Bölüm 32

966 35 0
                                    

"Alma lan sevgilimin adını ağzına!"

Film sonunda Nil ağlamaktan bi' hal olmuştu. "Ağlama ama artık Nil, alt tarafı bir film." Dedim bıkkın bir ifadeyle. "Duygusuz musun acaba yenge? Görmüyor musun, adam öldü işte. Bir de veda kaydı bırakmış!" Dedi ve burnunu çekti. Kuzey salona girdi o sırada. "N'olmuş yani öldüyse? Filmin başından belliydi, adam uçurumdan atlayıp intihar etmiş işte." Uçurum dediğimde içim titremişti. Aklıma yine Kerem ve bana yaptıkları gelmişti. Bu histen nefret ediyordum. Onu hatırlamaktan nefret ediyordum. Eğer hafıza silici bir ilaç olsaydı koşa koşa gider alırdım şüphesiz.

"Duygusuzsun yenge!" Dedi sitemle Nil. "Ben duygusuz değilim, sen çok duygusalsın. Ayrıca ben filmlere ağlam- gerçi bir defasında ağlamıştım." Dedim. Gözleri heyecanla bana döndü Nil'in. "Hangi filmdi? Hadi onu açalım!" Dedi gülümseyerek. "Bir film daha kaldıramam Nil. Uykum geldi benim." Dedim gözlerimi devirerek. "Ne uykusu Allah aşkına Eylül abla? Daha gece yarısı bile değil. Senin normalde gece yarılarına kadar uykun olmazdı?" Dedi sorar gibi. "Normal bir şey mi kaldı Nil? Çok ağrım var. Uyursam geçer. Hani malum dövdüler ya beni." Göz ucuyla Kuzey'e baktım. Gözlerini kapatmış ve dişlerini sıkıyordu. Birden ayağa kalktı ve mutfağa gitti. İlaç dolabını açıp ilaç ve merhem aldı. Ardından bir bardağa su doldurup yanıma geldi. İlacı ve suyu bana uzattı. "İç ilacını. Sabahta içmedin zaten. Geçirir ağrını." İlacı içip bardağı Kuzey'e uzattım. "Teşekkür ederim." Diye de ekledim. "Hadi yukarı çıkalım da merhem de sürelim." Gözlerimi kırpıp Nil'e döndüm. Yanağını öptüm ve ekledim, "İyi geceler." Dudakları incecik oldu. "Sana da iyi geceler Eylül abla." Kuzey'in yardımıyla ayağa kalktım. Kuzey, Nil'e dönüp, "İyi geceler balım. Çok durma sende uyu." Dedi. "Tamam abiciğim. İyi geceler." Kuzey elini belime yerleştirdiğinde acı bir çığlık attım. "Kuzey acıyor!" Hızla elini geri çekti. Saçlarıma yerleşti dudakları. "Özür dilerim bebeğim." Dedi. Kuzey kolumdan tutarken merdivenleri çıktım. "Çok mu ağrın var?" Dedi Kuzey. "Evet, sırtım çok ağrıyor." Odaya girdiğimizde Kuzey tişörtümü çıkarmıştı. Karşısında sütyenle durmamı umursamadan arkama geçti. Yatakta, dizlerinin üstüne oturmuştu. Krem sürdüğü parmağını morluklarımın üzerinde gezdirdi.

"Düne nazaran morlukların daha çok belirginleşmiş... Siktiğimin adamları öyle bir vurmuş ki!" Dedi dişlerini sıkarak.

Sesindeki öfke tınısı ürpertiyordu beni. Sert eli yumuşak hareketlerle sırtımda dolaşıyordu. Omzumun üstüne ufak bir öpücük bıraktı ama dudaklarını çekmedi. "Gerçekten bu sefer yasakladın mı?" Sesim meraklı ve cılız çıkmıştı. Dudakları hâlâ omzumun üstündeydi ve gerilen dudaklarından gülümsediğini anlayabiliyordum. "Yasaklamalı mıyım?" Dedi boğuk bir sesle. "Hayır!" Sesime yapmacık bir sitem yerleştirmiştim. "Yasakladım bile. Bundan sonra içmeyeceksin." Dedi ve giyinme odasına ilerledi. Elinde askılı bir tişörtle gelmişti. Yavaşça kollarımdan geçirdi. Hareketleri nazikti. Canımın acımasından korkuyordu. Dikkatlice giydirdiğinde elleri omuzlarıma yerleşti. Hafifçe arkaya doğru iterken yatmamı sağlamıştı. Hızlıca siyah tişörtünü çıkarıp bir kenara fırlattı. "Al onu!" Dedim sinirle. Beni umursamadan yanıma yattı. Orada duran tişört bütün gece batacaktı şimdi bana. Hayır yani, sanki bilmiyordu bu konuda takıntılı olduğumu. İlla sinir edecekti beni!

Yataktan kalkmaya yeltendiğim de elini göğsümün üstüne koyup geri yatırdı. Canımın acısını umursamadan tekrar kalkmaya yeltendiğimde tekrar geri yatırdı ve kollarıyla bedenimi sardı. "Al onu Kuzey!" Dişlerimi sıkıyordum farkında olmadan. Ufak bir kahkaha attı. Alnımı öptü. "Bırak, kalsın. Sabah alırım." Derin bir nefes verdim sakinleşmek adına. "Kapa gözlerini güzelim. Boşver onu şimdi." Kapattım gözlerimi. Dudaklarıma tüy kadar hafif bir öpücük kondurduktan sonra alnıma güçlü bir öpücük bırakmıştı. Kuzey'in telefonundan bir melodi yükseldi. "Kim bu saatte arayan?" Dedim merakla. "Boşver. Çalar çalar durur." Dedi umursamaz bir tavırla. "Belki önemlidir. Bak istersen." Dedim. Kuzey ise uyumaya devam ediyordu. "Kuzey baksana, ısrarla çalıyor işte! Demek ki önemli." Dedim sitemle. Keşke bende bu kadar umursamaz olabilseydim! Sevgilim de en kıskandığım huy.

Yine Mi Sen? (TAMAMLANDI!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin