Antonin, annesiyle yan yana oturmuş, önündeki büyük albüme bakıyordu. İlk sayfasında, ölen anne ve babasının siyah-beyaz bir fotoğrafı olan albüm, sonraki sayfalarında Florette ile çekildiği fotoğraflarla doldurulmuştu.
Florette'nin yanında yaşamaya başladığı ilk yılda onunla lunaparka gittikleri fotoğraf ikisinin de gözlerinin dolu olmasına rağmen gülmesine neden oldu. Antonin, orada Florette'ye ilk kez anne demişti. Daha sonrasında kendisine "ma mére" diye seslenmeye başlamıştı.
Florette Gacé, varlıklı bir ailenin tek çocuğuydu, hayatı istediği gibi ilerlemediği için kendisine yepyeni bir hayat kurmaya çalışmış, beraber yeni bir hayat için yola çıktığı kocası tarafından ihanete uğrayarak başka bir yola sapmıştı. Geçmişten söz etmeyi sevmez, Antonin ile geçirdiği son 18 yılı anlatmaya doyamazdı. Ailesinin her daim arkasında olması, onu oğluyla tanıştırmıştı. 34 yaşındayken, 12 yaşındaki Antonin'i evlat edinmişti. Ve hayat, onun için tam olarak o zaman başlamıştı. O zamanlar, çekingen, içine kapanık bir çocuk olan Antonin, Florette'nin onunla ilgilenip ona her anlamda annesi gibi davranmasıyla şu an olduğu adam olmuştu. İkisinin de birbirlerinin hayatına etkileri çoktu.
Antonin, Florette'nin yanağına ufak bir öpücük kondurduktan sonra sayfayı çevirdi. Arka sayfadaki ilk fotoğraf annesinin anne ve babasıyla beraber çekildikleri bir fotoğraftı. Antonin ikisini de çok özlüyordu. Onları kaybetmek de çok ağır gelmişti ama birbirlerini ayakta tutmayı başarmışlardı.
Yan sayfadaki alt alta duran iki fotoğraf, Antonin'in üzerindeki okul formasına ve uzun saçlarına bakılırsa, liseye başladığı zamana aitti. O zamanlar problemli bir çocuktu. Florette de bunu düşünmüş olacak ki güldü, solunda oturan Antonin'in yanağına hafif bir tokat attı.
"Beni çok uğraştırdın Antony," dedi gülerek.
Adam, annesinin tokat attıktan sonra yanağından çektiği eli, yarı yolda yakaladı ve öptü.
"Kesinlikle öyle şeyler olmadı ma mére, sen çok abartıyordun."
İkisi de gülerken bir sayfa daha çevirdiler. Önce takım elbiseli Antonin'e, sonra, Antonin'in yanındaki; beyaz elbisesi, uzun, dalgalı kahverengi saçlarıyla mezuniyet törenine beraber gittiklerini hatırladığı lisedeki yakın arkadaşına baktılar. Onunla yolları nasıl ayrılmıştı bilmiyordu ama Carla hep çok iyi bir arkadaş olmuştu. Onu bulmak, konuşmak isterdi. Bunu aklının bir köşesine yazdı.
Liseden mezun olduğunda, annesiyle ilk büyük kavgasını etmişti. Polis olmak istediğini söylediğinde Florette'nin yüzündeki şaşkınlığı, o şaşkınlığın öfkeye dönüşünü hiçbir zaman unutamazdı. Günlerce birbirleriyle konuşmamışlardı. Tüm bu yaşananların sonrasındaysa Florette, oğlunun geleceğine karışmaması gerektiğini düşünerek, içi yana yana, polis olma hayalini kabul etmişti. Antonin, yalanının ortaya çıkmasından çok korkuyordu. Florette, oğlunun peşinde, dünyayı etkisi altına almış bir suç örgütünün olduğunu öğrenirse yaşayamazdı. Antonin'in bu düşüncelerini bölen telefon sesi; adamın, annesinin yanından uzaklaşıp mutfağa girişi ve telefonu açmasıyla son buldu.
"Buyurun dedektif," dedi sesini alçak tutmaya özen göstererek.
"Merkeze gel Antonin, yeni bir davamız var."
Dedektif, masasında oturmuş önündeki fotoğraflara bakarken telefondaki ortağına, diğer ortağını, Adreanna'yı aramasını söyleyerek telefonu kapattı. Adreanna'yı Antonin'in araması daha iyi olurdu. Saatine baktı. "Psikiyatristinin yanından çıkmıştır," diye düşünürken çenesini avucunun içine yerleştirdi. Exitus Letalis yeni oyunuyla karşılarındaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rigor Mortis
Mystery / Thriller|Wattys 2022 Gizem/Gerilim Kategorisi Kazananı| ▪ Gözü kararan dedektif, masası üzerindeki eşyaları ani bir hareketle dağıttı. Kalemler ve içi kâğıt dolu dosya, içindeki kâğıtlar etrafa saçılarak yere düşerken Adreanna da Antonin de adı olmadığı içi...