1583, Eylül
Büyük bir zafer kazanmıştı Nurbanu. Bu öyle bir zaferdi ki yıllar sonra içini kemiren bir illetten kurtulmuş sayıyordu kendini. Nihayet Safiye layığını bulmuş ve Gözyaşı Sarayı'na gönderilmişti. Fakat bu da yetmemişti Nurbanu'ya. Safiye'nin ardından torunları Ayşe ve Fatma Sultan'ı da annelerinin yanına göndertmişti o. Bir tek Mehmed kalmıştı geriye. Nursuz gelini Safiye'nin sarayda kalan tek dölü... Ancak onun için de bir çare düşünmüştü. Oğlu Murad ile konuşacak ve tez vakitte de onu Manisa'ya yolcu edecekti. Böylelikle Al-i Osman'ın hanesinde Safiye'ye dair tek bir iz dahi kalmamış olacaktı.
Murad'a gelince... Murad içinde bulunduğu durum sebebiyle karalar bağlamış halde tüm gün dairesinden çıkmıyor ve devlet işlerine bakmıyordu. Tek yaptığı ise Şeyh Şüca'nın hazırlattığı macunları yemek ve Raziye Kalfa'nın güzelliğiyle bilinen kızı, aynı zamanda da müsahibesi, olan Fatma Hatun ile satranç oynamaktı. Onu rahatlatan tek şey buydu.
Haremdekiler ise Fatma Hatun'un hünkara bu denli yakın olmasına karşı çıkıyor fakat hiçbir şekilde hünkarın dedikodusunu yapmaktan da geri durmuyorlardı. Bu kızlar ekmeğini yedikleri padişahları adına alaylı şarkılar mırıldanıp kendi aralarında eğleniyorken padişahın hasekileri ise vaziyet karşısında çaresizce bekliyorlardı.
...
Safiye ise kendini ötelenmişliğin sarayında bulmuştu. Burası öyle bir yerdi ki ne içinde bulunan harika çiniler ne de gümüş varaklı şamdanlar insanın neşesini yerine getiriyordu. Duvarları da içinde yaşayanları da soğuktu. Buraya değil saray alelade bir konak bile denemezdi. Konak olsa hiç değilse sakinleri bahçesinde dolanır gönlünü şenlendirirdi. Lakin ne mümkün. Burada dışarı çıkmak yasaktı. Kapıda ve bahçede bulunan askerler de zaten buna müsaade etmezdi. Ah... Mahzenden ne farkı vardı ki buranın ?
...
***
Eski Saray
Leyla Sultan Dairesi
Gözden düşenlerin ve tahta bir oğul bırakamayanların yeriydi burası. Safiye ise gözden düşmüşler arasındaydı. Bunda en büyük pay şüphesiz validesi Nurbanu'ya aitti. Bir tek Safiye değildi elbet Nurbanu'dan çeken. Bir zamanların hasekisi ve hanedana dört şehzade vermiş olan Leyla da çok çekmişti ondan.
Leyla... Aslen Rus kökenliydi. ( Ukrayna / Rutenya ) Vaktiyle rahmetli Hürrem Sultan tarafından oğlu Selim'e hediye edilmişti. Talihi yaver gitmiş ve nice oğullar vermişti hanedana. Lakin evlatlarının bahtını yapamamıştı. Murad'ın tahta cülus etmeden önce bir gece yarısı evlatları idam edilmişti.
( Leyla Sultan aslen Rutenyalıdır. Tarihte Mustafa, Osman ve Cihangir'in annesidir. Ben kurgumda Süleyman'ı da eklemiştim. 3 kız kardeşi vardır ve babası Zhadanlara mensuptur. Kız kardeşlerinden olan Elif Hatun ise 3.Murad'ın eşlerindendir. )
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞEMS-ÜL HÂRE
Historical FictionDillere destan güzelliği cesareti ve zekâsıyla herkesi kendine hayran bırakan Venedikli Sofia. Manisa Sarayı'nda şehzadeye hediye edilen ve herkesi büyüleyen bir esir. Kanuni'nin torunu, Üçüncü Murat'ın önce gözdesi sonra eşi. Üçüncü Mehmet'in ann...