63. вölüм / Aktaş Is Back

92 4 52
                                    

Yazardan...

Elindeki kirli bezi yıkayıp tezgahın bir köşesine bırakan Bahar, temizlediği yere kararsızlıkla bakıyordu. Az önce kahve dökülüp her yeri mahvetmişti ve yaklaşık on dakikadır mutfaktaydı genç kız.

İbo'nun gelmesiyle kahveyi iyice unuttuklarından, makine kafayı yemiş ve kaynatmaya devam etmişti, dökülen kahvenin üstüne bir de her taraf ıslandığı için kendi kendini bozmuştu. Aptal makine.

Kendini kötü hissetmişti makine bozulduğu için. İçeri girdi suratı asık bir şekilde. İbo ve Yusuf yayılmışlardı koltuklara.

"Aptal Yusuf, hepsi senin yüzünden." diye söylendi Bahar sevgilisinin yanına otururken. Yusuf biraz kayıp onu kolunun altına aldı ve güldü.

"Yalnız yarım saattir bana çemkirip duruyorsun güzelim ama kahveyi unutan sendin."

"İsteyen de sendin? Ve zorla yaptıran da sendin?"

"Sen bu kızı kölen mi sanıyon lan?" diye sordu İbo onları dinlerken birden konuya dalış yapıp.

"Evet kölen miyim ben senin?" diye sordu Bahar arkadaşının desteğiyle.

"Salak mısınız ya iyi ki kahve çekti canımız amına koyayım." diye söylendi Yusuf ciddiye alarak. Bu defa gülen Bahar ve İbo'ydu.

"Bebeğim, sen görmeyeli çok alıngan olmuşsun." dedi Bahar elini yanağına koyarak.
Alt dudağını sarkıtarak çevirdi Yusuf yüzünü ve gözlerini açık olan Tv'ye dikti.
Birazdan Beşiktaş-Fenerbahçe derbisi vardı ve kaçırmak istemediğini hatırladı.

Bahar elini indirip yanağına bir öpücük bıraktı ve ayağa kalktı. Yusuf elinden tutmuştu gitmemesi için.

"İki dakika dur bensiz geliyorum." dedi Bahar elini kurtarıp.

"Oğlum çok özlemişim sizi lan." dediğini duydu İbo'nun.

Mutfağa girip cezve aramaya başladı Bahar. Kahve yapacaktı djxjzjjdkd

Dolaplardan birinde aradığını bulmuştu. Hızla kahve koyup ocağı açtı ve kaynamasını beklerken de sunum tepsisini hazırlamaya başladı. Fincanları koyup gülümsedi kendi kendine. Kendisini istemeye gelmişler gibi hissetmişti birden.

Kahvenin kaynamasını beklerken buzdolabındaki küçük resimli magnetleri gördü.

Bir tanesi gerçekten eski bir fotoğraftı. Üç küçük çocuk görünce bunların fotoğrafının telefonunda da olmasını istediğini fark eden Bahar, hemen çıkarmıştı küçük cihazını cebinden.

"Berkcan bunu gördüğünde delirecek." dedi kendi kendine gülüp. Küçük kız Yağmur olmalıydı. Yani Beyza... Aman, karışık işler diye düşünüp, işine döndü.

Bu sefer de dökmeye niyeti yoktu.

Kız arkadaşını elinde kahve tepsisiyle gelirken gören Yusuf şaşkınlıkla kaşlarını çatmış, aynı zamanda gülümsemişti.

"Evet Allah'ın emri peygamberin kavliyle... Bi saniye mekan yanlış oldu. Bahar bunu sizin evde yapman gerekiyordu kanka."

İbo'nun sözleriyle gülmeye başladı Bahar. Kahveleri dökmeden masanın üstüne bırakabilmişti neyseki.

"Cezveyle yapınca böyle sunmak daha cazip geldi." dedi açıklama yaparak.

"Bunu da dökmedin inşallah.. Cezve iyi mi?" diye sordu Yusuf. Bahar dalga geçtiği için kızıp koluna indirmişti bir tane.

"Abi zorlama derim ben." dedi İbo bi fincan seçmeye çalışırken. Sonra,

"Hangisi tuzlu?" diye sordu seçmeden önce.

BELAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin