ÖLÜM MELEĞİ

34.Bölüm

Ellie yol boyunca tek kelime etmedi. Ağzını açtığı an haykırışları son bulmayacaktı. Neyse ki Sally de konuşmamış sessizce Quintonun ona verdiği mektup silindirini evirip çevirerek yola devam etmişti. Tek kelimesini dahi merak etmiyordu genç kız muhtemelen Louis'e karşı atakta bulunmuştu. Alelade yaptığına göre sinir bozacaktı.. Genç kız kaleye vardıklarında metanetini korumaya gayret ederek çok yorgun olduğunu söylemiş ve toplayamadığı suratı ile odasına çıkmıştı. Lordlar ufak bir iş için kasabaya inmişti ler ve tanrıya şükür Louis ile göz göze gelmemişti. Quintonun açık açık düşmanıydı evet lakin esas düşmanı yanı başında yatıyordu. Birbiri ardına ihanet etmişti Louis'e hala utanmadan onu sevme cesareti gösteriyordu. Göğsü arasına sıkıştırdığı zehir şişesini yeni ektiği lale soğanının içine gömerek bir müddet temiz hava almak için çabaladı telleri ayakları titriyor havayı içine çekse de bedenine yetiştiremiyordu. Annesi çok hastaydı. Her ne kadar ona iyi olduğunu söylemiş olsada berbat bir yalancıydı. Orada konuşmasa adam gözleri önünde yakacaktı onu ve yapardı. Gözlerinde tereddütün zerresi yoktu. Kendi karısını öldürebileceğini bile bile zarar veren bir adam neyden korkardı ki... Marryi öldürmesini istemiş Billi biraz olsun umursamamıştı. Ellie defalarca kez o şişeyi kafasına dikip herşeye son vermeyi düşünüp durmuştu. Lakin bile bile karnındakine nasıl kıysındı... Annesini acı çekerek ölüme nasıl mahkum etsindi? Ellie Marryi nasıl öldürecekti? Bu kadarını yapamayacak kadar tanrı korkusu vardı lakin Louis'in en derin sırlarını anlatmıştı ve şimdi onu nasıl bir çıkmaza sürüklediğini bilmiyordu. Tanrım... Aklını yitirmek üzereydi. Korseyi çekeleyerek göğüslerinin arasında oluşan yaraya baktı. O zehir nasıl birşeydi de şişe üzerinden onu bu hale getirmişti... Annesine ne oluyorduda ağzından kan gelecek kadar öksürüyordu.? Genç kız nefes almaya çabalayarak odaya girdi ve ardından önüne gelen herşeyi devirip bağırmaya başladı. Bağırsındı. Yapabileceği başka hiçbirşey yoktu. Dayanamıyordu...

---
Louis sinir krizleri geçirmekteydi. Oradan oraya yürüyor kendini yiyip bitiriyordu. Döndüklerinde Ellie de kaledeydi ve herşeyin yolunda olduğunu düşünürken Sally ona bir mektup uzatmış Quinton mektubunda Bill hakkında pek geç kaldığına dair birşeyler zırvalamıştı. Utanmadan da üzerine kızına zarar veren adamı ona neden yollamadığının hesabını sormuştu. Sally düşesin annesinden de pek tabii bahsetmişti. Kadın, kıza göre fazlaca hastaydı. Ellie ise onca hastalığın içinde ilk iş Billi aklına getirip babasına kapalı kapılar ardında yumurtlamıştı. Pekala bunun olacağını tahmin etmişti lakin hem annesinin hastalığına o kadar üzülüp hem kale içindekileri anlatabiliyor oluşu inandırıcı gelmemişti ona ve dahi sonrasında odasına çıkıp kendisini anne diye parçaladığını duyduğunda daha da sinirlenmişti... Açıkçası inanası gelmemişti. Bu yüzden de çıkmamıştı yukarı. Hala onu düşünen parçasına lanetler savurarak masaya oturup babası ve Eathana baktı. Kesinlikle sessizdiler. Louis kendi karısının onu utandırdığı için daha da öfkeleniyordu. Adam birde mektubunda dün Bill'in ağzından gönderdikleri notun bayağılığından hiç çekinmeden bahsederek aşağılamıştı onu. Louis dudaklarını dişleyerek ellerini madanın üzerine koydu. "Bu konuyu unutup işimize bakalım... "

"Louis şüphesiz işimize bakacağız lakin öncesinde düşesi zi-" Eathan adamın kendisine delirmiş bakışlarını yönelttiğinde sustu. Laura kızın haline kahrolmuştu ve eğer karısı üzüntüyü hissediyorsa Eathan ona inanırdı. Herkes bilirdi ki Lauranın hisleri oldukça kuvvetliydi...

Adelard sessizliğini korumakta ısrarcıydı. Kızın Bill hakkında yaşananları babasına anlatması kadar doğal birşey yoktu. Quintonu tanıyordu ve hırsının ne denli büyük olduğunu da biliyordu. Louis Bethany ile evlenmek isteyerek ona gerçek bir savaş açmıştı. Pekala oğlu akıllıydı dürüst işini ahlakıyla yapan bir adamdı lakin bu camiada hiç kimse yüzde yüz dürüst değildi ve olmaya çalışan da zaten yenip yutuluyordu... Adam Quintonun alay edercesine yazdığı mektuptan Louisi fazlasıyla hafife aldığını açıkça göstermesine karşın yapılması gereken tek şeyin sakin olmak olduğunu oğluna açıklamıştı. Açık bir kışkırtmaydı şüphesiz gençliği ve toyluğundan faydalanmak niyetindeydi ki o mektup içinde kendisini de ne denli umursamadığını belli etmişti. Adelard ise rengini belli ettiği dönemleri çoktan geçmiş bir zamanlar sahip olduğu ve açıkça peşinden koşturduğu dürüst onurlu adamı içinde bir yerlere gizlemeyi başarmıştı. Elbet bu ilkelerini değiştirmemişti lakin çok şey öğrenmişti hayattan...