"Her şey biter mi? Her şey biter mi? Söyle bana küçük adam herkes gider mi?..."
Farklı dilde şarkılar dinlemeyi severdim o yüzden önüme çıkan, hoşuma giden her şeyi dinlerdim. Telefonumda çalan bu şarkı düşüncelere dalmamı sağladı.
Var olan her şeyin bir sonunun olması mı lazımdı? Tükenmesi gereken her şey tükenir mi? En basitinden; yiyecek, içecek, zaman, ömür, öfke, sevinç...
Ya aşk? Aşkta biter mi? Bize çocukluğumuzdan beri anlatılan hani şu ölümsüz aşklar onlarda biter mi? Ya da hayaller? O aşıklar gibi olma hayalleri onlar biter mi? Yoksa olgunlaştıkça mı biterdi bu hayaller? Gerçekleri yüzüne yüzüne vurdukça mı anlardık bunların masaldan ibaret olduğunu? Hayal kurmanında sonu var mıydı? Sahi hırs, hayallerine kavuşmak için verdiğin çaba o da biter mi? Ya da biten şey gündem güne ışığı sönen umudumuz mu? Sevgi, o biter miydi? Sevgi ve aşk illa karşılıklı mı olmak zorundaydı? Bir yerde okumuştum :"Ne yani sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni seviyor olması şart mı?" diye. Onun için her şeyini feda ettiğinden illa haberinin mi olması lazımdı onun? Ya da seviyorsa neden hissetirmesin ki mi? Ya emek, ona ulaşmak için her şeyden vazgeçtiğiniz, bu yolu yürümek için bu yolda verdiğiniz emeklerden vazgeçmelimiydik? Peki insanı vazgeçmek mi tüketirdi? Veya vazgeçegeçe mi tükenirdi insan?...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PROMİSE 💙 /PJM
Fanfiction- "Çünkü bebeğimin kaderi başından belliydi. Biliyorum iğrenç bir histir, babasız büyümek. Ama benim çocuğum buna mecburdu." Birbirini hala seven bir çift ve yakalarını bırakmayan, bir türlü unutamadıkları geçmişi. Bakalım dalından koparılmış çiçek...