Demir'den
Kahkaha atıp koşmaya başlayan Can'ın arkasında kaldım madem üstte olmak istiyor, ben de vücudumda tekrar hüküm sürmesine izin veririm. Aklımı yitirmeme sebep bu kadar istekli olması.
Asansörün yanına geldiğimde neredeyse kapı kapanacaktı çünkü Can'ı düşlerken transa girmiş, ona yetişememiştim.
Son anda kendimi içeri yanlamasına atıp kapıya sıkışmaktan kurtuldum. Bu halime keyifle kahkaha atan Can'ı asansör duvarına yapıştırıp dudaklarının tadına bakmamla içgüdüsel olarak ellerini ensemdeki saçlarıma atması, beni daha da azdırıyordu. Odaya kadar dayanabileceğimden emin değilim çünkü çok güzel öpüşüyor yiğidim.
Kendimizden geçmiş bi halde dudaklarımızı sömürürken asansör kapısının açıldığını fark etmemiştik. Yalandan öksürük sesini işittiğimizde ayrılıp asansöre binen kişiye baktık. Dubai'de homofobik birine rastlamamız olası bi durumken, Can'ın eski müvekkili çıkması da ayrı bi ironiydi. İki dakikalık yolculukta bizi tebrik etmiş ve akşam yemeğine davet etmişti. Ne hikmetse kaldığımız kat aynıydı ve bu durum da canımı sıktı işte. Az önce çok süper bi halde basıldık ama adam normal normal konuşup davet edebiliyor pes.
Sonunda odaya geldiğimizde yeşil gözlüm hala arzu dolu bakışlarını bana atıyordu. Bu bakışlara tav olmam saniyemi almasa da canımı sıkan kişinin canını yakacağımın da notunu aldım.
Kapıyı kapatıp hızla kucağıma zıpladı minik tavşanım. Belime doladığı bacaklarından ve kalçasından destekleyerek hafifçe hoplatarak onu daha iyi kavradım. Elimi şortunun içine gönderip iyice ayrılmış iki lobununu arasında gezdirmeye başladım.
" Yarışı kaybettin kocacığım oyunbozancılık yok bi kere."
" Öyle mi yavrum, peki yarışmaya önden başlayarak hile yapana ne ceza vermeliyiz?"
" O hile sayılmaz çünkü fizik olarak eşitliği sağlamak için önden başladım, senin bacak boyunla benimki bir mi allaasen?"
" O halde ben de güç olarak eşitliği sağlamak istiyorum. Sen bir kere beni sikeceksen ben üç kere sikeceğim anlaştık mı"
" Ağzın da bozuldu iyice Ağam. Sikecem falan hiç yakıştıramadım yani."
" Cevap vermekten kaçabileceğini sanıyorsun Avukat Bey, yemezler."
" İtiraz ediyorum, senin benden güçlü olduğun ispatlanmadı daha, inisiyatif alarak hep üstte oldun ve ben de rıza gösterdim. Bu durumda kendi kendine yorumladığın güç eşitliğini istemenin yarışma kurallarına aykırı olduğunu belirtmeliyim."
Susmuş, konuşmasının bitmesini bekliyordum. Elimin altında kasılıp gevşeyen deliğin şu an ne kadar istekli olduğunu biliyordum. Konuşmasının ardından cevap vermeyip seksi bakışlarımı ona gönderdiğimi fak ettiğinde, aynı anda dudaklarımız buluştu.
Dudaklarımız ve dillerimiz uyum içinde dans ederken dayanamayıp dişledim pembeliklerini.
+18 vardır. Okumak istemeyenler atlayabilir.
Beni öperken saçlarımı karıştırıp çekiştirmesi çok hoşuma gidiyor.
Üstündeki iki parça kıyafet bana fazlalık gibi göründüğü anda yatağa yatırdım. Onu çıplak görmek benim en güzel manzaram olabilir. Her santimini öpmeye doyamıyorum. Öptükçe kendinden geçerek inleyişlerini duymaksa en güzel ezgim oldu artık.Yatakta üzerine ağırlığımı vermeden uzandım, kendimizden geçmiş öpüşüyorduk ki birden beni altına aldı. Dudağının kenarı sol tarafına doğru kıvrıldı. Bu iş peşinde hallerine bitiyorum, çok tatlı insafsızın oğlu.
( Burada bırakılır mı hiç diyenleri duyuyorum ancak şu sıra çok yoğunum ve bölüm atmayı geciktirdim, kısa da olsa yayımlamak istedim. Kaos başlangıcı var birazcık haberiniz olsun. Yorum ve beğenileriniz için teşekkür ederim, desteğinizi esirgemeyiniz ki bu yazarcık motive olsun:))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mecburiyetten Aşk (B×B)
RomanceGenç, yakışıklı, güçlü ağanın berdel yaptığı hırçın, kendine güvenen, zeki avukata aşkını anlatacağım. Aşkı için beklemek Demir'e düşerken töreye boyun eğmek Can'a düşmüş. Kader iki güzel kalbi birbirine kördüğüm ile bağlamış, bize ise tebessüm il...