Mecburiyetten Aşk (B×B)

45.

Can'dan

Uzandığımız soğuk zeminde attığım kahkahanın sonunda gülen gözlerle kocama baktım.

Bu adamı bu akşam deli gibi kıskanmıştım. Çocukça denilecek hareketler yapmıştım.

Bugüne kadar kendimi hiç böyle görmemiştim. Hiç böyle sevmemiştim ki ben.

Hayatımdaki kimse vazgeçilmez değildi, romantik biri değildim, kimseyi hayatımın merkezine koymadım, bi tek ailem vardı vazgeçilmezim dediğim. Sahiplenmek nedir bilmezdim taki bu adamı görene kadar.

Şimdi hayatımın tam merkezi ve ailemdi bu esmer adam.

Başına silah dayadığımda bilseydim ki benim için her şey demek olduğunu ne olurdu acaba?

Saçları dağılmış, terlemiş, belli yerleri kızarmış, şişmiş parlak dudakları...yeni sevişmiş olduğunu gösteren her emaresiyle bana aşkla bakmıyor mu, ben bu koca adamı yerim işte, sike sike yedim zaten az evvel.

" Ne düşünüyorsun? " Ya ağam bu soruyu kadınlar sormaz mıydı? Kafamdan geçenleri bildiğine eminim oysaki.

" Seni hak edecek ne yaptığımı düşünüyorum?" inanmaz gözlerle baktı. Yani buna yakın bi şeyler düşündüm bence aynı kapıydı.

" Bence az önceki sevişmemiz hakkında düşündün, bi ara bu akşamki kıskançlığın geldi aklına sonrasında beni ne kadar çok sevdiğini düşündün."

" Aşkım müneccim mi tükürdü ağzına?" ürkütücü bakışlarını takındı yine.

" Öf be tamam poker suratını takınma hemen ağam, bilmiyorsun sanki ağıza tükürmeyle başarının, zekanın, kariyerin bulaştığına inanan bi milletimiz var. Gerçi düşününce benim de içim kalktı şimdi."

" Hadi kalkalım yoksa saçmalamaya devam edeceksin sen."

" Aa aşk olsun canım ben asla saçmalamam, karşında avukat bir bey var. Ayrıca ağa çocuğu ve ağa kocasıyım. Benim ağzımdan çıkan her şey yasalaştırılır be sen ne diyorsun?"

" Ağa kocan yer seni, gel buraya."

Dudaklarıma yapışan Demir öyle güzel hüküm sürüyordu ki orada yetişemez olmuştum yine. Öpüşmeyi başlatan da durduran da oydu, göz göze geldik. Daha çok öpmek istiyordum, alnını alnıma yapıştırdı.ı

" Can'ım seni çok seviyorum, her haline aşığım. Sensiz nefes alamam, benim nefesimsin sen. Ömrümsün. Sol yanımsın."

" Sen ne güzel bi adamsın, benim adamımsın. Benimsin. Seninim. Sonsuza kadar..."

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Sabah uyandığımda  koynuma iyice sokulmuş sevdiğimin varlığıyla güne şükrederek başladım.

Onu uyandırmamaya çalışarak kalkıp kahvaltıyı hazırlamak istiyordum.

Gece benim attığım bi postanın üç mislini bana atmıştı, kocam diye demeyim diyorum ama hayvan gücüne sahipti maşallah nazarım değmesin tü tü tü.

" Bana niye tükürüyorsun acaba Can?"

" Şey ya poponu kaşıyacaktım ama uyanırsın diye tü tü yaptım, hem o tükürme sayılmaz ki nazar kovaladım."

" Sen bu ara annemle fazla görüşmeye başladın sanki annemlik bulaşmış sana. Hem niye nazar kovaladın söyle  bakıyım"

" Kayınvalidemle arama girme, istediğimiz kadar konuşuruz tamam mı? Ayrıca nolmuş benzersem gurur duyarım, kendisi hayran olduğum biri ve kocamı doğurması ile de tüm sevgimi misliyle hak eden bi kadın. Uyandığına göre poponu da kaşıyayım da duble koruma şart bilirsin ki."

Attığı kahkaha ile tüm oda değil ev yankılandı adeta. Biz de böyleydik işte. Bu adamı güldürmek ayrı bi zevktir benim için. Kendisi çok ağır bi ağa da olsa yanımda kahkahası ile çoşabilen bir kişilikti. Bana özeldi.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Kahvaltımızı yaptıktan sonra ikimiz de jilet gibi takımlarımızı giymiştik, o siyahtan yana tercihini yaparken, ben yaz aylarında olduğumuz ve bana açık renklerin yakıştığını bildiğimden buz mavisi blazer bi ceket altına krem bi pantolon giymiştim.

El ele şirketten içeri girdiğimizde tüm gözler bize çevrilmişti. Ciddi ve korkutucu suratı yine devrede olan Demir'in yanında gülümseyerek bakıyordum bize bakan insanlara. Çalışma arkadaşlarıma iyi izlenim bırakmam önemliydi neticede.

Balayına çıkmadan önce Demir benim de artık şirkette çalışacağımı birdirmiş ve odasının yanında benim odamı hazırlamaları için emir vermişti.

İki odanın arasındaki duvar kırılıp cam bölme ile ayrılmış ve kapı da bırakılmıştı. İşte bunu çok sevmiştim.

Odama geçip koltuğuma oturduğumda tek düşündüğüm şey ise  en kısa zamanda planımı devreye koymaktı.

Planımın adı: Ahtapot Avı.

(Mrb. Okuyucularım, uzunca bi ara verdim kusura bakmayın. Karşılıklı konuşmaların olduğu bölüm yazmak en zor şey bence. Çiftimizin evliliklerinin nasıl gittiğini ve uyumlarını göstermeye çalıştım. Umarım beğenirsiniz. Yorum ve votelerinizi bekliyorum. Okunma sayımızın bu kadar artması da ayrı bi gurur veriyor, bunun için teşekkür ederim. Sizi seviyorum, en yakın zamanda görüşmek üzere:))