-21- Kalp Krizi

2.1K 50 6
                                        

Eve doğru yaklaştığımızda Onur'a beni kucağından indirmesini söylemiştim ama beyefendi dinledimi? Tabi ki HAYIR. Birde üstüne üstlük azar yedim. Neymiş efendim ben hiç spor yapmıyomuşum bu yüzden çabuk yorulmuşum falanda filan.

"Yürümeyi biliyorum bana bebek gibi davranmayı kes lütfen. "

"Şu bacağının haline bak Helen. eğer bir daha yürümek istiyoruma benzer bir cümle duyarsam seni yere indirirm, bacağının ağrısından ölsende seni tekrar kulcağıma almam. "

"Bu kadar umursamaz olabileceğine inanmıyorum. " dedim kendimden emin bir şekilde.

"İstersen deneyelim, ne dersin? Bak bakalım nasıl umursamıyorum. " dedi o da bana kaşlarını çatarak.

"Off! Tamam ya. Ama eğer annem bizim sevgili olduğumuzu anlarsa seni damadı ilan eder ona göre. "

"Niye senin sevgililerinin hepsini damadı mı ilan ediyor? "  Gerizekalı Helen. Ya ben ne kadar mal bir insanım ya, tescilli malım. Ne dicem 'annem zaten seni beğeniyordu, bu oğlanı seni verelim deyip duruyordu bu yüzden öyle dedim' mi dicektim? Yok artık devenin bale papucu! Bu sorudan kurtulmak için,

"Ah! Dizim. Yavaş olsana ya! Ah! çok acıyor! " diye inlemeye başladım.

O da bu sırada yarama üflemeye başladı. Ah! Hayır ama ya nefesi içimde deprem olmasına yol açıyordu.

“Sanırım eve biraz daha hızlı gitmeliyiz, pansuman yaparım geçer. “ dedim derin bir nefesi ardından.

“Peki. “ deyip hızlı adımlarla yürüdü. 1-2 dakika içinde evin önüne geldiğimizde beni yere indirmeden kapıyı çaldı. Atakan vardı evde ama o kurtlu oyunun başından kalkabilirse açar. Tam bu sırada Atakan beni şaşırtarak kapıyı açtı.

“Abla? Hayırdır, eve yürüyerek gelmeye mi üşendin? “ dedi Onur ve beni göstererek. Buyurun cenaze namazına. Bunu anneme yetiştirmemesi için anca dediği bir şeyi yapmam gerekiyor.

“Kör müsün, dizim kanıyor ve yürüyemiyorum. “ dedim kızgın bakışlarımı atarak. Onur’a baktığımda bizim bu halimizden keyif alıyormuş gibi gülümsüyordu. ABİ SEN BİR ÖL YA YOKSA KALP KRİZİNDEN BEN ÖLCEM.’Çok ayıp Helen, insan hiç sevdiği çcuğa öl der mi? Cık cık cık… “ dedi mal iç sesim. ‘O ölmese sen öleceksin yakında. ‘ diye bir gönderide bulundum iç sesime. Sonra bir şizofren gibi davranmaktan vazgeçip kendimi yumuşak yatağımın huzurunu hissetmeye çalıştım. Her tarafım sırılsıklam olmuştu ve yatağımda ıslanmıştı. Ve Onur şu an benim küçüklük fotoğraflarıma bakıp gülüyordu.

“Atakan! “ diye bağırdığımda hemen geldi. Elinde pansuman yapmak için gerekli eşyalar vardı.  Bu sırada kardeşcağzımın telefonunun çalmasıyla malzemeleri Onur’a verdi. Onur’da memnun olmuşça yanıma geldi.

“Bence öncelikle banyo yapıp temizlenmeliyiz. “

“Ne? Ha!? Birlikte mi hayatta olmaz. Ne diyorsun be. Sevgili olduk diye birlikte mi banyo yapacağız. Ah! Hayır çok saçma, sen her sevgilinle banyo mu yapıyorsun. Belki de çok erken oldu ha? Seni biraz tanımalıyım? “ diye konuşmaya çabaladım. Ama o sadece karşımda sırıtmakla yetiniyordu. Psikopat mı bu çocuk ya?

KISA BİR BÖLÜM OLDUĞUNUN FARKINDAYIM FAKAT DURUMLAR BUNU GERETİRDİ. AYRICA HER GÜN BÖLÜM ATMAYA ÇALIŞACAĞIM, BELKİ HAFTASONLARI ATAMAM, BELKİ İKİ GÜNE BİR GELİR EMİN DEĞİLİM. UMARIM BU BÖLÜMÜ DE BEĞENMİŞSİNİZDİR...

 

MULTİ: ATAKAN

sonsuzum olHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin