Beyaz Nuri'm/Yarı Texting

2.3

"Tamam başla bakalım."

"Hmm kaç yaşındasın?"

"Hakkımda her şeyi biliyorsun bunu bilmemene şaşırdım."

"Bilmem bu ayrıntı ilk defa aklıma geliyor."

"31 yaşındayım."

"Gerçekten mi?"

"Evet neden öyle bakıyorsun yaşlı mıyım?"

"Yok Beyaz Nuri'm ne yaşlısı taş gibisin mübarekte şaşırdım hiç göstermiyorsun."

"Sen kaç yaşındasın?"

"22."

"Hımm küçükmüşsün."

"Kesin hüküm vermemek lazım."

Bana 'sen iflah olmazsın' bakışlarını atıp tekrar denizi izlemeye başladı.

"Kiminle yaşıyorsun?"

"Kendim yaşıyorum."

"Ama evin çok düzenliydi?"

"Annem ile kardeşim var sık sık gelip giderler ama şu sıralar pek uğrayamadılar."

"Neden ki neredeler?"

"Kastamonu. Memleketimiz orası, ben İstanbul'da okuduktan sonra burada yani İzmir de çalışmaya başladım. Onlar da şu sıra düğün telaşesi olduğu için gelemediler."

Düğün diyince tüylerim ürpermişti. Daha dün Beyaz Nuri'm nikah masasında hayal ediyordum.

HEM DE BENSİZ!

"Ne düğünü ki?"

Bana yandan imalı bakış atıp denizi izlemekten vazgeçmedi.

Şu denize baktığın kadar bana baksaydın çoktan aşık olmuştun zalımın oğluşu!

"Hastanede gördüğün teyzemin kızı Bihter'in iki haftaya düğünü var, evleniyor."

Konu Bihter'e gelince utanmıştım. Evet kötü bir şey yapmamıştım ama yaptığım kesinlikle iyi bir şey de değildi.

"Ben.. o konuda şey yani düşüncesizlik ettim."

"Üstüne fazla geldim."

"Haklıydın."

"Belki ama sanırım senin söylemen üzdü beni."

"Beyaz Nuri'm tehlikeli sulardasın. Hemen fesat düşünebilirim ve Bihter'den önce bizim nikahımız kıyılır söyleyeyim."

"Tamam kızım demedim bir şey."

"Yaaa kızın mıyım gerç...."

"Ahuuuu!"

"Ama daddy ayy Ateş diyecektim dilim şey olmuş."

Ateş gözlerini ateşe değmiş gibi benden kaçırınca biraz daha üstüne gittim.

"Ateş şuan yüzünün rengi eteğimle aynı renk."

Ateş dehşete düşmüş gibi iki eliyle yüzünü avuçlarının arasına aldı. Ben gülmeye başlayınca göz devirip ellerini indirdi.

"Kandırdın beni!"

"Ama çok tatlı oluyorsun."

Keskin bakışları yumuşarken bana sıcacık bir gülümseme gönderdi.

İçimdeki Nuriye 'KİSS NE ZAMAN GELECEK?' diye isyan içerisindeydi bunu duyan at yeniden şaha kalkmıştı ama onları dinlememeye çalıştım. Ne öpücüğü canım?

Sen de istiyorsun açık konuş susma!
Banane banane şimdi öpçem!

NURİYE SUS!

"Kalkalım mı?"

"Olur." Onu onayladığımda ayağa kalkıp kum olmuş ellerini silkeledi ve tutmam için bana uzattı. Beklemeden tuttum ellerini. Ayağa kalktığımda bırakmadan kulağına yaklaştım.

"İstersen bir ömür tutabilirim."