Fatma-Bölüm 23
Önceleri Murat ve Çiğdem'i zaman zaman izleyen Fatma, daha sonra gözlerini onlardan alamaz olmuştu. Sanki iki arkadaş değil de; karı koca gibiydiler zavallı Fatma kendisini çok kötü hissetti.
Akşam grup neşe içinde yemeklerini yiyerek okul döneminde yaptıklarını yâd ederken, zavallı Fatma'nın hiç neşesi yoktu. Nezaket gereği çevredekilerle sohbet ediyor, genellikle de fazla konuşmuyordu. Zaten bir müddet sonra erkekler kalkarak başka masaya geçip politika ve spor konuştular, kadınlar da kendi aralarında ev yaşamlarında bahsediyorlardı.
Fatma, birbirleri ile samimi birkaç kadının yaptığı konuşmalardan evliliklerin büyük bir çoğunluğunun mutsuz olduğunu bazılarının bir aydır, bazılarının da birkaç haftadır kocaları ile yatakta beraber olmadığını öğrendi ve buna çok şaşırdı. Zira kendileri neredeyse her gün çılgınlar gibi sevişiyorlardı. Haline şükretti, köy yerinde şehirdeki evliliklerin mükemmel olduğu söylenirdi. Yemek sona erip, herkes kahvelerini içtikten sonra yavaş yavaş odalarına çıkmaya başladılar
Fatma arkadaşları ile konuşmakta olan Murat'ın yanına giderek:
"Murat'ım, masadakiler kalkıp odalarına gittiler, biz ne yapacağız?" dedi.
Murat kararlı bir şekilde:
"Sen git yat, ben arkadaşlarla biraz daha takılacağım, sonra gelir yatarım. Beni bekleme uyu sen." dedi.
Buruk bir vaziyette odasına gidip, bu seyahat için hazırladığı en seksi geceliğini giyip yatarak kocasını bekledi. Ama saatler geçtiği halde gelmeyince, meraklanarak tekrar giyinip Murat'ı kızdırmamak için sessizce aşağıya indi. Salona baktı, etrafta kimseler yoktu biraz dikkatli bakınca, masaların sonundaki ikili koltukta Murat ile Çiğdem'i sessiz bir şekilde konuşurken gördü. Murat'ın kolu Çiğdem'in omzundaydı. Beyninden vurulmuşa döndü. Köy kızı olmasına rağmen bir erkeğin bir kadının omzuna el atış şekli hakkında içgüdüsel olarak bilgisi vardı. Bu el atış hiç arkadaşça bir el atışa benzemiyordu, Çiğdem de konuşurken zaman zaman Murat'ın omzundaki kolunu tutuyordu. Yıkılmış bir vaziyette odasına dönerek gözleri yaşlı bir şekilde uyumaya çalıştı. Bir saat sonra Murat gelerek, hızla soyundu ve
sessizce yatağa uzandı.
Fatma ona dönerek:
"Geç kaldın Murat'ım." dedi.
"Arkadaşlarla iş konuşması uzun sürdü, sen bana hesap mı soruyorsun?"
"Yok Murat'ım, o nasıl söz. Ben sana hesap sorar mıyım hiç? Sadece hem merak ettim, hem de belki beni istersin diye bekledim."
"İyi, saat çok geç oldu, artık uyuyalım" diyen Murat, ona sırtını dönerek uyudu.
Fatma tam bir hayal kırıklığı içinde bütün gece uyumaya çalıştı. Uyuyabildiğinde sabah saatin beşiydi.
Ertesi gün, arkadaşlar için neşeli, Fatma için ise hüzünlü geçti. Murat'ı sanki kendisinin varlığını unutmuş Çiğdem'le vakit geçiriyordu. Ne yapacağını bilemiyordu. Birkaç kez yanlarına gitmeyi denemiş, bir şekilde Murat tarafından bir istekte bulunularak oradan uzaklaştırılmıştı. Murat'ı ilk kez bir şey isterken ona emir verir gibi hitap etmesi ve küçümser bir ifade içinde olması, genç kadını daha da üzmüştü. Artık şehirli kadınlarla yediği yemekler, sohbetler, annesine ve Leyla'ya anlatacağı şeyleri planlamak onu hiç ilgilendirmiyordu. Kendisini çok yalnız değersiz ve küçük görüyordu. O gece ertesi gün yola erken çıkacaklarından, erken yattılar. Fatmacık, eski günlere dönme umuduyla kocasına yanaşarak, onu okşamaya ve öpmeye başladığında aldığı yanıtla yıkıldı.
Murat soğuk bir şekilde:
"Yorgunum ve yarın uzun bir yolumuz var. Arkanı dön ve uyu." dedi.
85
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatı Iskalayanlar-1 FATMA
ActionHAYATI ISKALAYANLAR Bu öyküdeki olayların hepsi yaşanmıştır. Kahraman- larının isimleri değiştirilmiş; Doğdukları şehir ve köy isimleri bilerek belirtilmemiş ve hikayelerine kurgu ka- tılmıştır. Hikâye kahramanlarının şu anda nerede ve...