20

279 15 15
                                    

Choi Hei beni uyandırdıktan sonra Yuna'yı da beraberinde uyandırdı. "Aish! Sabahın köründe insan niye Seul'e gelir kaçık mısınız siz?" dedi Yuna.

"Ya ben sizi aylardır görmüyorum. Gelip boynuma atlayacağınıza gelmiş bana söyleniyorsunuz." dedi dudaklarını büze büze.
"Choi Hei canım arkadaşım benim. Seni çok özledik. Ama sorun SABAHIN 6'SINDA GELMİŞ OLMAN ŞİMDİ ÇILDIRACAĞIM." diye söylendim sona doğru yükselen sesimle.

"Kalk Se Gi kalk bunlar bizi istemiyor." dedi tripli sesiyle.
"Choi Hei gerizekalısı sizi istemiyoruz mu dedik? Sabahın bu saatinde ne halt işiniz var dedik" dedi Yuna taşan sabrıyla.
"Bakın içeride çocuğum uyuyor uyanırsa hiç hoş şeyler olmaz." dedim.

"Ufff aman be asla heyecan yaptırmayın zaten." dedi Choi Hei göz devirerek.
"Evet birazdan seni döverken bende çok heyecanlı olacağım" dedi Yuna.
"Choi Hei yumurtla artık." dedim.
"Hey, hey karımı strese sokmaz mısınız?" dedi Se Gi.
"Se Gi sen bir kenara çekil." dedi Yuna.
"Hazırsanız söylüyorum." dedi Choi Hei.
"Söyle artık." dedim.

"Bunu telefonda söylesem tesiri çok olmazdı. Ben de hem yüzünüzü görmek için hemde birebir söylemek için geldim." dedi. "Hei Jun ben şuraya kıvrılıyorum sadede gelince haber ver" dedi Yuna.
"Beni ciddiye alacak mısınız acaba?" dedi Choi Hei. "Dinliyoruz canım benim anlat artık." dedim.
"Her neyse. Aslında çok ulaşılmaz bir şeydi bizim için. Ama sonunda başardık. Çok istiyordum. Siz de biliyorsunuz. Tanrı sonunda nasip etti. Şüphelerimi doğrultusunda doktora gittik. Ama sandığımızın aksine bir şeyler çıktı. Üzüldüm mü? Hayır." dedi.
"Felç iniyor bana sağdan sağdan." dedi Yuna.

"Ya bir dur ufff valla söylemiyorum." dedi Choi Hei.
"Choi Hei üçe kadar saydığımda devam etmezsen terliğimin tadına bakarsın." dedim.
"Üç".
"Tamam durun söylüyorum. Bizim artık 6 kişilik bir arabaya ihtiyacımız var." dedi.
"Ya hala lafı eveliyip geveliyorsun. Hei Jun'un hamileliğin de de böyle-LAN SEN HAMİLE MİSİN?" dedi Yuna.
"Evet hemde ikiz." dedi Choi Hei.
"Çiçeğim ya gel bir sarılayım sana" dedim ve sıkıca sarıldım.
"Ya çen büyüdün de anne mi olacaksın çen" dedi Yuna.
O da sarıldı.
"Tamam yeter bu kadar. Sıkmayın karımı" dedi Se Gi.
"Ay al yemedik karını." dedik aynı anda.

"Nasıl oldu bu? Yani sizin olmuyordu ya o yüzden sordum." dedi Yuna.
"Biliyorsunuz zaten biz tedavi görüyorduk. Sonra işe yaradı ve Tanrı yüzümüze güldü. Bir tane değil iki tane verdi bize."
"Kaç aylık peki? " dedim.
"Daha iki aylık. Çok küçükler. Bir sonra ki ay cinsiyetlerini öğrenebileceğiz." dedi Choi Hei.
"Ay Choi Hei hiç böyle olacağımızı hayal etmezdim. Yan yana büyüdük ve anne olduk. Şu gerizekalıyı da bir verseydik." dedim Yuna'yı dürterek.
"Ne var be ben daha kalbimi kaptırdığım bir ruh emici bulamadım." dedi Yuna.
"Harry Potter'la kafayı bozarsan tabi bulamazsın." dedim.

"Anne neredesin?" diyen Dan Bi'nin ağlamaklı sesini duyunca yerimden kalktım onu kucağıma alıp içeri geri geldim.
O uyku mahmurluğunu üzerinden atmaya çalışırken iki elini boynuma dolayıp kafasını boyun girintime gömdü.
"Kızım bak Choi Hei teyzen gelmiş. Biliyor musun sana arkadaş geliyor hemde iki tane." dedim.
"Yaşasın! Artık tek başıma oynamayacağım." dedi uykulu sesiyle.
"Uyumaya devam etmek ister misin?" dedim. Kafasını ileri geri salladı. Onu odasına tekrar götürüp yatırdım. Başında birkaç bir şey mırıldandığımda hemen uykuya daldı.

İçeri geri döndüğümde Choi Hei ve Yuna yemek hazırlamak için kalkışmışlardı. "Hey güzel bayan nereye böyle? Senin dinlenmen lazım. Bak zaten çok zor kavuştunuz. O yüzden kendini yormaman lazım." dedim.
"Ama yardım etseydim" dedi Choi Hei.
"Gerek yok biz hallederiz. Sen yat güzelce dinlen." dedim ve
"Se Gi mutfağa hadi." diye devam ettim.
"Ben ne alaka?" dedi Se Gi.
"Ne ne alaka? Karın hamile artık işleri sen yapacaksın. Alış bunlara hadi düş önüme." dedim.

Kahvaltıyı yaptıktan sonra bizim şirkete gitmemiz lazımdı. Dan Bi'nin de bugün kursu yoktu. Yeni lanet olası projeyi aldığımız için cumartesi mesaisi yapacaktık. Dan Bi'yi Choi Hei ve Se Gi'ye bırakıp evden şirkete doğru yola çıktık. Bakalım bugün bizi neler bekliyordu.

PROMİSE 💙 /PJMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin