'Final'

23.4K 823 413
                                    

-2 ay sonra-

Gözlerimi ameliyathane kapısına dikmiş hiç çekmiyordum bakışlarımı.

"İyi olacaksın." dedim bulunan böbreğin Ela'ya uyum sağlamasını ümit ederek. "İyi olacaksın sen."

"Boşanmanıza üzüldüm dersem inanır mısın?"

Yusuf'un söylediği şeyle ona baktım. Biz yaklaşık bir hafta sonra anlaşmalı olarak boşanmıştık. Canım çok yanmıştı ama hiçbir önemi yoktu. Yaslandığım duvardan ayrılıp Yusuf'un yanına gidip onun gibi duvar dibine çöktüm bende.

"Ela çok çetin ceviz değil mi?" dedim dolan gözlerimi silerek.

"Değil aslında." dedi Yusuf'ta. "Ela'yı başka türlü tanımanı isterdim. Normalde çok içine kapanık kendini sevmeyen ve yalnızlığa mecbur bırakılmış bir kadındı. Korkuyordu.. Annesinden çok çekinirdi. O zamanlar bir tek ben vardım yanında. İkimizde çocuk sayılırdık daha. Ne zaman bir derdi olsa koşmaya çalışırdım ama annesi beni onunla tehdit ettiği için çok fazla samimi davranamadım. Hal böyle olunca zamanla uzaklaştı benden. Tek dertleştiği kişiydim. Daha az görüşmeye başladık.. Sonra ben Fransa'ya gittim. Çok yakın iki arkadaşken üstelik kalbimde kocaman bir yeri varken kopuk iki parça haline geldik. Böyle olsun istemezdim Furkan. Ama senin yanında mutlu olmasını çok isterdim. Keşke sana aşık olsaydı belki hep mutlu olurdu."

"O mutlu olmak istiyor.. Zaten bu yüzden ikimizi de istemedi."

Yusuf'un dolan gözleri akmaya başladı.

"Hep mutlu olsun diye uğraşacağım."

"Bende."

Bir süre sustuk ikimizde.. Yalnızca doktorun şu sürekli izlediğimiz kapıdan çıkıp iyi demesini bekliyorduk. Tek dileğimiz buydu.

2 saat sonra

Ameliyathane kapısı açılır açılmaz Yusuf'ta bende ayağa fırladık.

"Hastanın yakını kim?"

Doktorun söylediği şeyle hemen atıldım.

"Benim karım. Kocasıyım ben."

Yusuf bana garip garip bakınca yüzüm yeniden düşmüştü. Hala alışamamıştım boşanma işine. Düzeltmek zorunda kalmıştım söylediklerimi.

"Eski kocasıyım yani. Ama bizden başka yakını yok."

"Anladım."

"Ela nasıl?"

Yusuf'un sorusunu bende tekrarladım.

"Ela hanımın ameliyatı başarılı geçti. Ancak vücudun böbreği kabul edip etmediğini zaman gösterir."

"Ama şu an iyi değil mi?"

"Evet. Birazdan odasına alacağız."

Doktoru gittikten sonra Ela'nın normal odaya alınmasını izledik. Böbreği ona yetmediği zamanlarda diyalize girerken canı çok yanmıştı. Kurtulmasını istiyorduk sadece.

Uzun bir süre kapının arkasında Ela'nın uyanmasını beklemiştik ve sonunda uyanmıştı.

"Ela.. Nasılsın güzelim?"

Ela bana garip garip bakıp yüzünü Yusuf'a döndü.

Yusuf: Ela iyi misin?

"Ay çok konuşuyor bu. Hıh."

Ela'nın söylediği şeyle Yusuf şaşkınlıkla bana baktı.

Yusuf: Furkan ne oluyor oğlum? Bir sıkıntı çıkmasın.

Müptela / Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin