Multi: Sezen Aksu-Kaybolan Yıllar
"Bende koca olurum."
Abimin odasının kapısını tıklatıp araladım. Beni gördüğünde gülümseyerek içeri girmemi işaret etti. Hızla yanına gidip boynuna sarıldım. Abimin kolları sıkıca sardı bedenimi. "Seni çok özledim Eylül." Dedi. Sesi titremişti söylerken. "Ama hiç gelmiyorsun beni görmeye." Dedim. Ondan ayrıldığımda gözlerimi gözlerine diktim. "Abi birisi var, kov onu." Dediğimde Kuzey keyifle gülüyordu. "Ne diyorsun Eylül, ne kovması?" Dedi abim gülerek. "Bir kadın var, sarı saçlı, uzun boylu, kahve gözleri var... Ama saçları muhtemelen çakma sarı." Dedim. Abim Kuzey'e baktı. "Merve Hanım varya, finans bölümünden. Onu söylüyor." Dedi Kuzey. "İsmini de biliyor." Dedim ve Kuzey'e döndüm. "Seni parçalarım Kuzey!" Kuzey'in üstüne atlayacakken abim belimden tutarak durdurmuştu beni. Kuzey ise kahkaha atmıştı.
Odaya Berkay girdi. "Ne bu gürültü?!" Diye bağırdı. "Seni de parçalarım!" Dedim sinirle. Berkay ne yaptı Eylül? Berkay şaşkınlıkla bana baktı. "Ben ne yaptım?" Dedi hayretle. "Dur, seni değil." Durdum ve Kuzey'e döndüm. "Kuzey'i parçalayacağım!" Üstüne atlayacakken tekrar abim belimden yakalamıştı beni. "Kuzey'in ne suçu var?" Dedi Berkay gülerek. "Abi kovacak mısın o kadını? Yoksa ben gidip kovacağım." Dedim Berkay'ı umursamayarak. "Otur Eylül şuraya. Kovamam. Sanki daha önce kovmamı istediğin kişileri kovdum da..." Dedi abim sandalyesine geri otururken. Masanın önünde duran tek kişilik, deri koltuğa oturdum. "Siz niye geldiniz?" Dedi abim. "Misafire niye geldin diye sorulur mu?" Dedim teessüf eder gibi. "E sen soruyorsun." Dedi abim gülerek. "Ben sorarım. Sen soramazsın." Dedim sol bacağımı sağ bacağımın üstüne atarak. Abim gülerek Kuzey'e döndü. "10 dakika sonra toplantı başlıyor. Geçelim toplantı odasına?" Kuzey cevap vermeden Berkay girdi lafa. "Toplantı demişken ben dosyaları getirdim. Bu ihaleyi almamız ihtimali yüksek. Arada kaynadı, söyleyemedim." Dedi Berkay. "O zaman biz toplantı odasına geçelim, orada konuşuruz." Dedi Kuzey. Hepsi beraber ayağa kalktı. "Sen burada bekle 1 saat Eylül. Bir şeye ihtiyacın olursa Buse'ye söylersin." Dedi abim. "Şeyda yok mu?" Dedim kaşlarım çatılırken. Şeyda abimin, Meryem'den sonraki yeni asistanıydı. Kuzey'in vurulduğu zaman köstebek Meryem çıkmıştı. Kasanın şifresini abim girerken görmüş ve bizim hastanede olmamızdan yararlanıp kasanın içindeki dosyaları alıp Cemal'e vermişti. Sonra Meryem'e ne olduğunu bilmiyordum. Merak da etmiyordum açıkçası. Kerem'e olduğu gibi...
Telefonumdan rastgele bir şarkı açtım. Sezen Aksu-Kaybolan Yıllar çalmaya başladı. Şarkı çalarken abimin sandalyesinde oturmuş burada olan dosyaları inceliyordum.
"Dönüşü yok,
beraberce karar verdik ayrılmaya. alışmalı arkadaşça
yolları ayırmaya.
Şimdi artık gözyaşları
Gereksiz akmamalı.
Alışmalı kendi yaramızı
kendimiz sarmaya."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yine Mi Sen? (TAMAMLANDI!)
RomanceBir adam vardı. Birçok şey yaşamış ama kazandığı tek şey hayata karşı nefreti olan bir adam. Kahve gözlerin sahibi kadınını gördü o zaman. Bütün nefretini unutuverdi bir anda. Herkesin korkarak baktığı adamın içi yumuşadı bir anda. Bir kadın vardı...