Öyle tutkuluydun ki hayata başlarken...
Şimdiyse küçücük bir çiçek teselli ediyor seni...
Aradaki o büyük boşluğun adı,
Aşk olsa gerek... Cezmi Ersöz
Geçmişin sırları açığa çıktığında intikam uğruna hayatını baştan sona değiştirmeye karar veren genç...
Ellie düğün töreni ve uzun tebrik faslının yarısında hakkında söylenen kalabalıkta kalamama mevzusuna dayanarak George a sığınmış o da ikiletmeden onu odasına çıkartmak üzere harekete geçmişti. Genç kızın daha atlaması gereken bir balo vardı üzerindeki elbise ile tüm gününü geçireceğini varsaymıştı lakin soyluların işleri böyle yürümüyor olsa gerekti. Bunun yerine odasına kayınvalidesi tarafından gönderilmiş bir başka elbise giyecekti genç kız odaya girdiğinde ayaklı askıya giydirilen elbise ile karşılaştığında hayranlığını gizleyememişti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ellie böylesine bir zarafeti varlığına inanmamıştı. Ah annesi de görseydi. Üstten korseli elbise morun her tonundaydı aşağı ışıltılı geçişli tüller halinde dökülüyor ve yakası bol valon ile göğüslerini gizliyordu. Genç kız odanın ortasındaki elbise etrafında bir tur dönüp ardındaki büyük fiyonga önündeki fırfır detaylarına şöyle bir baktı. Aynı mordan tül eldivenler alt jüponlarıyla birlikte yatağın üzerine serilmişti. Aynalı şifon yerin üzerinde ise mücevherli bir bileklik ile zarif bir alın tacı bulunmaktaydı. Tanrı şahittir ya Ellie daha evvel rüyasında dahi görmediği bu elbise karşısında etkilenmiş ve heyecanlanmıştı lakin içinde bulunduğu şu durumda hayal alemine dalmak ne kadar doğruydu bilemedi. Sessizce elbisenin üzerine giydirilmesini bekledi. Üst bedeni belinden sıkıntı çıkarmasa da yukarıda bir parça sıkışıktı lakin valon detayı akıllıca düşünülmüş olduğundan orayı örtmekteydi. Ellie kalabalıktan iskoçların varlığına dikkat edememişti. Lakin baloda onları göreceğini düşündü. Dük de elini bir şekilde kurtarmayı başarmış davetlilere yönelmişti. Ellie eldivenleri eline geçirildikten sonra adamın ona yolladığı yüzüğü parmağına takıp eline baktı. Pek çirkindi kesinlikle elbiseden sırıtacaktı lakin bundan memnun olması gerekiyormuş gibiydi. Saat altıda başlayacak olan balo için davetlilerin beklememek amacı ile saçlarına dokundurtmamıştı. Neyse ki söylediği yapılıyordu. Kızlar elbise ile birlikte gönderilen kristal şişedeki güzel kokuyu boynuna sürerek hazırlığı tamamladıklarında ona gülümsemekteydiler lakin Ellie onlarla konuşma konusunda bir miktar çekiniyordu. Birkaç ay evvel onların arasındaydı genç kız. Kötü davranılıp itilip kakılmanın ne denli incitici olduğunu bildiği içinse yalnızca gülümsemek ve olabildiğince kibar bir şekilde isteklerini söylemek ile yetinmişti. Şimdi ise gitme vaktiydi. Ellerini önünde birleştirip derin bir nefes alarak koridora çıktı ardından ağır ağır yürümeye koyuldu. İlk iki merdiveni eteklerini tutan hizmetli kızlar ile inmesi ardından son merdivenlere geldiğinde trabzana tutunup eteğini yavaşça kaldırarak aşağı indi genç kız lakin balo salonuna yalnız girmenin abes olacağını bildiğinden Ellerini önünde bir edip merdiven başında dikilmeye koyuldu. Zamanında indiğini düşünüyordu. Yoksa geç mi kalmıştı bilemedi...
Louis yanında babası ile birlikte davetliler ile konuşmaktaydı. İleri gelen baron ve lordları selamlıyorlardı. Genç adam çoğu hakkında bilgi sahibiydi zatende ilgi odağı kendisinden evvel babasıydı ki bu durum oldukça iyi olmuştu. Louisin bu günden anladığı en önemli şey babasının bir dükken ya da varisken sevilen bir adam olmasıydı.
