"Küçük bir kız çocuğu gibi bana kafa tutuyorsun.. Ama bedeninin bana verdiği tepkileri görmekten deli gibi kaçıyorsun.. Söylesene Lillian, beni kışkırtmaya çalışıyor olmaktan hiç korkmuyor musun?"
"Ben küçük bir kız çocuğu değilim!" dedim dişlerimi...
Umarım iyisinizdir ve hayat hepiniz için güzel devam ediyordur. Sınava girenler ve tercih yapanlar inşallah istediği tercihlere kavuşmuşturlar. Hepinize kucak dolusu başarılar ve mutluluklar diliyorum! ❤️
Verdiğimiz ara yüzünden yeni bölümde kopukluk yaşayacakları önce 56.bölüme alalım 😬 meraktan vakit kaybetmek istemeyenler için ise kısa bir özet geçmek gerekirse Bayan Lola ve Madelyn ile olan yüzleşmeden sonra Francesco'nun yeni iş ortağı ile olan davet organizasyonunda kalmıştık en son. Bu bölümde o gecenin devamıdır❤️
Ayrıca küçük bir spoiler, bu bölümde bir takım günahlar çıkartıyoruz. 😬 Bence küçük de olsa bahsetmeliydik diye düşünüyorum. Bölümü okuduktan sonra düşüncelerinizi yeniden bu pasaja gelerek değerlendirebiliriz. Sizinle sohbet etmeyi aşşşıırrıı özledim! Beni mahrum bırakmayın yavrular❤️
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın diye hatırlatmak bile istemiyorum, size güveniyorum! 😋❤️
Keyifle okuyun! _____________________________
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm 57 🍷 __________________________________
"Francesco!" diyerek kollları arasından kurtardığım sağ elimle sol omuzunun üzerine küçük bir darbe indirdim. Ve hemen ardından kulaklarıma dolan gür kahkahası tüm gecemi aydınlattı.
"Ben de seni.." dedi, ona vuruyor olmama aldırış etmeyerek. Nefes nefese kaldığı saniyelerde alnını alnıma birleştirerek gözlerini sıkı sıkıya kapadı. "Ben de seni seviyorum sarışın.."
Kulağımın pasını silen boğuk sesi ruhuma uzandı. Salına salına tüm hücrelerime dolan şey kalbimin orta yerini zevkle sızlattı. Konuşmadan anlaşılabilmek çok başkaydı. Ben ona vuruyordum, o ise bundan onu ne çok sevdiğimi çıkartıyordu. Ve ben bu adama oturup sabaha kadar onu anlatsam kalbimde hissettiğim aşkı ne o onlayabilirdi ne de ben tam manasıyla anlatabilirdim.
"Hadi.." dedi biraz sonra alnımdan çektiği başıyla bakışlarını gözlerime indirerek. "Biraz daha burada oyalanırsak odaya gitmek için çok geç olacak!"
Arsız sözleri karşısında içten bir kahkaha atarken uzandığı elimle bedenlerimizi çıkışa ilerletmek adına yön verdi. Fakat birkaç metre ileride gördüğümüz şey hem attığımız keyifli kahkahaların sonu hem de gecenin başından itibaren bir türlü odaya çıkamıyor oluşumuzun laneti gibiydi.
"Eleanor?"
Gördüğüm şey karşısında bir müddet duraksadım. Dudaklarımdan dökülen adı ile ne yapacağımı şaşırdım. Onun burada ve en önemlisi bizim davetimizde ne işi olduğunu tabir yerindeyse deli gibi merak ettim. Francesco'ya olan takıntısı yüzünden canıma bile kast etmişti. Bir insanın gözünün nasıl olur da bu denli dönebiliyor olması aklımın alamayacağı nadir şeylerden bir tanesiydi.
