Beyaz Nuri'm/Yarı Texting

4.7

Medya: Ateş

Ateş ve Ahu'yu beğendiniz mi? Ben çok beğendim😻

Selin annemlere baktıktan sonra içeride olduklarını söyleyip evine gitmişti. Ben de odamdan çıkmamaya yeminliymiş gibi yatmaya devam ediyordum.

Beyaz Nuri'm: Sonunda Ahu!

Beyaz Nuri'm: Sonunda cevap verdin.

Beyaz Nuri'm: Hadi güzelim gel konuşalım.

Beyaz Nuri'm: Anlatacağım her şeyi.

Beyaz Nuri'm: Başında anlatmadığım için özür dilerim.

Beyaz Nuri'm: Hatalıyım biliyorum.

Beyaz Nuri'm: Ama telafi etmeme izin ver!

Beyaz Nuri'm: Seni bekliyorum.

Beyaz Nuri'm: Gelene kadar gitmeyeceğim.
Görüldü*

Beyaz Nuri'm: Güzelim saat 11 oldu. Gel artık.

Beyaz Nuri'm: Sen benim burada üşümeme izin vermezsin gelirsin.

Beyaz Nuri'm: Beyaz Nuri'ni bırakmazsın burada.

Beyaz Nuri'm: Değil mi?

Hastam: Yaz mevsimindeyiz Ateş.

Hastam: Bekleme gelmeyeceğim.

Beyaz Nuri'm: Gelmezsen gitmeyeceğim.

Saat 12'ye gelirken ses yapmadan evden çıktım. En son 11'de konuşmuştuk. Bekleyeceğini söylemişti. Geleceğimi söylememiştim ama eğer gitmezse konuşma şansını kaybederdi. Kapımda yatsa da konuşmazdım bir daha.

Abartma Ahu bak gibi de konuşurdun.

Sen yorum yapma!

Mahallenin başına geldiğimde arabanın içinde çakmağıyla oynadığını gördüm. Karanlıkta yüzü çok belli olmuyordu, bu da benim işime gelmişti. Yüzünü görseydim hemen yelkenleri suya indirebilirdim.

Kapıyı açıp arabaya binene kadar geldiğimi fark etmemişti. Arabaya bindiğimseyse irkilip yorgun göz atlarına tezat ışık ışıl gözleriyle hafif gülümseyerek yüzüme baktı.

Hastaneden çıktıktan sonra direkt buraya gelmişti anlaşılan. Saçı dağınıktı ve bir hayli yorgun gözüküyordu.

"Geldin."

Tebessümü varla yok arasındaydı ama gözlerinin güldüğüne yemin edebilirdim.

"Seni dinliyorum, çok vaktim yok."

Vardı sabaha kadar burada dursam bizimkiler kış uykusundan uyanmazlardı.

"Nereden başlayacağımı bilmiyorum."

"Bir yerden başlasan iyi olur."

Kafa sallayıp önüne döndüğünde artık yüz yüze değildik. O karşıya bakıyordu ben de ona. Ona bu kadar yakın olduktan sonra uzaklaşmak bana iyi gelmemişti. Şuan deli gibi sarılmak ve öyle kalmak istiyordum ama kalp kırıklığım buna engel oluyordu. Dün bana hissettirdiklerini unutamayacaktım.

"Faruk'un nişanlısı Ceren..."

Cümleye girdiğimde yüzüne bakmaya son verip karşıya döndüm. Duymaktan en son kaçtığım şeyi şuan anlatmaya çalışıyordu ama ben bunu duymak istemiyordum.

Bir başka kadın yüzünden bana böyle davranmış olmasını kabul etmek istemiyordum.

"Ceren benim eski kız arkadaşım."

Tepkime bakmak için bana döndüğünü hissetmiştim ama ona bakamadım. Şuan tepki vermek istemiyordum. Duyduklarımı kabullenmekte istemiyordum.

"Dört sene beraberdik. Uzun ve güzel bir ilişkimiz vardı. Ailemle tanıştırmak istediğimde istememişti, beni de kendi ailesiyle tanıştırmamıştı. Onu seviyordum ama o beni istemedi."

Merakıma yenik düşüp sessizliğimi bozdum.

"Ne oldu peki?"

Gözlerine baktığımda bir duygu aradım ama yoktu. Acı aradım hayal kırıklığı aradım ama hiçbir şey bulamadım. Duygusuzdu.

"Ona evlenme teklifi ettiğim gün beni terk etti."

Bana sorduğu soru geldi aklıma.

"Bir insan neden evlenme teklifini kabul etmez?"

Şaşırmıştım ama belli bile edemiyordum. Şaşkınlığımı örten bir kırgınlığım vardı.

"Benimle evlenmek istemediğini ve daha fazla bu ilişkiye devam edemeyeceğini söyledi. İlk zamanlar bunu kabullenmek istemedim. Dört senemiz beraber geçmişti ve ona çok alışmıştım. Beni istemediğine bir türlü kendimi inandıramıyordum. Daha sonraları kulağıma bazı çirkin söylentiler geldi, 'yüzük çok küçüktü' 'evlenme teklifi bile sıradandı' 'onu istemediğimi defalarca belli ettim ama o anlamadı'  gibi. Bunları duyduktan sonra onun benim için doğru kadın olmadığını ve sadece alışkantıktan ibaret olduğunu anlamıştım. İki yıl önce ilişkimiz böyle bitti ve iki yıldır onu hiç görmedim. Düne kadar."

Nasıl bir tepki vermem gerektiğini bilemiyordum. Ne denirdi ki?

"Hala ona karşı bir şey hissediyor musun?"

Ellerimi tuttu ve kafasını sağa sola salladı.

"Hayır Ahu asla. Böyle düşünmekte haklısın buna ben sebep oldum çok özür dilerim. Dün tekrar onu karşımda görünce arkamdan söylediği şeyler, dört yıllık bir ilişkiye hiç saygısı olmaması... Ben iki yıldır kimseyle bir ilişki yaşamadım. Ceren'e karşı bir şey hissettiğim için değil, söyledikleri yüzünden karşımdaki kimseye güvenemediğim içindi."

Kafamı sallayıp ellerimi tutan ellerine çevirdim bakışlarımı. Histerik bir gülüş firar etti dudaklarımdan.

"Beni bir başka kadın için, tek kelime etmeden çok kırdın Ateş."

"Biliyorum kahretsin biliyorum! Ama yemin ederim ona hislerim olduğu için değildi. Eve gittiğimde ne kadar büyük bir aptallık yaptığımı fark ettim. Bütün gece çok düşündüm. Biten bir ilişki yüzünden sana öyle davrandığım için çok pişman oldum.

Ahu sen benim gizlediğim, yok olduğuna inandığım duygularımı tekrar ortaya çıkardın. Sen bana her kadının aynı olmadığını gösterdin.

Sen, doğru kadının kim olduğunu görmemi sağladın."

Ellerimden tutup beni göğsüne çekti. Beni sıkı sıkı sararken ilk defa böyle sarıldığını fark ettim. Bıraksa düşecekmişim gibi sarılıyordu.

"Lütfen seni yeni bulmuşken kaybetmeme izin verme!"

Bölüm sonuuuuu.

Ben Ateş'e çok üzülüyorum yaa

Ahu da iyi dayandı bence

Ateş duygularını ilk defa bu kadar açtı bu konu hakkında ne diyorsunuz?

Bir günde kaçıncı bölüm oldu bu ?

Üç sanırım!🤤🥺🥺

Siz yorum yaptıkça ve beni oyladıkça daha çok bölüm gelecek!

Öpüldünüz💋💋💋