Çek tetiği

"

"Gel!" Emre odaya girdiğinde kaşları havalandı.Aslan belinde havlu odada dolaşıyordu...Enfes görüntüydü. "Emre, saçlarımı kurutur musun?"  Emreden cevap alamadığında bir daha sordu. "Emre!" İrkilip kendine gelmişti. "N-ne var" Aslan gözlerini devirip fönü eline tutuşturdu. "Saçlarımı kurut." Yatağına oturdu.Emre titreyen elini ıslak saçlarda gezdirdi. "Canın acırsa söyle." Canı acımak mı?Şu an saçlarındakı el yüzünden çoktan mayışmıştı.Gözlerini kapatmış anın tadını çıkarıyordu.Silah tutan eller kendisine gelince nazik davranıyordu. "Bitti." Aslan ayağa kalkıp gömleklerine baktı. "Akşam Roberto itiyle buluşmam gerek.Önlemlerini iyice arttır.Herife bir şey olmasın."  

Kaç saattir babasına ulaşamıyordu.Mutlu olması gerekirken içindeki hüzne kapılıp gidiyordu.Silahını beline takıp kapıyı açtı. "B-baba?İyi misin?Kaç saattir yoksun!" Akif gülümseyip içeri geçti.Kefi yerindeydi. "Ben Akif Akbulutum.Bana bir şey olmaz.İşlerim vardı sadece." Kenan kaşlarını çatıp salona geldi. "Ne işi baba?" Gülümsemesi iyice büyüdü. "Bu akşam Aslandan kurtuluyoruz." Salonda yükselen kahkaha sesi tüm odayı doldurmuştu. "Sen Aslanı...Öldürücek misin?!Baba bunun senin yaptığın ortaya çıkarsa eğer bizi yaşatmazlar!" Babası bazen oğlunun salak olduğunu düşünüyordu. "Merak etme.Ben elimi kana bulamam."