*bölüm şarkısı: sevda yelleri- ferdi tayfur
O günden sonra bir hafta geçmişti. Ali Yavuz'un yüzünü bir haftadır görmüyordu ve neredeyse çıldıracak gibiydi. Her akşam durumunu sorup kremlerini sürüp sürmediğini kontrol eden mesajlar atıyordu ama bu kadardı. İyi akşamlar diyip telefonu bırakıyorlardı sonra.
"Ali bir tane ellilik getirsene bize."
Ali hemen başını sallayıp içeriden bir ellilik rakı getirirken kafası bambaşka şeylerle meşguldü. Yavuz birkaç gün sonra eve gerdi döneceğini söylemişti. Hevesliydi bile. Ali o gece onu kapısının önünde öyle görmeseydi evinin huzur dolu kokusunu özlediğini düşünebilirdi. Ama anlamıştı ki o evde huzurun zerresi yoktu.
"Dayı yenge gelmesin gene gecenki gibi."
Ali kapağını açtığı şişeyi masaya koyarken gözlerinde kırışıklık çıkan adam ve arkadaşları gülmüştü. Burhan Abi'nin haftada bir meyhane alışkanlığı karısının canına tak etmiş bir gün mekanı basmaya gelmişti.
"Dalga geçme ulan alırım ayağımın altına. Zaten şu pezevenkler her gün lafını yapıyor."
Ali kısa bir kahkaha atarken adamın karşısındaki arkadaşı "Ulan geldin altmış yaşına hâlâ karından gizli saklı iş yapıyorsun öğrenince de dayak yiyorsun. Lafını yapınca biz kötü oluyoruz." demişti.
Yaşlı adam onları takmadan bardağını doldururken Ali "Abi camları indirirse alırım ha masrafları cebinden." demişti. Burhan Abi elini kışkışlayıp onu kovarken Ali boş sandalyeye bakıp gülümsemişti. Babasının arkadaşlarıydı. Yaşasaydı o boş sandalyede de babası olurdu muhtemelen.
Derin bir nefes alıp boşalan masaların üzerini toplarken son zamanlarda burada tek başına olmak bir şeyleri fark etmesini sağlamıştı. Artık meyhaneye tek başına yetişemiyordu birini alması gerekiyordu. Aklına gelen isimse sırıtmasına neden oluyordu. Yavuz'a söyleyecekti. Birkaç gündür aklındaydı. Esmer oğlanın başlarda reddeceğini bilse de elinden geldiği kadar zorlayacaktı."Hooop Ali Kaptaan."
Birden gelen sesle arkasını dönerken Cevo elinde poşetlerle gelmişti. Birkaç saat önce liste atıp marketten alıp alamayacağını sormuştu. Meze malzemeleri azalmıştı. Ama sağ olsun arkadaşı beş dakikalık mesafedeki markette on beş dakikada halledilecek işi iki saatte anca bitirmişti. Ali bunları bilerek bu işi Cevo'ya verse de yine de azarlamadan edememişti.
"Kapatınca getirseydin yarrak."
Cevo onu takmadan öpücük atıp mutfağa geçerken Ali gülüp "Yavşak." diye söylenmişti. Bir yandan masaları topluyor bir yandan da arkadan çalan Ferdi Tayfur'a eşlik eden yaşlı adamları dinliyordu.
"Gece hayaaatım bittiii. Kadehi yere attım. "
"Hassiktir ordan lan Burhan sen söyleme."
Yaşlı kurtların masasından kahkaha sesi yükselirken Ali'nin de keyfi yerine geliyordu yavaş yavaş.
"Burhan Abi yengeyi gördüm markette yana yana seni arıyordu yemin olsun."
Cevo mutfaktan çıkmış eline bir salatalık alıp kütlete kütlete yiyerek yaşlı adama bakarken adam "Uğraşma benle Cevahir. Yengen anasına gitti özlemiş orada kalacak gece." demişti. Cevo sırıtmıştı."Küs gitti demiyon da özlemiş diyon dayı."
Adam masadan bir tane üzüm alıp Cevo'nun kafasına atarken kahkahalar havada uçuşmuştu. Ali de onlara eşlik ederken önlüğünün cebinden gelen bildirim sesiyle anında telefonu eline almıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Metrisin Önü (b×b)
Novela Juvenil'bir tek seni sevdim, gerisi yalan...' Ali ve Yavuz çocukluk arkadaşıydı. Düşman olmuşlardı.