Eve geldiğimde salonda olmadığını fark ettim. Uyumaya mı çıkmıştı acaba?
"Ela!"
Sesim sarhoş olduğumu net bir şekilde belli ediyordu.
"Ela!"
Duymuyor muydu beni?
"Neredesin güzelim?"
Ela'dan ses çıkmayınca koltuğa oturup darlandığım için üzerimdeki tişörtü çıkarıp attım.
"Ben bugün sen varsın diye birine dokunamadım biliyor musun? Değiştiriyorsun beni ve bu hoşuma gidiyor. Çok saçma."
Kendi kendime konuşurken Ela bahçeden bedenine sardığı havlu ile çıktı.
"Furkan ne oldu sana? Sen öyle seslenince bir şey oldu sandım."
"Ne yapıyordun bahçede?"
"Yüzüyordum." dedi tek kaşını kaldırarak. "Peki sen? İçtin mi?"
"Evet ama aklım başımda merak etme." dedim oturduğum yerden kalkmaya çalışarak.
"Dur düşeceksin."
Ela düşmeyim diye belime sarıldığında gülüp bende sarıldım.
"Gel sarıl bana desem kafamı kırarsın ama düşmeyim diye bak sarılıyorsun işte."
"Düşman değiliz öyle değil mi?"
Cevap vermedim. Ne düşman olmak istiyordum ne de dost.
"Odana mı çıkarayım seni?"
"Evet. Bir duş alsam iyi olur. Yarın toplantım var ayılmam lazım."
"Tamam."
Ela beni odama doğru çıkardığında bende kolumu omzuna atıp kendime çektim. Fırsatım varken sarılıp değerlendirmek iyi hissetttiriyordu.
"Rahat dur Furkan."
"Durmayacağım bana ne."
"Of."
Gülmeye başladığımda kafama bir tane vurup odama attı beni.
"Hadi gidiyorum ben, iyi geceler."
"Ya Ela bir dur."
"Ne oldu yine?"
"Nasıl duş alacağım ben?"
"Bak şimdi üzerini çıkarıp kirli sepetine." dedikten sonra baskıladı. "Ama altını çiziyorum kirli sepetine atıyorsun. Sonra su sıcaklığını ayarlayıp suyun altına giriyorsun bu kadar basit. İyi geceler."
Ela dışarı çıktığında zoraki bir şekilde ayağa kalkıp yalnız kalmama güldüm.
"Ciddi ciddi nasıl duş alacağımı anlatıp gitti be!"
Pantolonumu çıkarıp attığımda kendi kendime öylesine söyleniyordum. Aynadan kendimi gördüğümde aklıma gelen şeyle Ela'nın odasına gidip kapısını çaldım.
"Ela! Karıcım içeri gelebilir miyim? Bak üzerimde boxerdan başka bir şey yok. Bir baksana vücudum güzel mi? Yani yanlış anlama çekim yapacağız ya önden bir gör istedim. Şimdi çekim için hazırlanıp yanına geldiğimde şaşırırsın falan. İnsanlar hiç görmediğini anlamasın."
Ela kapıyı açıp beni şöyle bir süzdükten sonra koluma girdi. Sanırım beni yeniden odama götürüyordu.
"Vücudun çok iyi. Tamam mı? Sal artık beni ya."
"Ama sen benim karımsın. Hep yanında olmam gerekmiyor mu?"
"Valla gerekmiyor. Git duşunu al ve uyu uslu uslu."
"Sende yanımda uyursan eğer kabul."
"Furkan." dedi uyarıcı bir sesle.
"Tamam canım karım. Benim güzel karım. Demedim bir şey."
Ela beni odama bıraktığında yatağa attım kendimi. O çıkacakkende elinden tutup durdurdum.
"Bir haftamız doldu bile. Kaldı üç hafta.. Zaman niye bu kadar hızlı geçiyor ki? Keşke geçmese.. İyi geceler güzelim.."
Elini bıraktığımda hiçbir tepki vermeden çıkıp gitti odadan. Ben hafiften kaymaya başlayan gözlerimle uyumak üzereyken gözümün önünde duran yine onun hayaliydi.
.. 🦋❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Müptela / Yarı Texting
Fanfiction@Kuymakcibasi: Sana çok aşığım be kuymaklı kekim. @Kuymakcibasi: Bu his nasıl biliyor musun? Hani böyle eskiden, biz küçücükken babamız mahalle bakkalına gider, beyaz şeffaf poşetlerde ekmek alır ama o ekmeğin içine de birkaç tane bizim için çikola...