%
Gözlerim yavaşça aralanırken tavana doğru bakmıştım.Nerdeydim ben? Hafif bir loş ışık gözlerime çarpmıştı. Başımda fena bir ağrı hissediyordum. Başımı kaldırdığımda bu konteynerın içinde olduğumuzu fark etmiştim.
Atakan yatağın yanına sandalye çekmiş uyukluyordu. Ağzım dilim kurumuştu sanki. Çok sıcaktı. Aşırı terlemiştim. Üstümdeki tişörtü çıkarıp bir kenarıya fırlatmıştım. Midem bulanıyordu.
" Su..." diye mırıldanırken başım dönünce başımı tekrar yastığa geri koymuştum.
" Atakan su?" onu uyandırmak istemiyordum ama su içmek istiyordum. Vücudum cayır cayır yanıyordu.
" Duru? Uyandın mı?" Atakan telaşla ayaklanmış hemen bana su getirmişti.
" İç bakalım. Ateşin var yanıyorsun.Seni bu durumda bir yere götürürsem beni mahvederler." bir elini alnıma koyduğunda ona doğru bakmıştım.
" Gitmemişsin." demiştim hemen.
" Sen bu haldeyken nasıl gideyim! Aklımı aldın! Çok terlemişsin. Saçların terden sırılsıklam. " o endişeyle gözlerimin içine bakıyordu. Elimle saçlarımı kontrol ettim. Sonra elimi boynuma koydum. Terden yapıl yapış olmuştum.
" Bir duş alayım." Yataktan ayağı kalkmaya çalışırken kendimi güçsüz hissetmiştim. Atakan beni bir anda kucaklayıp küçük banyoya götürmüştü. Beni klozetin üzerine yavaşça oturtup " Bekle bir tabure getireyim. Ayakta duş alma." o koşup banyodan çıktığında altımdaki pantolonumu sıyırıp atmıştım. Çok sıcaktı. Başım neden böyle ağrıyordu. Gözlerim kararıyordu. Üstümdeki her şey beni sıkıyordu. Sütyenimi çıkarıp atmıştım. Sonra külodumu çıkarıp ayağa kalkmıştım.
" Tabureni..." Atakan tam karşımda şaşkın şaşkın bana bakarken bir anda duraksamıştı. Tabureyi bana uzatırken bakışları bir an başka yere çevirmişti.
" Teşekkür ederim." deyip elindeki tabureyi alıp duşun içine girerken bir an başım dönmüş bir yerlere tutunmaya çalışmıştım.
" Atakan bana yardım et." tabureyi altıma koyup üstüne oturduğumda sadece başımın zonklamasını düşünüyordum. İnanılmaz acı verici bir şeydi. O yanıma gelirken tedirgin davranıyordu.
" Bana yardım et." diye mırıldandım.
O hızla suyu açmış başımdan aşağı su tutarken başımı kaldırıp ona yorgun yorgun bakmıştım.
" Teşekkür ederim." dedim.
" Başına bakmama izin ver." onun eli şimdi sanki ağrıyan yerimin üzerindeydi. Su sanki biraz ateşimi almış rahatlamış gibi hissetmiştim.
" Başım çok ağrıyor neden?" mırıldanırken ağzımdan sular akıyordu. Atakan suyu tutarken saçlarımı bir köşeye çekmeye çalışıyordu. Başımı kaldırıp ona doğru baktım.
" Kendini çok sıkmışsındır. Biraz kendine gel hastaneye gidelim." Atakan omuzlarımdan suyu akıtırken bir an onu bulanık görmüştüm. Sonra tekrar normalleşmişti her şey.
" Yeter sanırım. Üstüme şöyle bir su tut yeter." ayaklandığımda onunla tekrar göz göze gelmiştik. Elini omzuma koyup suyu tutarken kendimi bitkin hissetmiştim. Suyu kapayıp saçlarımı hafifçe toplamış suyunu sıkarken ikimizde sessizleşmiştik. Sürekli ona sorun çıkaran hasta bir kız olmuştum. Mızmızdım. Benim her halime katlanmıştı. Bazen onun daha iyi birine ihtiyacı olduğunu düşünüyordum. Onun kolunu tutup zorla yürümeye çalışırken o iki kolumu tutmuş beni banyodan çıkarmıştı.
