4.1

3.4K 150 18
                                    

Dudaklarımız ayrılırken geri çekilip etrafıma bakındım.

"Hep burada öpüşüyoruz ha, yakalanacağız!"

Ateş bana garip garip bakarken ben de kafamı sağa sola salladım.

"Öpüştükten sonra ilk dediğin şey bu olamaz."

Umursamadım.

"Ne diyecektim ki, 'Ateş dudakların çok güzelmiş ver bana ben evde de öperim' mi?"

Ateş'in kahkahası beni gülümsetmişti. Elimde tuttuğum hediyeye bakınca gülümsemem otuz iki diş sırıtmaya dönüşmüştü.

Çok güzeldi.

"Teşekkür ederim."

Kafamı kaldırıp uzun yüzüne baktım. Onun da kahkasası muzip bir gülümsemeye dönmüştü.

"Eğer bütün teşekkürlerin az önceki gibi olacaksa, sana her gün hediye alabilirim."

Gözlerim şaşkınlıkla açılırken elimle omzuna vurup gözlerimi kaçırdım.

"Edepsiz. Yok sana bir daha öpü... Ayy yok bunu kendine yapamam!"

Ateş dayanamayıp bir kahkaha daha atınca ben de ona eşlik etmiştim. Bu sadece ona ceza olmazdı en çokta bana olurdu.

"Neyse yiğidim ben gidiyorum akşama misafir gelecekmiş."

Başını yana eğdi ve kocaman gülümsedi.

"Yiğidin miyim gerçekten."

Bu tatlılığa dayanamayıp bir kahkaha da ben atmıştım. 31 yaşındaki adam bazen çocuk olabiliyordu.

"Yiğidimsin gerçekten, gel öpiyim bi kere."

Der demez yüzüne uzanıp gamzesine kocaman bir öpücük kondurdum. O kadar güzel gülünce dayanamamıştım.

Elini yanağına çıkarıp Mecnun Mecnun gülümsedi. Ben de karşılığında kocaman gülümseyip araban indim. Annem fark etmeden eve gitmem gerekiyordu.

Eve anneme belli etmeden girip kendimi odaya attım. Telefonumu çıkardım, komidine koyacağım sıra mesaj gelmesiyle açıp mesajı okudum.

Beyaz Nuri'm: Yarın çıkışta seni alırım bebeğim.

Bebeğim demesine mi düşeyim, beni alacağına mı düşeyim bilememiştim.

Hastam: Nikahına mı?

Bence gayet doğal bir soruydu. Şuan mesajımı okuyup kahkaha attığını biliyordum.

Hastam: Gülme öyle, yanında değilim öpemiyorum.

Beyaz Nuri'm: Güldüğümü nereden bildin?

Hastam: Hissettim:)
Konum*

Hastam: Burada olacağım yarın haberleşiriz.

Beyaz Nuri'm: Tamam güzelim:)

"Ahuuuu!"

"Geliyorum!"

Telefonu elimden komidinin üzerine bıraktım. Ateş'in hediyesini de özenle çekmeceme yerleştirip annemin yanına gittim.
Mutfağa girdiğimde bir çok şey hazırladığını gördüm. Elimi poğaçaya attığımda annem elimin üstüne vurdu.

"Yeme misafirin onlar!"

"Anne bir tane ya!"

"Hayır dedim ama istiyorsan Faruk oğluma götürürsün yarın o da yesin."

Tam itiraz etmem için ağzımı açmışken aklıma gelen fikirle gülümsedim. Aklımı seveyim.

"Tamam götürürüm Faruk oğluna."

Annem kafasını kaldırıp şüpheli gözleriyle bana baktı. Bu kadına da ne desem yaranamıyordum canım!

"Ne o kız hiç itiraz etmedin hayırdır?"

Göz devirip bu sefer de böreğe uzandım ama yine annemin gazabına uğramıştım.

"Ne yapayım itiraz etsem susacak mısın sanki?"

"Git üstünü değiştir, gelirler birazdan."

Arkamı dönüp odama ilerlerken annem yine durdurmuştu.

"Düzgün bir şeyler giy, kadın biraz da seni görmek için geliyor."

"Niye kendine mi alacakmış beni?"

Demek istediği şeyi tabiki de anlamıştım ama annemi sinir etmek hoşuma gidiyordu.

"Ahu!!"

"Tamam tamam gidiyorum."

Bu annemin 'eğer gitmezsen terlik geliyor' deme şekliydi. Bir nevi önden uyarı gibi.

Odama girdiğimde ne giyeceğimi düşündüm, keşke Necla abladan bir kaç kıyafet ödünç alsaydım.

Üzerime rastgele pantolon tişört geçirip anneme yardım etmek için yanına gittim.

"Yine giymiş şunları, kız adam akıllı bir şey git demedim mi sana?"

"İstersen nişan elbisesi giyeyim, aradan çıkmış olur?"

"Bana bak benimle dalga geçme!"

"Anne bu iyi işte Allah Allah!"

"Ne halin varsa gör!"

"Amin anneciğim amin!"

Biz kısa sürede tabakları hazırlamışken babam da gelmiş üzerini değiştiriyordu.

Kapı çaldığında annem açmam için beni göndermişti. Sanki niyetini bilmiyorduk.

Şükran teyze ve kardeşini kapıda gördüğümde küçük bir tebessüm edip 'hoşgeldiniz' demiştim. İkisi de baştan aşağı beni süzerken gülümseyip 'hoşbulduk' dediler. Onlar içeri geçerken arkasından Şükran teyzenin kocasıyla adını hâlâ bilmediğim Şükran teyzenin kardeşinin kocası da peşlerine takılıp içeri geçtiler. Annemle babam onları salonda karşılarken ben de çayları doldurmak için mutfağa geçtim.

Anlaşılan uzun bir akşam olacaktı ama maalesef Ahu'nun gazabına uğramadan gidemeyeceklerdi. Annemin yokluğunu fırsat bilip masada ki börekten ağzıma atmıştım.

Nasıl olsa hepsi bize kalacaktı!


Bölüm sonu
🔥


Bölümü nasıl buldunuz? 🌸

Bölüm hakkında düşüncelerini paylaşırsanız çok sevinirim 🌸😍

Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen 🔥😻😻

Hoşcakalınnnn🙋🙋🙋🏃‍♀️🏃‍♀️🏃‍♀️🏃‍♀️



Beyaz Nuri'm/Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin