Önceki bölüm
Küçük Zhang, acele etmeni anlıyorum ama sakin olmalısın. Onların lideri sensin. Sen panik yaparsan onlar da yapar ve hatalar kaçınılmaz olur.
Zhang Yichen, derin nefesler verdi ve kendisini sakinleştirmeye çalıştı. Hei'an Long haklıydı. Bir lider, sakin olmalıydı.
.
.
.
.
.
Zhang Yichen, 5 saat içinde kıyıda köşede sakladığı her yere gitti. Bir çok eşya almıştı. Bunları, taksinin arka kısmına koyacaktı.Fakat, Hei'an Long, bunu yapmamasını ve onda depolama yüzüğü olduğunu söylemişti.
Böylece tüm eşyalar depolama yüzüğüne kaldırılmıştı. Taksicinin olacaklardan haberi yoktu. Bu işi bitirip alacağı parayı düşünüyordu. Oldukça benzin harcamıştı ve yolda almak zorunda kalmıştı.
-Sistem, ne kadar kaldı?
Sistem: 7 saat 22 dk!
Çoktan sabah olmuştu. Fakat Zhang Yichen ve Hei'an Long, şimdi tek tek tüm marketleri dolaşıyorlardı. Yığınla giyilebilecek kıyafetler, yemekler, içecekler, meyve, sebze, temizlik malzemeleri...
Ne buluyorlarsa alıyorlardı. Hepsine çok ihtiyacı vardı. Bu yemekler ve eşyalar en az 3 yıl yeterdi.
Zhang Yichen, gelmeyen kişileri de aramış ve haber vermişti. Onlar da kendi içinde hazırlık yapıyorlardı. Onların gelmesi artık imkansızdı.
Zhang Yichen, 4 saat boyunca onlarca marketten alışveriş yapmıştı. İki kişi olmaları iyiydi. Fakat fazla vakit kaybetmişlerdi.
Zhang Yichen, en sonunda eve geri döndü. Herkes onları bekliyordu. Hepsi gergin ve yorgundu. Çok az uyumuşlardı.
Zhang Yichen, aldığı ve depoladığı eşyaları çıkartmadı. Ciddi bir sesle konuştu.
-Şu anda hepiniz çok yorgunsunuz. Gidin ve uyuyun. Ben yarım saat kala sizi uyandıracağım. Her şeyi hallettim.
John, ayağa kalktı ve derin bir iç çekip konuştu.
-Chen, panik yapma. Bu saatten sonra uyuyamayız. Bize ne yaptığını söyle. Ayrıca bu kim?
Zhang Yichen, gözlerini kapattı ve alnını ovuşturdu. Hala içinde bir miktar panik vardı. Beklediğinden erken gelmişti. Yeterince hazırlanmamışlardı. Az kişiydiler.
-Yanımda ki Hei'an Long. Oldukça güçlüdür. Bizim en güçlü müttefiğimiz. Daha önce konuştuğumuz gibi yapacağız. Herkes gruplara bölündü.
Gruptan birisi el kaldırdı ve endişeyle konuştu.
-Lider Chen, peki ya gelemeyenlere ne olacak? Adam eksiğimiz var. İlk dalga zombiler kolay ama zamanla halledemeyiz. Biz sadece toplam da 27 kişiyiz.
Zhang Yichen, hemen cevapladı.
-Yapacak bir şey kalmadı. Onlara haber verdim. Buraya gelip gelemeyeceklerini bilmiyorum. Her ihtimale karşı da adresimizi attım. Ben yanınızda olduğum sürece hiçbir sorun çıkmayacak! Uzun zamandır hazırlanıyoruz!!
John, hemen söze girdi.
-Chen, senle özel konuşabilir miyim?
Zhang Yichen, başını salladı ve onayladı. Burada en iyi arkadaşı elbette John idi.
John ve Zhang Yichen, hemen başka bir odaya geçtiler. John, merakla sordu.
-Chen, yanında ki adam...onu başka bir dünyadan getirdin değil mi? O kim? Gerçekten de güvenilir mi? Acaba..ustanı da çağırsak gelir mi?
Zhang Yichen, kaşlarını çattı ve sert bir sesle konuştu.
-O artık benim ustam değil. Siktir et onu. Kıdemli Long, benim arkadaşım. Ayrıca çok güçlü bir ejderha. Gerçek anlamda bir Ejderha! Ne demek istediğimi anlıyor musun? Ona güvenebilirim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hacker and Zombieland [BL]
FantasyBir zombi salgınında zavallı bir hacker ne yapabilir? Daha fazla söze gerek yok. Öğrenmek için okumak yeterli olacak. Bu kitap BL'dir. küfür ve smut var.