Selam Çiçeklerim!
Birbirimizi göremeyecek olmamız sizinle iletişime geçmemize engel değil, ve bu bölümü hızla sizin için yetiştirdim. Benden size naçizane küçük bir bayram hediyesi 💞
Keyifle okuyunnn 🌼
Yıldızımızı parlatmayı unutmayın, e tabi bir de dört gözle yorumlarınızı gözleyeceğim. Beni yalnız bırakmayın. Ne kadar çok motive o kadar hızlı bölüm 😬 Alınmaca yok ben de bu şekilde kendimi iyi hissedip aşkla yazmaya sarılıyorum ❤️
Neyse, çok tutmayayım.. Güzel bayramlarınız olsun, sevdiklerinizle huzurlu, musmutlu anlar biriktirin. Tatlıyı da fazla kaçırmayın! 😬
Sizi seviyorum 🤟🏻
______________________________Bölüm 48 🍷
_________________________________İki gün..
Her şeyi hatırlamamın ve Francesco’nun beni şirkette bırakarak çekip gitmesinin üzerinden iki gün geçmişti. O gün Marco beni eve bırakmasının ardından yalnız kalmak istediğimi söyleyip onu geri göndermiştim. Francesco'nun eve dönmesini beklediğim saatler sanki koca bir asır gibi gelmişti. Ve ne Francesco dönmüştü ne de zaman geçmişti.
Laura ve Anna'ya hatırladığım şeylerden bahsetmemiştim. Çünkü aklım ve kalbim öyle büyük bir karmaşanın içerisinde sıkışıp kalmıştı ki Francesco'yu düşünmekten başka hiçbir şeye odaklanamamıştım. Diğer yandan Alberto neredeyse her saat başı odamın kapısını çalarak iyi olup olmadığımı kontrol ediyordu. Yalnızlığımla ve Francesco’nun ıssızlığıyla geçen saatlerim bu sabah kapının çalmasıyla son bulmuştu. Her ne kadar gelen kişinin Francesco olması için dualar etsem de karşımda orta yaşlarda adı Ester olan kadınla karşılaşmıştım. Bayan Ester bana yardımcı olmak adına geldiğini ve bir şeye ihtiyacım olduğunda kendisini bilgilendirmem gerektiğini söylesede asıl ihtiyacım olan kişi yanımda yoktu. Ve benim için geriye kalan her şey önemsiz birer detaydı sadece.
Francesco'nun nerede olduğu ve ne yaptığı hakkında en ufak bir fikre bile sahip değildim. Günün her saatini telefonun başında ve her defasında Bayan Lola'yı aramak ve aramamanın ikilemiyle geçiriyordum. Beni tutan şey ise açılan telefona vereceğim cevaptı. Francesco, beni öyle büyük bir sıkıntının ortasına atmıştı ki elimden gelen hiçbir şeyle yalnızca payıma beklemeyi düşürmüştü.
Yemek yemek istemediğim öğünler ve atladığım ilaçlar vardı. Bunu sağlığımın kötüye gitmesi için değil muhakkak Francesco'nun haberi olursa ortaya çıkar umuduyla yapıyordum. Bayan Ester, moralimin düzelmesi adına her öğün değişik tatlar ve içecekler hazırlıyordu. Ama olmayan ağzımın tadı hiçbir şeyden keyif alamayacağı için hepsini elimin tersiyle itiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇÖL ÇİÇEĞİ +18
Romance"Küçük bir kız çocuğu gibi bana kafa tutuyorsun.. Ama bedeninin bana verdiği tepkileri görmekten deli gibi kaçıyorsun.. Söylesene Lillian, beni kışkırtmaya çalışıyor olmaktan hiç korkmuyor musun?" "Ben küçük bir kız çocuğu değilim!" dedim dişlerimi...