Lokantaya geri girdiğimizde bakışlar bizi bulmuştu.
Adin'in yanında durmaktan pek de memnun değilmişim gibi masaya dönerken Miraç sırıtarak bize bakıyordu.
Miraç eliyle kemerini tutup Adin'i usulca işaret ettiğinde gülmemek için kendimi tutarak yerime oturdum.
Adin de karşıma otururken Tarık Amca, "Arabanda bir sorun kalmamış değil mi?" diye sordu.
"Kalmamış, detaylıca kontrol ettim." dedim.
"Herhalde motora falan da baktınız." diyen Miraç'a "Tabii, orada da sorun vardı. O yüzden kontrol ettim." derken bacağına sussun diye sert bir tekme attım.
Miraç bağırmamak için dudağını dişlerken tebessüm ettim.
"Gençlerimizin bizim izimizden gittiğini görmek gururlanıyor." dediğinde gülümseyerek ona cevap verecektim ki Adin, "Esila! Kenara çekil!" diye bağırdı.
Ne olduğunu anlamadan kenara çekilirken üzerimdeki o kırmızı noktayı gördüm.
Kendimi kurtarmak için yere atlarken cam kırılma sesi duyuldu.
Kurşunu vücudumda hissederken acıyla yere yığıldım.
Elim göğsümden akan kana giderken Adin, "O iti bana yakalayıp getirin!" diye bağırdı.
İçerideki herkes koştururken Fatih ve babam yanımda bitti.
Fatih ceketini çıkarıp yarama bastırırken gözümden bir yaş aktı.
Sesim titrerken "Baba." dedim.
Elimi sıkıca tuttu ve "Konuşma güzelim. Yorma kendini." dedi.
Otuz yıl bile mi dayanamayacaktım?
Annemden fazla kalırım bu dünyada sanıyordum.
Çevrede silah sesleri sürerken dışarının güvenliği sağlanmaya çalışılıyordu.
Adin yanıma eğildiğinde bana dokunamıyordu bile.
Babam onu umursamıyordu bile.
Bacağımdaki bıçağı çektim ve Adin'in eline yerleştirdim.
"Yanıma tabanca almamıştım. Bununla idare eder misin?" diye sordum, acıyla.
Belinden tabancasını çıkarıp elime tutuştururken "Bu geçici, tamam mı? Tabancanı vereceksin bana ve bu işi düzgün yapacağız." dedi.
Yarama baktım ve "Emin değilim." dedim.
Yeraltındaki eski bir gelenekti bu.
Bu işlere bulaşmış iki aşık birbirlerine tabancalarını vererek aşklarını ilan ederlerdi.
Herkes bu itirafımız yüzünden şok olurken gözlerimi yumdum.
"Aç o gözlerini, hadi." diyen Adin'in elini tuttum ve elini sıkarak güç toplamaya çalıştım.
Gözlerimi zor bela açarken Adin sinirle "Dışarının güvenliğini sağlamak bu kadar mı zor?" diye bağırdı.
"Patron çok fazlalar!"
Nefes almam güçleşirken Adin korkuyla bana baktı ve "Eğer beş dakika içinde o arabaya binip gidemezsek hepinizi gebertirim!" diye bağırdı.
"Adin sakin ol." dedim, tebessüm ederek.
"Güzelim nasıl sakin olayım? Sen burada kan kaybederken hiçbir şey yapamıyorum."
"Eğer son günümse..."
"Sakın. Son günün falan değil. Daha çok günler yaşayacağız ve baban sen iyileştiğinde beni gebertmek isteyecek." dediğinde babama baktım.
Gözleri dolmuştu.
"İstemekle kalmayacağım. Benden sakladığınız için sizi mahvedeceğim."
Gülerek söylediği cümle ile gülmek istesem de acım gülmemi yarıda kesti.
Gözümden yaş akarken "Canım acıyor." dedim.
Fatih, "Az dayan, benim için Bahar ile konuşacaksın." dediğinde "Sana konuşayım mı diye sorduğumda niye hayır, dedin salak." diye kızdım.
"İstemem yan cebime koy hesabı yapıyordum."
Gülümseyerek gözlerimi yumdum.
Acım git gide artıyordu.
"Patron arabayı kapıya getirdik! Hızlı olursanız sizi çıkartabiliriz."
Adin vakit kaybetmeden beni dikkatle kucağına aldı ve "Dayan, gidiyoruz." dedi.
Fatih ve babam arkamızdan gelirken yüzümden terler akıyordu.
Bizim için savunma ateşi açılınca Adin hızla beni arabaya bindirdi ve yarama tekrardan bastırmaya başladı.
Fatih şoför koltuğuna geçip gaza basarken kafamı Adin'in göğsüne yasladım.
"Kokunu seviyorum." diye fısıldadım.
Tüm yükümü Adin'e bıraktığımda Adin, "Hayır, hayır, hayır!" diye bağırdı.
Gözümden yaş akarken daha fazla dayanabilecek gücüm yoktu.
Belki bencilceydi ama bu acıya daha fazla katlanmak istemiyordum.
Kendimi karanlığa bırakırken son kez nefesimi verdim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fotoğraftaki Yansıma
ChickLitÖlen annesinin, babasından son arzusu, kızlarının güvende olmasıdır. Bu istek üzerine babası, çalıştığı yer altındaki adamları polise ihbar ederek kızıyla kendisini polis tanık koruma programına aldırır ama bilmediği bir şey vardır. Kızı tehlikenin...