Pembe🕊️

680 67 28
                                    

Kutay🕊️

Merdivenleri bitirip sınıfa doğru ilerledim. Sınıfa yaklaştığımda kapının açılmasıyla birlikte adımlarım yavaşladı. Çağan çıktı sınıftan. Bana bakıyordu. Yüzümü çevirip sınıfa yöneldiğimde sesini duydum.

"Çantanı bırak, tuvalete gel. Seninle konuşmam gereken şeyler var. Behice ile ilgili."

Bir şey dememi beklemeden yanımdan ayrıldı. Kaşlarımı çattım. Tuvalete doğru ilerliyordu. Sınıfa girdim. Birkaç kişi vardı sınıfta. Sırama yaklaştım. Çantamı sırama atıp sınıftan çıktım. Vakit kaybetmeden tuvalete geçtim.

Tuvalete girdiğimde düşünceli hâlde yere bakıyordu. Kimse yoktu tuvalette. Geldiğimi belli etmek için boğazımı temizledim.

"Ne diyeceksin?" dedim ciddiyetle. Başını kaldırıp yüzüme baktı. Üzerindeki ölü toprağı atmamış gibi hâli vardı. Sinirlendim. Behice'yi üzmesin artık.

"Dün son saat Behice ile konuştum. Artık aramızda bir şey kalmadı. Ben kaybettim. Önünden çekiliyorum. Behice'yi sevmen için engel yok artık." dedi normal bir şey anlatıyor gibi. Ağzıma gelen küfürleri yuttum. Damarlarım kasılıyordu. Yine kızı üzmüş şerefsiz.

"Amacın ne senin lan?!" diye bağırdım. Kaşlarını çattı. "Lan sen hiç mi sevmedin Behice'yi? Gelmişsin bir de önünden çekiliyorum, diyorsun. Sana ayrıl diyen mi oldu? Behice'yi sevmem için engel yoktu zaten. Bunu kendisi de biliyor. Herkes biliyor lan zaten bunu. Mesele Behice'yi sevmem mi sanıyorsun? O kız mutlu olsun diye uzak duruyorum lan ben ondan-"

"İstediğin bu değil miydi zaten? Uzak durmazsın artık. Sevdiğini ona istediğin kadar söyle-"

Yakalarından tutup duvara çarptım. Damarlarım sinirden kasılırken sık sık nefes alıyordum. Aval aval yüzüme bakıyor.

"Behice seni seviyor." dedim dişlerim arasından. "Geri zekalı kızı üzdüğün yetmedi mi? Ne oldu sana lan? Ne oldu?!"

Ellerimden kurtulmak için hareketlendiğinde ellerimi üzerinden çekip duvara yumruğumu geçirdim. Uzaklaştı benden. Elimi saçıma daldırıp sinirle soludum. Kim bilir ne hâlde Behice?

Ama artık yok. Üzmesine izin vermeyeceğim.

"Bir daha..." dedim bastıra bastıra. Bana döndü. "Bir daha Behice'ye saçma sapan konuşmayacaksın. Ona zarar vereceksen yaklaşma ona! Kendinde değilsin! Mezun olacağız. Doğru düzgün derslerini versin, önüne baksın kız. Sakın bir daha kıt düşüncelerinle yorma onu. Yoksa karşında beni bulursun!"

Bir şey demedi. Ne anlatıyorum ki ben?

Sinirle çıktım tuvaletten. Elimde kalacak!

...

İlkay hoca sınıfa girer girmez yoklama almaya başladı. Behice yok sınıfta. Gözlerim kapıya gidip geliyor. Bugün okula gelmeyecek mi?

Kapı tıklatma sesiyle kapıya dikkat kesildim. Behice içeriye geçip kapıyı kapattı. Gözlerini İlkay hocaya çevirdiğinde gözlerimi yüzünden ayıramadım. Gözleri şişmiş, yorgun gözüküyordu. Mutsuzdu. Genelde siyah şal takardı ama bugün pembe şal vardı başında. Onu gördüğüm ilk günkü gibi. O gün gözleri ışıl ışıldı. Gülüyordu yüzü. Ayaklarıyla ritim tutuyordu. Kırmızı çiçekli converse ayakkabılar...

Sırasına doğru ilerlediğinde saniyelik yüzüme bakıp yanımdan geçti. Kokusu burnuma dolduğunda gözlerimi sırama çevirdim. Keşke mutlu edebilsem seni.

...

"Kutay şu soruya baksana. Cevap çıkmadı bir türlü."

Bulduğum cevabın şıkkına çizgi atıp yanıma döndüm. Doğa, test kitabını sırama bıraktı. Geometri sorusu gösteriyor bana. Uzun bir çözüm olacak gibi gözüküyor.

BehiceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin