15. вölüм / Aile Bağları

325 16 12
                                    

– Medya olmadı ama siz hangi sahne olduğunu anlarsınız 😌

Anlatıcıdan...

"Ben, seni seviyorum."

Birkaç saniye sessizlik oldu. Bahar şaşkınca yüzüne baktığı Yusuf'un, ciddi ifadesini farketti. Gözlerinin içine bakarak, içten geldiği belli bir tonla, sevdiğini söylemişti.
Yanlış mı anlıyordu acaba genç kız?

"Yusuf..?" Dedi kaşlarını çatıp sorarcasına.
Daha sonra gözlerini kapattı ve,

"Aklımı aldın yemin ederim. Öyle söylenir mi gerizekalı.." diyerek elini kalbinin üstüne koydu. Derin bi nefes verirken rahatladığı belli oluyordu.

Yusuf ne demek istediğini anlamadı. Hala çok ciddi bir şekilde bakıyordu Bahar'a.

"Ben de seni seviyorum ki.." diyen Bahar, kollarını Yusuf'un beline sardı ve kafasını da göğsüne yatırdı.

Yusuf şaşırdı.

"Gerçekten mi?" Diye sordu sarılışına karşılık vermeyi unutarak.

"3 senedir en yakın arkadaşımsın Yusuf gerçekten tabi... Çok saçma sorular soruyorsun bazen." Dedi Bahar olduğu yerden kıpırdamayıp.

Yusuf, Bahar'ın yanlış anladığını farkedince elini alnına koydu içten içe oflayarak. Oysa birden bire dökmüştü hislerini bir cesaretle. Aynı rüyasında olduğu gibi.

Evet, Bahar'ı gerçekten sevdiğini biliyordu. Çünkü bu soru, son zamanlarda değil de, ta en başından beri aklını kurcalıyordu zaten. 3 yıldır, hislerinin ne olduğunu çözümleyememiş, şimdi ise ne olduğunu gerçekten anlamış biri olarak, itiraf etmişti duygularının bi kısmını. İki kelime ile dökülüvermişti, ama Bahar onu yanlış anladıktan sonra düzeltmenin bi anlamı yoktu.

Çünkü, o kurduğu 'aklımı aldın' cümlesi, Yusuf'u ilk dakikadan dediği şeye pişman etmişti bile.
Yavaşça kaldırdığı koluyla sardı kızı. Bozmadı onu.

"Evet... Saçmalarım ben öyle, bilirsin." Dedi biraz sessiz konuşarak.

Al işte Bahar, kırdın çocuğun hevesini tebrik ederim!
Yazık lan kıyamam, itiraftan sonra alacağı tepkinin bu olmaması gerekiyordu.

"Gerçekten dediğin şey rahatlattı bu arada. Az önce ben neye üzülüyordum, şu an unuttum." Dedi Bahar.

Bunun bu şekilde işlememesi gerekiyordu diye düşündü Yusuf.

"Güzel... başardım demek ki." Dedi yavaşça kolunu çekerek.
Bahar sarılmasına son verdiğini farkedince doğruldu hemen.

"Bi an başka bi anlam kattım dediğine. O yüzden uçtu aklım" diyerek güldü.
Saçlarını karşıtıran Yusuf gülmüyordu hala.
Ayağa kalktı ve Bahar'a baktı.

"Sen de saçmalıyorsun arada çaktırmadan da, neyse.." dedi. Minik bi tebessüm sundu kıza, ve uzaklaştı ordan.

"Nereyee?" Diye sordu Bahar.
Neden kalkıp gittiğini anlamamıştı belli.

Ama yüz ifadesinden de mi anlamazsın be kızım...

***

"İyi oldu böyle çıktığımız... Özlemişim birlikte yemek yemeği." Dedi Ceylan hanım oturduğu yerde etrafına göz gezdirirken. Daha sonra kendisini tınlamayan eşine ve oğluna baktı.

Yusuf dalgındı. Oturduğu sandalyesinde arkasına yaslanmış, ellerini masada birbirine kenetlemiş, baş parmaklarını oynatıyordu. Ve bakışlarını da parmaklarının döngüsüne dikmiş durumdaydı.

BELAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin