-49- Yaramaz

630 25 21
                                    

Ölümünün ikinci ayındaydık. Bense artık etrafa gülücük saçıyordum. Onur için sevdiklerim için dayanıyordum. Bir daha kimse ölümünden söz etmemişti bense artık alışmıştım. Şimdi ise hep yaptığım gibi kafeye gidiyordum. Onur benim için çabalıyordu. Benimle ilgileniyor, birlikte çok eğleniyordu ama bu aralar yazılı haftası olduğu için kafeye de gelemiyordu.

"Bakar mısınız? " diyen bir masaya doğru hızlı adımlarla ilerledim.

"Buyrun? "

"İki tane sütlü kahve alabilir miyiz? "

"Tabii ki başka bir isteğiniz? "

"Hayır teşekkürler. " gülümseyerek siparişi vermek için mutfağa girdim.

"Abla iki sütlü kahve."

"Hemen kuzum. " hemen iki sütlü kahve hazırlayıp bana verdi. Tepsiye yerleştirdikten sonra mutfaktan çıktım. Sipariş veren masaya doğru ilerledim ve gülümseyerek kahveleri önlerine yerleştirdim. Tepsiyi mutfağa götürürken telefonum çaldı. Hızla açtım.

"Benim çalışkan sevgilim ne yapıyormuş? " dedim açar açmaz.

"Helen ölüyorum kurtar beni! " diye inledi

"Çok çalışmak iyi gelmemiş sana. "

"Ya okumayacağım ben, geçerim şirketin başına imzala imzala geç. " derslerden bıkmış olmalıydı çünkü bu aralar çok çalışıyordu.

"İşim bitince gelirim yanına. "

"İyi olur kaç gündür doğru düzgün göremiyorum seni. " gülümsedim.

"Tamam zaten yarım saatim kaldı. "

"Almaya geleyim mi? "

"Gerek yok, ben gelene kadar ders çalış sen. "

"Peki. "

"Hadi kapatıyorum müşteri geldi. " onun bir şey demesini beklemeden kapattım.


...


"Bu gün Ceren ve Fatih yoktu vizeleri varmış Kerem'le ben anca yetiştik. Çok yoruldum. " dedim yatağa uzanırken. Saat dokuz buçuktu ve ben uyumak üzereydim.

"Başım da ağrıyor. " inleyerek söylediğim cümle Onur'u harekete geçirmişti Belimden tutarak beni yana çevirdi ve başımı dizine yatırdı. Hafif hafif masaj yapmaya başladı.

"Ben böyle uyurum ama. "

"Uyu. Zaten alışmışım sana, özledim de. Kardeş kardeş yatarız. "

"Kesin kardeş kardeş. " dedim gülerek. O da güldü. Onun yüzünü dikkatlice izlerken daha önce de fark ettiğim kaşının oradaki ize takıldı gözlerim. Elimi kaldırıp izin üzerinde gezdirdim parmaklarımı.

"Ne oldu buraya? "

"Yardım. "

"Nasıl? "

"Önemi bir şey değil boşver ufak bir kaza işte. " ufaktı ama bir şeyler vardı. Belli ki benim bilmemi istemiyordu.

"Anlatır mısın? Lütfen. " Gözlerini devirdi.

"Meraklı Melahat. Esra'yı kuzeniyle gördükten sonra kuzeniyle kavga etmiştim, ondan kalan bir iz. " ya benim keyfim kaçmasın diye ya da kendi hatırlamak istemediği için. Hiç bir şey demedim. Ne diyebilirdim ki?

"Ya sen sınavlara çalışmadan nasıl yüksek not alıyorsun? "

"Zeka canım. " dedim gülerek.

"Ders dinlemem yetiyor.Bende şunu anlamıyorum zaten sınavda benim kağıdımı geçiriyorsun neden çalışıyorsun ki? "

"Şimdi sen varsın ama seneye üniversite sınavında sen yoksun. "

"O da doğru, zaten seneye ne yapacağız bilmiyorum. Ben zaten bu sene kızlardan ayrılıyorum, abimin isteği üzerine annemlerin yanına geçeceğim. "

"O daha iyi olur işte yemek hazırlama derdi yok, rahat rahat çalışırsın. " doğrulup karşısında bağdaş kurdum.

"Sen yan evdeyken nasıl rahat çalışabilirim ki? " dedim arsızca gülümseyerek. Allah'ım ne diyorum ben.

"Bak sen! " o da gülümsedi beni belimden tutup kendine çekti. Beni öpmeden ben kafamı göğsüne gömdüm. Kıkırdadım.

"Sen gittikçe yaramazlaşıyorsun. " Gülerek beni gıdıklamaya başladı. Refleksle kendimi arkaya doğru attım. Kahkaha atarak yapmamasını söylüyordum. Şu an odaya biri girerse bizi yanlış anlayabilirdi. Ve bu en son isteyeceğim şeydi. Kısa bir an duraksadığında,

"Onur evde ablan falan var bir anda girer yanlış anlar, yapma. "

"Kapıyı çalmadan girmez o. Eğer sen beni bir kere öpersen yapmam. " Ah bu çocuk!

"Onur saçmalamaz mısın hayatım. " Evet yumuşatma evresi.

"Niye ya ben özledim işte seni. "

"Tamam ama olmaz. Bak cidden evde başkaları var ben utanırım. Senden bile utanıyorum başkasının görmesine dayanamam. " Konuştuğumuz konuya bak ya!

"Utangaç sevgilim benim. " diyerek yanıma yattı.

"Ben küçükken düşünmek için kafamı yataktan sarkıtırdım. " dedim gülerek.

"Ben küçükken itfayeciler yanmaz sanardım. "

"Ben televizyonu kapattığımda çizgi film karakterleri uyur sanardım. "

"Bende oyuncak ayım ben ölünce yanıma gelip bana neden iyi bakmadın diyecek sanırdım. " ikimizde kahkahalarla gülüyorduk.

Bazen insan bazı anlar için bütün zamanı unutabiliyordu...



Bölümün çok çok kısa olduğunun farkındayım ama telefonum hala gelmedi bende size söz verdiğim için bilgisayardan yazmak zorunda kaldım. Bilgisayarla da fazla vakit geçirmediğim için ancak bu kadar yazabildim telefonum gelene kadar idare edin lütfen.


Sizi seviyorum ♥



sonsuzum olHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin