Rigor Mortis

BÖLÜM-22

     Dedektif, Briand'ın karşısında tek başına oturmuştu. Adamın kendine gelmesi için beklemiş, tamamen konuşabilecek hâle geldiğinde de şirkette anlattıklarını detaylıca tekrar anlatmasını istemişti. E.L'in 50. katındaki bu adamları konuşturması demek onlara, tahmin ettiklerinden de yakın olmak demekti.

     Adam farklı pek bir şey anlatmamıştı. Bu nedenle de dedektif aklındaki soruları sormaya başladı.

     "Bu 1 ayda binlerce insanın öleceğini söyledin, bunu nereden biliyorsun?"

     Briand, sırtını duvara yasladı omzuna dikkat ederek.

     "Spesiyal katta böyle şeyler konuşulur, insanlar birbirlerine daha yakındırlar aslına bakarsanız. Birbirine çok yakın şirketlerde görev alan insanlarız, kimse bir itiraf niteliğinde konuşmasa da kimin E.L'den olduğunu anlamak zor olmuyor. Exitus Letalis, ilk katlardaki üyelerini birbirine öldürtmeye başladı bile, sen de biliyorsun dedektif."

     Dedektif bu aşamaya gelene kadar takip ettiği cinayetleri düşündü, her şeyin farkındaydı ama var olan boşlukları doldurmak için daha fazla bilgiye ihtiyacı vardı. Bir soru daha sordu.

     "100. kat hakkında ne biliyorsun?"

     "Çok güçlü ve kalabalık olduklarını biliyorum. Aradaki katları hiç duymadığım için işlerine yarayacak sadık insanları 50. kattan 100. kata çıkardıklarını düşünüyorum."

     Adamın canını kurtardıkları için kendisiyle iş birliği yaptığını biliyordu. İyilik yapmak yeni iyilikler doğuruyordu.

     "Sonraki planları ne olacak sence Briand? Şimdi ne yapacaklar?"

     Adam bir süre düşündü.

     "Sizin elinizde olduğumuzu biliyorlar, ilk hedefleri size bilgi vermeden bizi öldürmek olacaktı ama bu saatten sonra bunu başarmaları mümkün değil. Çok şey bilmediğimizi düşünüp boş vermiş, aşamaları hızlandırmış olabilirler. Planlarda değişikliğe gideceklerini düşünmüyorum, devlete oynadıklarını söylemiştim, ani fikir değişikliklerinde bulunamayacakları konumdalardır."

     Bundan önceki yaşantısında sokaklarda başıboş gezen bir adama göre bu kadar şey biliyor olması ve iyi konuşması dedektifi etkilemişti. Belki de Briand, sandığı kadar aptal bir adam değildi. Paraya düşkünlüğü onu aptal bir adam olarak gösteriyor olabilirdi.

     Denys, adamın şirkette ona verdiği, koşuşturmacada buruşmuş, kâğıtları eline aldı.

     "E.L ile alakalı olduğunu düşündüğün kaç şirket var?"

     "Cyberspace dahil olmak üzere 3 şirketi E.L yönetiyor. Bu şirketlerin de anlaşmalı olduğu başka pek çok şirket var. Her gün yüzlerce kâğıt imzalıyordum dedektif. Cyberspace'in yükselişi insanları Exitus Letalis'le yakınlaştırdı."

     Dedektif Denys, koltuktaki oturuşunu değiştirdikten sonra bakışlarını kâğıtlardan ayırmadan bir soru daha sordu.

     "Bana diğer 2 şirketin adını söyler misin?"

     Adam, dedektife bilindik iki havayolu şirketinin ismini söylediğinde Denys ayağa kalktı. Başka iki teknoloji şirketinin adını duymayı beklerken havayolu şirketlerini duymak onu şaşırtmıştı. E.L'in bununla sınırlı kalmadığını tahmin edebiliyordu. Yükselişe geçmesi için uğraştığı başka şirketler de işin içinde olmalıydı. Zengin kesimi yanına almaya çalışma çabaları işe yaramıştı, şu anki hâliyle bile E.L elinde bir servet tutuyordu.

     Briand'a soracağı sorular bittiğinde sırada çatışma esnasında onu korumaya çalışan Alexander vardı. Dedektif, Adreanna'nın anlattığına göre Richard'ın ses kayıtlarından ulaştığı adamdı.