Ayak Sesleri

46 4 0
                                    

Anneme mühür ve ayin hakkında soruları sorduktan sonra Nelina ile olan bağımı da söyledim ama öfkelenmenin arasında bir yol bulacağını söylemişti.

Eudiksia hala Kol için öfkeli olmasından dolayı odadan çıkmıyor, çıktığı zaman ise birbirlerine bulaşıp kavga ediyorlardı.

Klaus ise... Kelimenin tam anlamıyla beni evden göndermenin bir yolunu arıyordu ama dışarı adım attığımız an bela bizi bulduğu için sadece oda da kalmamı istiyordu.

"Onları görmek istiyorum."

"Nerina daha kaç kere daha olmaz dersem vazgeçersin?"

Saçlarımla oynayıp sıkıntıyla geri bıraktım. "Ama çok özledim."

"Ben de onları çok özledim ama aşağıda o varken, cadı kayıpken ve kardeşim her şeyi biliyorken getiremem."

"Telefon?"

"İkimiz de biliyoruz ki sen onların sesini onlarda senin sesini duyduğu an sizi tutamam." uzattığı bardağı alıp yastıklara gömüldüm. "Biraz daha dayan."

"Bağı ne zaman kırarız bilmiyoruz bile!"

"Kırdıktan sonra tehdit devam edecek biliyorsun değil mi?"

"Sen de birkaç gün daha durursam özlemlerinden çıldıracağımı biliyorsun değil mi?"

"Nerina sadece birkaç gün." onaylasam da tahmin ettiğimizden daha uzun süreceği bir gerçekti ama Klaus burda rahatça durduğuna göre onlar oldukça güvenli bir yerde olmalıydı.

"Kardeşinin bizi bilmesi neden sorun?" kısa sürede cevap gelmeyince koltukla oynamayı bırakıp ona baktım. Gözlerinin kenardan bile belli olan mavisi onun geçmişe gittiğini gösterir gibi bardağına dalmıştı.

Kol ne zaman çocuklar hakkında bir şey sorsa Klaus yapacağı belli olan tehditlerini sıralayıp konuyu kapatıyordu. Benim anlattığını farkettiğinde ise bizi yalnız bırakmıyordu.

"Ellerine nasıl bir koz geçtiğini tahmin bile edemezsin." gülmesi umutsuzluğa düştüğünde gözlerini benden kaçırdı.

"Bana ne zaman anlatacaksın?"

"Sen bana tamamen açıldığında."

"Ne?" daha iki gün önce ona yaşadığımız çoğu olayda ne düşündüğümü ne hissettiğimi anlatmıştım üstelik kendisi de anlatacakmen vazgeçmişti. "Yaptım zaten."

"Saçlarını neden kestiğini söylemedin, Nelina hakkındaki kabuslarından hiç bahsetmedin..."

"Her nefes alışımı da anlatayım mı Klaus?! Saçımı istediğim için kestim kabuslar... Bekle, sen kabusları nerden biliyorsun? Çünkü bunları ben söylemediğime göre öğreneceğin tek kişi, bu konulara girecek kadar uzun süre konuşmaman gereken kişi."

Gerçekten dün otelde iki eski dost gibi oturup bunları mı konuştular?

" Öğrendiğim kişi Nelina değil, Stan. O da Nelina sayesinde öğrenmiş."

"Ve? Onunla da konuşmaman gerekiyordu, hem görüyorsam ne olmuş? Sana söylemek zorunda değilim."

"Tabiki değilsin ama seni rahatsız eden şeyleri bilmek istemek benim hakkım."

"Evet, doğru. Mesela hala benden saklanıyor olman beni rahatsız ediyor, aşağıya inmek için beni burdan uzaklaştırmak istemen rahatsız ediyor. Sırf benim sorularımdan kaçmak için umrunda olmayan şeyleri öne sürmen beni rahatsız ediyor."

"Umrumda olmadığını söyleyemezsin."

"Diğerlerinde haklıyım yani." nefesini verip geriye yaslandığında merdivenlerin başında onu farketmemiz için oyalanan Kol'u gördüm. "Benimle birlikte olmak için yalan söylemene ya da saklanmana  gerek yok bunu ne zaman anlayacaksın?" cevap vermek yerine merdivenlere bakınca ayaklandım. "Sessizlik büyüsü yapmıştım, bizi duyamaz." Büyüyü bozup hızlı adımlarla en üstteki boş odaya girdim.

ECNADEYN: IŞIĞIN BATIMIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin