4.2

7.7K 428 222
                                        

Mert Ali'den... 

17 Kasım, 2017

Baran ve Elif'in okulunun az ilerisindeki durağa çektim arabayı, Elif okula fazlasıyla erken geliyordu bu sayede ben de kendi dersime geç kalmıyordum. Eh bir de sabahları Kerem'i aldığım düşünülürse Elif'in okula en erken gelen ikinci kişi olması işime yarıyordu. En erken gelen birinci kişi Baran Ali'ydi çünkü Elif'i görmek için çocuğu kargalar kahvaltı yaparken okula götürüyordum. 

Ne kadar harika bir ağabeyim, öyle değil mi? Bence de öyle. 

Elif, yine dünyadan bir haber halde okul binasına yöneldi. Kulağında kulaklığı vardı, o kadar merak ediyordum ki dinlediği şarkıları. Öyle merak ediyordum ki, zihninden geçen cümleleri. Belki bir gün aynı şarkıyı ortak kulaklıktan dinleriz bile diyemiyordum. Ben sadece dinlediği şarkıyı bilsem yeterdi. 

"Abi beni sal hadi gideyim."

Baran Ali iki kolunu göğsünde çapraz yapmış halde yan koltukta oturuyordu. Elif'i görene kadar dikkat çekmemek için Baran'ı arabadan indirmiyordum. Yani, her gün Elif'i bekleyip gitmem belki dikkat çekerdi. Hoş Elif dikkat etmiyordu ama sürekli yanındaki kısa boylu kız biraz korkunçtu. O fark edebilirdi. 

"Ne biçim sıra arkadaşısın sen? Sevindik sıra arkadaşı oldun diye. Hiçbir gelişme yok?"

Baran gözlerini devirip yanaklarını şişirdi. Kafasına bir tane patlatmak istiyordum ama kıyamıyordum da aynı bana benziyordu çünkü nasıl kıyabilirim? Kendime vurmak gibi olurdu. 

"Abi her teneffüs şu yer elmasıyla işte. Boş derslerde kafasını koyuyor sıraya bir uygulama var oradan kitap okuyor. Ne yapayım, okuduğu kitabın adını mı öğreneyim?"

Hevesle kafamı salladım.

"Aferin, evet iyi fikir. Öğren. Hadi şimdi," üzerinden eğilip kapısını açtım "yallah okuluna."

Baran hırsla arabadan inerken söyleniyordu.

"BEZDUM DA BEZDUM!"

Baran'ın arada bir Karadeniz'e kayan frekansını umursamadan yoluma devam ettim. Kendimce Elif'e yaptığım playlistten bir şarkı açtım, arabayı doldurdu ses. Bir gün, ona yaptığım playlisti dinletirdim belki. Benimle kulaklık paylaşmasa da olurdu, ben onunla paylaşırdım her şeyi. 

2 Şubat 2018

"Kim lan bunlar?"

Baran parmaklarını saçlarının arasında hızlı hızlı geçirip bıkkın bir ses çıkartırken ben Baran'ın odasında bir sağa bir sola gidiyordum.

"Canımın içi abicim, birtanecik abicim, bilsem sana söylemez miyim kurban olayım?"

Baran, okulda Elif'in durmadan canını sıktıklarından bahsetmişti. Zorbalık etmelerine engel olamadığım gibi Elif'in kendisini savunmasını da sağlayamıyordum. Elif'i bir cam fanusa alıp da saklamak gibi bir derdim yoktu. Ama kendini onların değerleri ile ölçsün istemiyordum. Kimsenin düşüncesi kendini tanımlamasında bir ölçü olmasın istiyordum. 

"Şimdi, Elif birini seviyor, bu mu tüm dertleri yani?"

Baran bininci kez anlatmış olmaktan sıkılmıştı, farkındaydım. Ancak oturtamıyordum zihnimde olanları. Bir insan birini seviyor diye neden kırarlardı ki?

"Çocuk okulun popüler çocuğu. Abi liseli ergenler işte. Elif'i küçük görüyorlar."

Baran'ın karşısına yatağının üzerine çöktüm. Ellerimle yüzümü bir iki kere sıvazladım. Hala anlam veremiyordum. 

SOBE || Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin