23. Bölüm

370 62 24
                                    

30 Nisan 1383 Balo Günü

Sinclair Malikanesi

Caledonia Sinclair masada dirseklerini dayamış hemen yanında duran Jenna ve diğer yanındaki Fiona ve Morigana bakmaktaydı. Maevein masadaki yokluğu kesinlikle aranıyordu lakin Callie derin bir mutluluk içerisindeydi. Tabii bu mutlulukta öncelik Adelarda aitti. Şu bir gerçekti ki Adelard hem ailenin hem kız kardeşinin şansıydı. Tıpkı sahip oldukları güzel evlatlarının da oğlunun şansı olduğu gibi. Naiflik ve iyilik namına aileyi temsil eden, onun ve dahi bu sofrada bulunan herkesin takdir ettiği iki güzel insandılar. Callie erkeklerin oturduğu yerde kocasını temsilen oturan oğluna gülümseyerek baktı. Ian ve Robert bazı özel sebeplerden dolayı günlerdir yoktular. Kadın Aodh ve karşısında oturan Connora da bakıp kendi kendine tebessüm ettikten sonra Orta sırada birbirleriyle münakaşa eden kızlara takılı kaldı ve gözü oğlunun yüzündeki memnun ifade ile karısını izliyor olduğunu gördüğünde dudaklarını ıslatarak iç çekti. Ian hayatını bu oğlanı yetiştirmeye adamıştı. Ondan asla beklemediği bir sabır ile her sorunu ile ilgilenmiş doğru ve düzgün bir adam olabilmesi için ne gerekiyorsa yapmıştı. Sonunda olduğunda ise Eathan muzipliği içtenliği ve bağlılığıyla takdir edilesi bir evlat olmuştu. Kocası da karşısına geçmiş "Eğer ben tüm bunlara sahip olsaydım böyle bir adam olarak çıkardım karşına " demişti. O vakit Callie Ianın tüm çabasının ona kendisini affettirmek üzere olduğunun farkına varmıştı. Çoktan affetmişti kadın bir takım travmalar elbet hala üzerindeydi lakin yaş aldıkça sakinleşmişti. Yine de bunu neden söylesindi ki... Kadınların hiçe sayıldığı bu dünyada hala şiddetle üstün olduklarını savunmaktaydı. Erkekler oğullarını naif ve saygılı yetiştirirken onlar kızlarını kesinlikle cabbar ve güçlü kılmışlardı. Elbet Moire ve Laia biraz coşmuştu yine de bir önemi yoktu. Callie yeni düşese tayin ettiği yardımcısının kızı olan Sallyden Louis'in tüm bu mücadeleye aykırı hareketlerde bulunmakta olduğunu, düşesin asla belli etmiyor olsa da her gün bir parçasını düşürüyormuş gibi göründüğünden bahsetmişti. Louis kesinlikle Caledoniayı şaşırtmıştı. Adelard kadar naif ve ne yaptığını bilen bir adamın oğlunun kendini olmadığı bir hale büründürmeye çalışması korkunçtu. Sırf hata yapan bir adamın kızı diye eziyete tabi tutulmanın ne olduğunu çok iyi biliyordu Callie... Lakin Ian ile Louis arasında ince bir çizgi bulunmaktaydı. Kocası sevgiyi tanımayan bir adamken Louis çağın çok ilerisinde yaşayan bir ailenin yetiştirmiş olduğu her şeyin farkındalığını yaşayan bir delikanlıydı. Tuhaf olan ise katı soğuk yaklaşılması zor tutumuna rağmen bir o kadar kıymet bilen sorumluluk sahibi ve saygılıydı. Hata yapıyordu Louis... Pekala düşese olabilecek en iyi imkanları sunmuştu. Sally kesinlikle kızın bedeninde şiddete dair en ufak bir iz dahi görmediğini her türlü bakımı ve ihtiyacı sonsuz bir hürmet ile giderildiğini de söylemişti. Öyleyse onu yalnız bırakıyor kapatıyordu. Uyguladığı şiddet gözle görülen türden değil ruha işleyen türdendi ve bu çok daha ağırdı. Tüm bunların onu ilgilendirmemesi gerektiğinin farkındaydı lakin bir şekilde onu derinden ilgilendiriyordu sanki. "Eathan, Aodh..."

"Söyle Ca-le-do-niam " Eathan babasını taklit ederek annesine öpücük attı fakat bakışlarında en ufak bir yumuşama görmemişti ve yüzündeki düşünceli ifadeyi alamamıştı.

"Bu gün düşes ile bizzat ilgilenecek, onu şımartacaksınız."

Laura teyzesine bakarak gülümsedi. "Düşes şımarmaya meyilli bir yapıya sahip değil çözülmesi pek zor konuşmak için çok büyük bir çaba sarfettim dün lakin ne kibar tutumunu ne de mantıktan şaşan hiçbir cevabına rastlamadım."

"Kibirli mi?" Luna kıza baktı.

"Hayır asla. Sıkılgan, tedbirli..." Laura kafa salladı.

"Sen ne diyorsun hala... Kuzenimizin kadınını şımartmak bize mi düşmüş" Aodh kaş çattı.

ÖLÜM MELEĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin