BÖLÜM-35

61 6 2
                                    

     Yola koyulduklarında saat gece 9 civarıydı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

     Yola koyulduklarında saat gece 9 civarıydı. Liam, ikisinin de bilmediği karanlık sokakları büyük bir ustalıkla geçiyordu. Yolda onların içinde bulunduğu araba harici hiç araç yoktu. Dışarıyı aydınlatan dolunayın ışığı yola çıkmadan önceki parlaklığını kaybetmiş, aydınlattığı alan daralmıştı. Bu da iki kadının da geçtikleri sokaklardaki ışıkları kapalı evleri rahat bir şekilde görmelerini engelliyordu. Arabanın farlarının aydınlattığı kadarıyla geçtikleri yolları inceleyen Adreanna, terk edilmiş gibi duran bunca evin içinde illegal işler döndüğüne emindi.

     Adam, dikiz aynasından bakıp durduğu Adreanna'nın koltukta ne kadar tedirgin bir şekilde oturduğunu fark ettiğini belli etmek isteyerek konuştu.

     "O kadar güvenilmez bir insan değilim Adreanna, oyunları kurallarına göre oynarım, öfke kontrolüm vardır. Psikiyatristim Adalie Aimé'in de dediği gibi 'Dünya hiçbir zaman senin etrafında dönmüyor Liam...' Kabullendim."

     Kelimelerle oynuyor gibi tane tane ve akıcı konuşması, Adalie Aimé ismini vurgulaması Adreanna'yı çileden çıkardı. Adamla aynı psikiyatriste gidiyor olmaları kesinlikle bir tesadüf olamazdı. Bilerek yapıyordu, kendisi hakkında ne kadar çok şey bildiğini kanıtlamaya çalışıyordu. Adreanna bozuntuya verip adamı sevindirmek istemedi, koltuktaki oturuşunu değiştirdi, rahatlamaya çalıştı. Karanlık bir sokağı daha arkalarında bırakırlarken Liam, ürkütücü bir kahkaha attı.

     "Dylan salağının öldüğüne inanamıyorum," dedi direksiyon üzerine parmaklarını vurarak ritim tutmaya başlamışken.

     Beatrix kaşlarını çatmış bir şekilde Adreanna'ya bakarken ikisinin de adamın manyak olduğunu düşündüğü açıktı. Adam ufak bir dokunuşla arabanın içini müzikle doldurdu. Sesi yükselterek hızlandı.

     Insane, inside the danger gets me high

     Daha ne kadar yol gideceklerini, nereye varacaklarını bilmeyen ikilinin sabrı kalmamıştı. Beatrix, kendisine ne yaptırılacağını düşünüyordu.

     Can't help myself got secrets I can't tell

     Çalan şarkı Adreanna'nın gerginliğini üzerinden atmasına büyük bir engeldi. Bu kadar yüksek sesle çalıyor olmasıysa kesinlikle düşüncelerini toplamasına fırsat vermiyordu. Gözlerini kapattı ve yapabileceği başka bir şey olmadığı için şarkının sözlerine odaklandı.

     I've always liked to play with fire

     Watching as the flames get higher

     Adam şarkıyı kapatarak kadınların kulaklarında bir çınlamayla arabayı eski sessizliğine kavuşturdu.

      "Zavallı Dylan," dedi alayla. "Yanan ailene kavuşmana çok üzüldüm takıntılı herif."

     Kendi kendine konuşuyor olması adamı daha ürkütücü kılarken arabayı durdurmasıyla iki kadın da doğruldu. Adreanna, açık camdan dışarıya bakmaya çalışıyordu ama etrafta hiçbir şey göremiyordu. Ne bir bina, ne bir araba, ne bir ağaç... Tamamen bir boşluk. Beatrix'in sağında yarısı yok olmuş bir kaldırımın dışında bir de sık ağaçlı bir orman vardı. Adreanna'ya doğru yanaşarak sol tarafta ne olduğuna baktı. Dümdüz bir arazi, araziden ilerisinde yine bir ormanlık alan. Bu kadar...

Rigor MortisHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin