Önceki bölüm
Zhou Peng, ani bir hamleyle Zhang Yichen'in yanaklarını yakaladı ve havaya kaldırdı. Yüzünde tiksinmenin ve öfkenin izleri görülüyordu.
-O pis ağzınla beni sevdiğini mi söylüyorsun? Vücudun bir çok kişinin eline geçmesine rağmen...Midemi bulandırıyorsun böcek!
.
.
.
.
.
Zhang Yichen, donup kalmıştı. Şimdi neden bütün bunlar olmuştu ki? O ne demişti ki?Böcek olmuştu, kuş olmuştu bir insan olamamıştı Zhou Peng'in gözünde. Bu sinirini bozmaya başlamıştı. Elini kaldırdı ve Zhou Peng'in karnına doğrulttu.
-Neden beni sürekli aşağılıyorsun? Ne yaptım ki? Burada seni sevdiğimi söylüyorum, aşağılıyorsun. Benim de bir gurum var. Daha önce kimseyle birlikte bile olmadım. Hatta annem dışında kimseye doğru düzgün "seviyorum" bile demedim. Ben gidiyorum!
Zhang Yichen, daha bir çok şey söylemek istiyordu fakat Zhou Peng'e olan korkusu tekrar ortaya çıkmıştı. Saatine baktığında gitmesine çok az bir süre kaldığını gördü. Kapıyı çağırdı ve içinden geçti. Arkasında yine şaşkın Zhou Peng'i bırakmıştı.
Zhou Peng, anlamamış gibi Zhang Yichen'in gitmesini izlemişti. Nasıl biriyle birlikte olmamıştı? Açıkça bu konuda iyi olduğunu söylenen Zhang Yichen'di. O zaman kendisi ile çelişmiyor muydu?
Zhou Peng, hızla ortamdan ayrıldı. Sarayına geri dönüp tahtına oturduktan sonra sert bir sesle bağırdı.
-Qui Lei! Buraya gel!
Qui Lei, Zhou Peng'i hem arkadaşı hem de korumasıydı. Ayrıca tarikattaki kıdemlilerden biriydi.
Qui Lei, Zhou Peng'in önünde belirdi ve ciddi bir sesle konuştu.
-Geldim. Yine ne var aklını karıştıran? Kaç gündür o yabancıyı sorun ediyorsun.
Zhou Peng, eliyle şaşaklarını okşadı ve rahatlamaya çalıştı. Aklı karmakarışık olmuştu. Bu tür durumlarda her zaman Qui Lei'ye danışırdı.
-O velet...bana ağız işinde iyi olduğunu söyledi. Sonra da kimseyle beraber olmadığını söyledi. Onu anlayamıyorum. Tuhaf velet sinirimi bozuyor.
Qui Lei, bıkmış bir ifadeyle yere çöktü ve konuştu.
-Sinirini bozuyorsa her zaman yaptığın gibi öldür. Onu da ben mi söyleyeceğim?
Zhou Peng, aniden çıkıştı.
-Hayır! Daha ondan sıkılmadım. Yabancı olması ilgimi çekiyor. Bugün bana tuhaf bir eşya gösterdi. Ondan daha fazla şey öğrenmek istiyorum.
Qui Lei, tıpkı bir yatakta yatıyormuş gibi yere uzandı ve bacak bacak üstüne attı. Bir tarikat lideri olan Zhou Peng'in karşısında bu kadar tuhaf ve rahat davranabilecek tek kişi oydu.
-Tch, sinir bozucusun. Arkadaşım olmasan çoktan başka bir tarikata gitmiştim. Sen varsın diye burada kalıyorum. Her neyse, çocuğun seni sevdiğini söylemiştin değil mi? O çocuk korkusuz bir aptal mı?
Qui Lei, sürekli meşgul olduğu için Zhang Yichen'i daha görmemişti. Fakat Zhou Peng yüzünden az çok tanımıştı.
Zhou Peng, elini salladı ve bir hançer tam da Qui Lei'nin kafasının yanına düştü.
-Çok sinir bozucusun. Liderinin karşında bu kadar rahat olman da senin korkusuz bir aptal olduğunu gösteriyor!
Qui Lei, kafasının yanına düşen Hançere korkuyla baktı. Arkadaş olmasalardı bu hançer kesinlikle kafasından içeri girer beynini dağıtırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hacker and Zombieland [BL]
ФэнтезиBir zombi salgınında zavallı bir hacker ne yapabilir? Daha fazla söze gerek yok. Öğrenmek için okumak yeterli olacak. Bu kitap BL'dir. küfür ve smut var.