57. Onlara dokunma.

245 30 58
                                    

Sonraki gün okula giren ikilinin suratı asıktı. Jimin cezalıydı ve bu başına ilk defa gelmişti. Jennie ise hala belleği düşünüyordu. Kapıda karşılaştıkları Lisa'da onlardan farklı değildi.

"Ne oldu sana ?" Dedi Jimin

"Sıfır uykuyla geldim. Jungkook'la ayrıldık." Dedi Lisa ve okula girdi. Jimin Jennie'ye baktığında kız omuz silkti. Şuan daha büyük dertleri vardı. Her şeyi sıra sıra düzeltebilirlerdi.

Jimin ise sınıfa girerken bunu düşünüyordu. Sınıfta herkes köşesine çekilmişti. Ya telefonla ilgileniyor yada kitap okuyorlardı. Dağılmışlardır resmen. Kırılan bir cam gibi paramparça olmuşlardı. Toparlanacağız dedi kendi kendine. Toparlanacaklardı. Yoongi gelecekti. Çocuk hep geç kalırdı zaten. Onunla konuşacaktı. Yoongi yine hepsini bir araya getirmenin yolunu bulurdu zaten.

Lakin toparlanamadılar.
Yoongi o gün okula gelmedi.
Bir sonraki günde.
Ve bir sonraki günde.

Jennie üç günün ardından müdüre gitti. Nerede olduğunu sordu ama doğru düzgün bir cevap alamadı. Okul çıkışında ise çocuğun evine gitti. Kapıyı çaldı. Kapıyı yaşlı bir kadın açtı.

"Merhabalar. Acaba Yoongi evde mi ? Aradım ama telefonları açmıyor ve..endişelendim."

"Evde değil." Dedi kadın düz bir ifadeyle.

"Peki nerede ?" Dedi şaşkınlıkla. "Kaç gündür okula gelmiyor."

"Bir fikrim yok. Evde değil." Dediğinde Jennie bir terslik olduğunu biliyordu.

"İçeri girmek istiyorum." Dedi Jimin. Jennie onun nereden çıktığını bile anlamadı.

"Üzgünüm. Sizi içeri alamam."

"Çekil şuradan." Dedi Jimin içeri girmek için öne atıldı ama kadın önüne geçti.

"Bu yaptığınız haneye tecavüz."

"Yoongi'nin arkadaşım. Bunu biliyorsun. Beni eve almıştın." Dedi Jimin sinirle. Kadın boş boş ona baktı.

"Bu yaptığın hane-"

"Tamam polisi kendim ararım ama çekil." Dedi Jimin kadını itip içeri girdiğinde Jennie'de peşinden girdi. Bir yandan da Jiyong'u arıyordu.

"Yoongi!" Diye bağırdı Jimin yukarı çıkarken. Odasına geldiğinde kapısını hızla açtı ve odaya girdi.

"Jiyong biz şuan suç işliyoruz." Dedi Jennie. Jimin banyoya koşuyordu.

"Yoongi neredesin ?" Diye seslendi Jimin ama yoktu. Yoongi odasında yoktu.

"Jennie Tanrı aşkına ne yapıyorsunuz yine ?" Dedi Jiyong. Arkadan Jimin'in sesini duyuyordu.

"Yoongi yok ve..biz evine girdik ve Jimi-"

"Yoongi nerede ?" Diye bağırdı Jimin odadan çıkarken. Yaşlı kadın kapının önündeydi.

"Polisi aradım. Şimdi evden çıkın." Dedi kadın. Gözleri üzgündü. Jennie bunu fark etmişti. Sanki bir şeyi anlatmak istiyordu ama konuşamıyordu.

"Bende polise gideceğim." Dedi Jimin hızla."sizin..sizin ona bir şey yaptığınızı söyleyeceğim! Şikayet edeceğim sizi."

"Evden çıkın." Diye sesini yükseltti bu sefer kadın.

"Bu iş burada bitmedi." Diye bağırdı Jimin aşağı inerken. Jennie'de onu takip etti. Kapıdan çıkmadan önce daha genç bir kadın gördü. Duvara yaslanmış, yüzünde alaylı bir gülümsemeyle onları izliyordu.

"Bir daha evime gelmeyin. Şikayet etmekten çekinmem"

"Bu evde ne dönüyor bilmiyorum." Dedi Jimin sinirle. "Ama ona zarar gelirse bu evi başınıza yıkarım."

"Gidelim Jimin." Dedi Jennie. Çocuğun kolunu tuttu ve dışarı çekti. Jimin son kez baktı evin içine.

"Yoongi." Diye bağırdı çaresizce. Çocuğun çıkıp gelmesini umdu. Sorun yok diyip ona sarılmasını. "Yoongi eğer buradaysan...hepsi geçecek. Söz veriyorum geçecek!"

"Çıkın evimden." Dedi daha genç olan kadın. Jimin ona orta parmak çekip evden çıktı. Sonunda ikisi de bahçedeyken hala telefondaki Jiyong bağırıyordu. İkisi göz göze gelince yüzleri buruştu.

