Mecburiyetten Aşk (B×B)

32.

Yazardan

Can ve Demir için birbirlerine duydukları aşkın beden bulmuş hali tutku dolu sevişmeleriydi. Dudakların birbirine her temasında benzersiz bir arzu tenlerinde yakıcı izler bırakıyordu, tarifi mümkün değildi bu doyumsuz duygunun.
Öptükçe öpesi geliyordu ikisinin de. Arsız dokunuşlar bazen sertleşiyor bazense delirtecek şekilde yumuşak hal alıyordu. İşte böyle anlarda kimin üstte olduğunun bir önemi de kalmıyordu. 

Can ne kadar üstte olmak için şakaya başvursa da, günlerdir olduğu gibi, güçlü kollara kendini bırakmak istiyordu. Demir'in sevişirken haz alması için Can'ı önplanda tutması, ona göre her hareketini yapması çok hoşuna gidiyordu. Kendi işini görüp bencilce hareket eden hayvan biri değildi. Eski sevgilisi ile işler hiç böyle güzel gitmezdi. Belki de bu yüzden kendini bu kadar çok bırakabiliyordu Demir'e. Demir'e ait olmak, onun tarafından sevilmek büyülü bir şeydi.

+18 istemeyen okumasın!!

Yatakta uzanan bembeyaz bedene birazcık geri çekilip baktı Demir. Can'ın öpülmekten kızarmış ince dudaklarında gezindi önce gözleri. Nefesini düzenlemeye çalışan Can yeşillerini açıp kocasına baktı. Durmasını istemiyordu, bir saniye bile Demir'den ayrılmamalıydı. Kendisini izleyen gözlerin şehvetli bakışı Can'ı tahrik etmişti. Alt tarafındaki uzvu için bu bakışlar bile dayanılmazdı. Kocasının her şeyine yükseliyordu; sesine, kokusuna, bakışına, dokunuşuna, hele kaslı vücuduna...Meşhur şarkıda dediği gibi 'Kaç öpücük olmuştu, aşkı hesaplayabilir miydi ki?' Can için eşi bulunmazdı bu hislerin. Demir içinse nefes almak gibiydi.

Demir dirseğinden destek aldı, ağırlığını Can'a vermek istemedi. Can'a göre oldukça kalıplıydı ve ezmek istemiyordu onu. Önceki sevişmelerinden kalan pembe izlere dokundu. Can'ın boynuna ve göğsüne bıraktığı izleri görmek ona ilkel bi haz veriyordu. Her yerini sömürerek kendisine ait olduğunu işaretliyordu adeta.

İri eliyle boynundan iki göğsün tam ortasına yavaşça indi. Parmaklarını genişçe açıp avucunun altında çarpan kalbi hissetti. Onun için atıyordu bu kalp. Hızla inip kalkan tüysüz göğüslerin ufak olsa da kaslı olması, başparmağıyla hafifçe ucuna dokunarak yuvarlak çizdiğinde sertleşmesi, yutkunma sesi ile inip kalkan zarif adem elması ile gözleri bayram eden Demir daha fazla beklemedi. Islak dili ile pembelikleri yaladı. Hafifçe sıkıp göğüs ucunu ağzına göre ayarlarak emmeye başladı. İnleyerek başını geriye doğru kaydırmasıyla ağzına daha çok itilen beden ile hırladı  Demir. Can'ın kendinden geçmiş halleri onu çıldırtıyordu. Kocasına kıyamasa da sert oluyordu işte bu anlarda. Dişlerini emdiği bölgeye geçirdiğinde ufak çapta çığlık atan Can saçlarından tutup çekmişti.

" Özür dilerim güzelim, enfes bi şeysin dayanamıyorum." eli aralarında duran sertliğe gitmişti.

" Devam et...ahh...lütfen.. İstediğini yap Demir ama durma sevgilim nolur?" Demir'in elinde daha da büyüyen erkekliği ile göğsündeki tatlı acı yok olmuştu ve özür duymak istemiyordu. Kocası daha da sert olsun ama durmasındı.

Kendini yatakta daha da aşağıya kaydırarak uzunluğu göz dolduran penisi ağzına aldı. Boşa çıkan eliyle şortunun içinde sıkışan aletini eliyle dışarı çıkarınca göbeğine meyleden sertliğini Can'ın bacağına sürtmeye başladığında dili ile de Can'a işkence ediyordu. Nabız gibi atan sertlik dilinin altında sızdırmaya başladığında sırtına batan tırnaklar ile tamamını boğazına kadar ağzının içine aldı. Dili ile hissettiği damarlı kadifemsi deriyi dudaklarıyla ezerek dibine kadar itip geri çekti. Her ileri geri yaptığında ayrı ritmi yakalayarak Can'ın bacağına kendisini sürtüyordu.  Saçlarını kavrayan eller hüküm sürmeye başlamıştı. Dişlerini hafifçe hissettirdiğinde kalçasını oynatmayı bırakan Can, kocasının hareketlerini beklemesi gerektiğini anladı ama nasıl dayansındı işte, kalbi gümbürdüyordu, nefes alması bile değişmişti aldığı hazla.

Uzunca süren sakso ikisini de zorlamaya başladığında geri çekildi Demir. Diz üstü oturdu Can'ın bacaklarının arasında. Dizlerinin altından tutup kendine çekti Can'ı. Kalçasının altına en yakındaki yastığı alarak yerleştirdi. Son kez baktı Can'a üstte olmak ister diye ama gözleri kapalı olan Can çoktan bacaklarını Demir'in omuzlarına atmıştı.
Elini önce Can'ın penisine atmış, birkaç kez çektikten sonra toplarını avuçlamıştı. Ardından avuçladığı topları birer birer ağzına aldığında inleyerek açılan yeşillerle yine saçlarını çekmişti. Omzundaki bacakları tutarak Can'ı ikiye katladığında seğiren pembe deliğe dili ile ulaşması daha kolay oldu. Deliğin etrafını yalayıp içine sokup çıkarıyordu. Bacakları titremeye başlayan Can'ın dayanacak gücü kalmamış boşalmaya hazırdı.

"Ahhh... Geleceğim şimdi. Demir yeter sok artık be adam."

Aldığı komutla daracık deliğe kalın penisini köklemişti Demir. Hazırlayamamıştı tam olarak Can'ı ama onun da dayanacak gücü kalmamıştı. Yavaş başlayan git geller buluşan dudaklardan sonra hızlanmaya başladı. Artık öpüşmüyor sadece açık olan ağızları birbirine dokunuyordu. Bir süre daha bu şekilde devam ettikten sonra dik konumu alan Demir'in beline dolandı Can'ın bacakları. Demir'in eline aldığı sertlik ritmik hareketlere dayanamamış, fışkıran spermlerin bir kısmı Can'ın göbeğine gelirken elinde kalanları yeşillerin içine baka baka yalayan Demir son vuruşlarında zevkin doruklarına çıkmıştı.

Boşaldıktan sonra içinden çıkmayarak terli vücudunu eşinin üzerine bırakan Demir'i kolları ve bacakları ile saran Can, yarinin ensesindeki saçları okşarken 'mutluluk bu' diye geçirdi içinden. Demir ise, hep yaptığı gibi, bu güzellik onun olduğu için şükrediyordu.

( Mrb. Okuyucularım, uzunca bi ara verdim kusura bakmayın. Ara verince tıpkı sizin gibi ben de hikayeden kopuyorum. Hevesle yazmam için yorum ve beğenilerinizi bekliyorum. İlgiyle takip edenlere teşekkür ederim.:))