Daha önce karşılaştığım atalardan farklı olarak varlıklarına dair bir işaret vermediler.
"Sesszi tipler olmanız gerçekten güzel ama şimdi konuşmanıza ihtiyacım var."
Birkaç dakika daha bekleyip yine cevap gelmeyince Freya'nın solgun elini tuttum. İşe yaramayacağını bildiğim şifa büyülerine başlamışken gözleri siyahlaşmış haliyle açıldı. Elini bırakıp geri çekilmek istedim ama buna izin vermedi.
"Daha önce söyledik. Emanetini koruyacağız."
Sanırım bunlar diğerleri gibi siluet olarak değil buldukları bir bedenle bu dünyaya gelebiliyorlar.
İstediğim konuşmayı aldığım için durumun ürkütücü olduğu kısmını geri plana ittim."Kimin emaneti?"
Dudakları hafif bir gülümseme ile kenarlara yayıldı. "Bilmemende fayda var."
"Oğlumdan şüpheleniyorlar! O olmadığını bilmek zorundayım."
"Epikuros değilse adı, endişelenme."
Lanet olsun.
"O yapmadı." Yutkunmamın zor olması zaten kısık çıkan sesimi daha da kıstığı için bir kez daha ama yüksek sesle tekrar ettim. "Oğlum yapmadı!" yapsa bile söylerdi bana. Asla yalan söylemez oğlum. "Onun adını kullanarak varlığınızı sürdürmeye çalışıyorsunuz, seni buna pişman ederim!"
Boşta kalan elimi Freya'nın kalbine koyup çıkarmaya başlayacakken o elimi de tuttu ama büyüyle bileğimi kurtardım.
"İzin ver gösterelim."
"Zihinlere oynayan ilk atalar değilsiniz!"
"Gördükten sonra inanmazsan devam ederiz ama bu bedenlerin acısını kesmene izin vermeyiz."
Ben onların zihnine girdiğim an zayıf düşeceğim için kendi anılarımı koruma altına alıp beklemediği anda elimi alnına koydum.
"Pekala, hazırız Ale."
Louis kamerayı ayarlayıp Ale'yi kontrol ederek yanına geçti.
"Merhaba anne, ülkelerin başkentlerini öğrendim şimdi...."'
Dışarıdan gelen sesleri duyup onlarla birlikte odadan çıktım.
"Geri çekil baba! Onu öldürmeden göndermem."
Nim babasının onu engellemesine karşılık boşluklardan büyü atmaya çalışıyordu.
"Ben halledeceğim Nim lütfen bırak."
"Neler oluyor? Cassie nerde?"
Klaus Nim ile uğraşırken Cassie'nin içeride kaldığını yeni fark ediyordu.
"Louis, Nim'i içeri al sana anlatır..."
"Anlatırım tabi, halamızın bizi kullanarak annemizi öldürmeye çalışmasını anlatırım!"
Klaus Cassie'i de yanlarına getirdiği zaman Freya derdini anlatmaya çalışıyordu. Konuşulanlardan ziyade Louis'i inceledim. Suskun ama sıkılı yumruğuyla öfke doluydu. Freya ile göz göze geldiğinde elini diğer avucuna aldı ama herhangi bir şey yapmadı.
Zihninden çıktığım zaman çenesini tğm gücümle sıktım. "Oğlum hiçbir şey yapmamış! Neden onu ortaya atıyorsunuz?!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ECNADEYN: IŞIĞIN BATIMI
Fiksi PenggemarEcnadeyn kitabının devamıdır. İlkini okumalısınız.