Bölüm 15 Ne?

1.2K 103 30
                                    

Nisa

" Hadi kızım yemek yiyelim. Gel." Duru'nun yanına gidip oturmuştum. Başını yavaş yavaş okşarken başındaki sargıya gözüm kaymıştı. Onu kaybetseydim neler hissederdim bilmiyordum. Belki bende yaşama sevincimi kaybederdim. Aksi huysuz bile olsa ona şimdi ona katlanabilirdim.O benim canımdan bir parçaydı. Başını iki yana sallamıştı.

" Böyle olmaz." başımı bende iki yana sallamıştım.

" Biraz buralardan uzaklaşalım mı? Ne yapalım? Nereye gitmek istersin? Benim de aslında tatile ihtiyacım var. Babanda çok yoruluyor. Herkes şu an kötü durumda." aslında bende yorulmuştum. Gözlerim doldu. Odaya pat diye Tunahan girmişti. Burnundan soluyordu. Dudaklarını dişlerken Leyla ile sorunlarını halledemediğini anlamıştım.

" Duru gerçekten uzaklaşmaya ihtiyacım var. Yarın hazırlan gidiyoruz. Boğuluyorum burada." Tunahan gelip Duru'nun yatağının köşesine oturmuştu. Duru elini uzatıp kardeşinin elini tutarken " Gidelim." demişti sakince.

" Duru ben bu kadınları anlamıyorum! Kendine zarar vermiş gelmiş! Sonra bana masum masum bakıyor!" Tunahan sesini yükseltirken Duru ona biraz yaklaşıp kollarıyla Tunahan'a sarılmıştı.

" Kızma. Geçer. Üzmeyin birbirinizi." Tunahan'a sarılırken onun biraz daha konuştuğunu fark etmiştim.

" O beni üzüyor. Gerçekten uzaklaşmaya ihtiyacım var. Sabah çıkıyoruz. Biletleri şimdi alıyorum. İlk vizesiz yere. Otelleri ayarlıyorum." Cebinden telefonu çıkardığında Duru onun elini tutmuştu.

" Önce onunla barış. Sonra hep birlikte gidelim." Duru'nun sesi çok yorgun çıkıyordu. Keyifsizdi.

" Barışmayacağım. Burnu sürtülsün." Tunahan bu sefer gerçekten kızmış görünüyordu. Çocuklarımın ilişkisine çok karışmak istemiyordum.Duru yatağından kalkmış Tunahan'ın elini tutarken biraz ayakları titremişti. Tunahan ise onun belinden tutup destek vermişti.

" Sende bir şeyler ye. Beni sinir etme yürü." onlar önden yavaş yavaş yürümeye başladığında onların arkasından bakmaya başlamıştım. Umarım hep hayatları boyunca birbirlerine destek olurlardı. Keşke Efecan'da aralarında olsaydı. İçimden geçirmeden edememiştim. Bir şeylerin eksik olduğunu o zaman hissediyordum. Eskiden üçünü yemeğe çağırırdım. Gözlerim yaşarıvermişti. Zordu aslında. Hiçbir şey kolay değildi.

Leyla

Uyuyamıyordum. Sessiz sessiz ağlamaktan gözlerim acımaya başlamıştı. Odanın içindeki banyoya gidip bir duş almak istedim. Yataktan kalkıp yavaşça saçlarımı açtım. Sonra gidip banyoya girdim. Sargılarımı çıkarmak zaman almıştı. Ve bir şey fark etmiştim. Ay başım gecikmişti. Hem de fazla gecikmişti. Aklımdan çok saçma bir şey geçtiğinde hemen o fikri kafamdan atamaya çalışmıştım. Öyle bir şey olamazdı. Duş alıp banyodan çıktığımda kapım tıklatılmıştı.

" Müsait değilim!" diye bağırdığımda ses kesilmişti. Havluyla aynanın önüne geçip kolumdaki sıyrıklara bakmıştım. Çok derin değil iyi gibiydi. Sonra aynada kendime uzun uzun baktım. Dövmelerim her yerimdeydi. Bazen bu dövmelerin güzel durup durmadığını sorguluyordum. Bazen yaptırdığım için pişman oluyordum. Bazen de onların benim için derin acılar olduğunu düşünüyordum. Hemen üstümü giyinip odadan çıktığımda kim kapıma vurdu diye etrafıma bakındım.Kimse yoktu. Gidip mutfaktan su içmeye karar vermiştim. Koridorda yürürken ortamın sessiz olduğunu hissettim. Sonra mutfaktan sesler geldiğini duydum.

" Yiyor musun yemiyor musun? Burnuna sokayım mı ha! Burnuna!" Kapıya yaklaştığımda Duru'nun Tunahan'la mücadele verdiğini görmüştüm. Ona zorla bir şeyler yediriyordu. Sessizce kapının önünde onların mücadelesini izledim. Tunahan sonunda biraz ona bir şeyler yedirmişti. Duru beni gördüğünde birden " Dur." demişti Tunahan'a.

Sessiz 3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin