Duru
&
Sabah kalktığımda ilk işim elimi yüzümü yıkayıp güzel bir duş almak olmuştu. Bugün güzel bir resim sergisi olacaktı. Aslında çoktan Leyla ve Tunahan ile birlikte anlaşmış oraya gidecektik. Planımızı bozmayacağımızı düşünmüştüm.Atakan'ın gelmesi beni çok ilgilendirmiyordu. Bugün sonunda şöyle birlikte dışarı çıkma fırsatı yakalamıştım. Bunu değerlendirmeliydim. Evde çok sıkılmıştım.Üstüme güzel bir şeyler giymek için dolabımı karıştırmaya başladım. Güzel tatlı pembe bir elbisem vardı. Onu askıdan alıp üzerime geçirirken dışarının biraz serin olduğunu hatırlamıştım. Siyah ceketimi giyip hafif bir makyaj yaptıktan sonra kahvaltı için aşağı inmiştim. Leyla ile Tunahan çoktan hazır gibi duruyordu.
" Hadi kahvaltıyı hep beraber dışarıda yapalım. Bugün kuralları yıkıyoruz." Tunahan çok güzel giyinmiş kolunu Leyla'ya dolamıştı. Leyla'nın çok tatlı bir göbeği vardı şimdi. Gerçekten bize küçük bir Efecan geliyordu. Tunahan çocuğun cinsiyetini duyunca sevinçten çıldırmıştı. Tüm aile aslında sevinçten çıldırmıştı. Esra teyze sanki kendi çocuğu gibi Leyla'yı el üzerinde tutuyordu. Çok komiklerdi ama eve yeni bir neşe gelmişti. Küçücük şey sanki bize bir hediye gibi gelmişti.
"Hadi çıkalım." dedim heyecanla.Uzun zamandır zar zor dışarıya çıkıyorduk hep beraber. Mutlaka korumalar oluyordu. Bugün de olacağı kesindi ama en azından sevdiğim insanlarla beraberdim.
" Birini daha bekliyoruz." Tunahan başıyla arkamı işaret ederken başımı arkaya doğru çevirmiştim. Siyahlar içinde giyinmiş saçlarını güzel bir şekilde yapmış gülümsemesiyle yanımıza gelen Atakan'a bakmıştım.
" Geç kalmadım değil mi?" Tunahan'ın yanına gelip durduğunda Tunahan başını iki yana hayır der gibi sallamıştı.
" Bugün dışarıya çıkıyoruz. Gözün üzerinde olsun." Tunahan bir eliyle beni işaret ederken Atakan Tunahan'a göz kırpmış belindeki silahı göstermişti.
" O iş bende." derken Leyla gülümsemesini bastıramamıştı.
" Atakan sen hiç doktora benzemiyorsun. Ama duydum ki Amerika'da baya başarılı bir doktormuşsun aslında."Leyla ona laf atarken Atakan elini ensesine yerleştirmişti.
" İşte işimizi yapıyoruz." deyip mütevazi davranmaya çalışmıştı. Böyle davranırken kibarlığı hoşuma gitmişti.
" Hadi geç kalıyoruz." Tunahan el çırpınca hepimiz kapıya yönelmiştik.
" Bayanlar önden." Atakan Leyla'ya geçmesi için sıra verirken onun arkasından ben yürümeye başlamıştım. Atakan'la göz göze geldiğimizde beni süzmüştü.
" Bugün farklı görünüyorsun. Yakışmış." bana güzel şeyler söyleyince biraz sevinmiştim.
" Teşekkürler." deyip arabanın yanına geldiğimizde Tunahan Leyla'nın ön koltuğa oturmasına yardım etmiş kendi özenle kemeri takarken Atakan'la ikimiz onları izliyorduk.
" Tunahan iyi bir baba olacak gibi." Atakan kendi kendine yorum yaparken başımı onaylarcasına sallamıştım. Tunahan Leyla ile çok güzel ilgileniyordu.Leyla gerçekten şanslı bir kızdı. Atakan arka kapıyı benim için açmış içeri geçmem için eliyle işaret yapmıştı. Ben önden binip üstümü düzelttikten sonra o da binmiş kapıyı kapatmıştı. Sonra başını çevirip arkaya doğru bakmıştı.
" Bu korumalarda mı geliyor?" arkada kuyruk şeklinde iki araba daha vardı.
" Sen gittiğinden beri böyle. Senin korumalığın daha keyifliydi." bu konuda yalan söyleyemeyecektim. En azından o varken peşimizde on kişi dolanmıyordu.