu?"

Burcu "Güveniyorum tabiki de kızlara güvenmiyorum aşkım, neyse kapatmam lazım."

Barış "öyle olsun Burcu hanım, sonra konuşuruz."

Burcu "tamam canım."

Yataktan kalktım.

"hadi kalk bakıma gidelim halalarımla, düğünüm var 3 gün sonra."    

"Olur gidelim." 

halalarımı ve nenemi alıp sürekli gittiğimiz kuaföre gittik, ayağımızdan saçımıza kadar bakım yaptırdık.

"Nene sende bir cilt bakımı falan yaptır ya, dedem seni daha çok beğensin." 

Ayfer halam söze girdi.

"benim babam annemi her haliyle beğeniyor hâla, değil mi çifte kumrular?"

Nenem kızgın bir şekilde halama baktı.

" sus kız alacam sizi ayağımın altına şimdi." 

halamla gülme krizlerinden çıkamadık.

Aylin "ee balayını nerede yapacaksınız?"   

Burcu "Amerika diye konuştuk ama daha karar vermedik."

Aysel halam "aynen seni yurt dışına götürür, Parise de gidersiniz, ay ne romantik." 

Burcu "Ay Hala ne güzel olurdu."

Menem "eskiden balayı mı vardı deden beni dürbünle gözetlerdi, öyle beğenmiş sonra istemeye geldi, bende küçüğüm 15 yaşındayım ne baba var ne abi evimizde sıva bile yoktu. Ben küçücük yaşımda gider mezardan toprak taşır sıva yapardım. Annen beni verdi dedene, allah rahmet eylesin az çekmedim dedenizin kuzeninden hep bana görümcelik yapardı, dedenizde beni korurdu. Allah rahmet eylesin çok cazgırdı, kocası hep onu kovalardı dövmek için."

Aylin "eskiler bu kadar zor muydu ya?"

Nenem "çok zordu, çok çektim ben.
Eskiden Aysel rahatsızlanmıştı, doktor ilaç verdi bize buzdolabında kalacak, her gün gözüne damlatacaktık, bizim dolap bozuktu dedenizde fakirdi. ben hergün sabah Aysel'i yükler götürürdüm ablam gile, Aysel beş yaşlarındaydı her gün yükler ilacını koyar, geri gelirdim. Sonrada bahçeye giderdik, ben bütün çocuklarımı bahçede doğurdum. Hamile, rahatsız dinlemez her gün giderdik tarlaya. Aysel evi çekip çevirirdi 7 yaşında yemek yapardı bize, tarlaya getirirdi. Evi her gün siler, süpürür, kardeşlerine bakardı. Salih çok tembeldi hep öylene kadar uyur bir iş yapmazdı, küçüktü o da. Sonra köyden çıktık kaynanamdan bize miras kalmıştı, evimizi satın aldık emekli maaşlarını ödedik, gerisinide bankaya koyduk. İşte böyle benim hikayem."

kalkıp sarıldım neneme.

"Az çekmemişsin Hamiyet sultan."    

"Eskiler böyle kızım fakirlik, yoksulluk hep vardı."  

Burcu "O değilde Nene, Ayfer halamı isteyen oldumu hiç, onu söyle bana." 

Ayfer Halam güldü "hastamız oldu ama biz tedavi etmedik canım." 

Aylinle ağzımız açık Ayfer halama Baktık, hiç böyle bir cümle beklemiyorduk.

Nenem "Ayfer bir yıl nişanlı kaldı bir çocukla, sonra ayrıldı."   

Halama inanamayarak baktım.

"Hala neden Ayrıldın?"  

"Çok yalancıydı, yalanını yakaladım Ayrıldım."  

Aylin "erkek milleti işte illa bir şey yaparlar." 

Aysel halam "Ay kızlar biz eskiden Ayfer'le her gün kuaföre gelirdik, mini mini etekler giyerdik, çok havalıydık. mahalledeki erkekler bizi istemek için sıraya dizilirlerdi. Hey gidi günler hey. Yaş ilerledikçe ne mini etek kaldı ne bir şey."

Nenem "bunlar az oynak değillerdi, Ah Ah beni deli ederlerdi."

Aylin " Ne varsa gençlikte var."

Ayfer halam "Aylin ben sana birini bulacağım sen hiç merak etme."

Aylin "ya Ayfer hala ben düşünmüyorum daha erken."

Aysel hala "bizden bir uçan birde kaçan kurtulur."

Aylin bana döndü.
Aylin "ya Burcu bir şey söylesene."

"Bir aya evlisin hayırlı olsun canım benim."

Aylin "ya."