"Konuş onunla." Dedi Jimin sessizce. Jennie telefonu kulağına götürdü.

"Jiyo-"

"Bana Jiyong deme! Bu yaptığınız suç! Üstüne kadını tehdit ettiniz. Ne bekliyorsun ki ? Sizi her şeyden koruyamam" diye bağırdı Jiyong.

"Biliyorum ama merak ettik"

"Jennie ne kadar merak etmiş olursan ol. Ailesi Yoongi'yi öldürecek değil ya!" Dediğinde Jimin telefonu kaptı.

"Ailesi değil Bay Kwon. Bunu kendi yapar." Dedi hızla. "Yapar ve...ve bu yüzden korktuk. 3 gündür yok. Şu son 3 gün bizim için ne kadar boktan bilemezsiniz. Arkadaşlarımızla konuşmuyoruz. Kimse kimsenin yüzüne bakmıyor. Boktan sebeplerle kavga ediyorlar ama hepsinin arkasında...hepsinin arkasında biliyorum ki ben varım. Onları kırdım, üzdüm ve onlar sonunda birbirine patladılar. Sonra Yoongi...Bay Kwon Yoongi." Dedi Jimin çaresizce. Ona bir saat bile ulaşamadığında kafayı yerdi Jimin çünkü yapacaklarını biliyordu.  Olacakları biliyordu.

"Bana ver lütfen." Dedi ve Jennie telefonu aldı. "Bay Kwon...Belleği Taehyung almış. Yanii...biliyorum yaptığımız normal değildi. Hatalıyız ama en azından birine sahip çıkalım istiyoruz. Yoongi'nin iyi olduğunu bilmek istiyoruz. O..Onu aradığımızı bile bilmiyor." Dedi Jennie. Yoongi'nin onları duyduğunu bilmeden.

▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎

"Of bıktım şu sarı çocuktan." Dedi kadın bodruma girerken. Gelen kızla sinirlerini bozmuştu. Kalın zinciri kaldırdı ve dolabın kapağını araladı. "Duydun dimi ?"

"Rahat bırak beni." Dediğinde kadın zinciri açtı ve dolabın kapısını tamamen kaldırdı.

"Yemek yememişsin." Dedi dolaptaki havuçlara bakıp. Küf tutmuşlardı artık. İğrenç kokuyorlardı ama Yoongi bu kokuya bile alışmıştı.

"Benden uzak dur." Diye mırıldandı. 3 gün sonunda artık hali kalmamıştı. Tükeniyordu.

"Ne kadar sabrın kaldı acaba ?" Dedi kadın.

"Babam yine beni nerede biliyor acaba ?" Diye soruyla karşılık verdi Yoongi. Jimin'i duymuştu. Onun ağlamak üzeri çıkan sesini, Yoongi diye bağırmasını.

"Merkezde." Dedi kadın. Jimin'de onu o merkezde görmüştü. O lanet olası merkezde durmaktansa burasa dolapta kilitli kalmayı tercih ederdi. Dolap artık ona küçük geldiği için beli kırılacak gibi hissetse de.

"Peki." Dedi Yoongi. Kadın havuçları dondurucudan çıkardı. Elindeki su dolu kovayı oraya boşalttı ve kapısını kapattıktan sonra kilitledi. Sadece bir kaç saniye sonra dondurucu o kesik sesi dolmaya başladı kulaklarına. Su soğuyordu. Yoongi soğuktan nefret ediyordu. Soğuktan, yağmurdan, kardan..

Kadında bunu çok iyi biliyordu. Su soğudukça gülümsüyordu. Yoongi dondurcunun kenarına yavaş yavaş vurdu. Titremeye başladı. "Çıkar beni buradan."

"Duymuyorum seni" Dediğinde Yoongi dondurcunun tavanına vurdu. Zincirlerden dolayı hafif aralanan kapak saniyeler sonra kapandı ve onu tekrar karanlığa bıraktı.

"Çıkar beni buradan kalmak!"

"Annenle düzgün konuş Yoongi."

"Sen benim annem değilsin." Diye bağırdı. "Benim annem değilsin!"

"Komik." Dedi kadın. Uzun bir süre daha bekledi. Yoongi'nin iyice halsizleştiğinden emin oldu. Dondurucunun fişini çekti ve kapağını açtı. Çocuk yarı donmuş suyun içinde titriyordu. Havuçları içine attı.

"Yalan söyleme çocuk. Beni kızdırmak istemezsin. O çocuklar bir daha gelirse acısı senden çıkar." Dedi ve kapağı kapatıp kilitledi. Odadan çıkarken çocuğun sessizce güldüğünü duyuyordu.

"Onlara dokunmada" diye mırıldandı Yoongi titreyen sesiyle. Yoongi acı bir şekilde gülümsedi. "Sanırım bu kez geçmeyecek civcivim. Bu kez geçmeyecek."

▪︎▪︎▪︎

Yoongi ah 😭😭

Gossip: XHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin