Fatma çok mutlu-Bölüm 17

240 21 5
                                    

Fatma-bölüm17


Fatma'nın düğünü gerçekten çok güzel oldu. Köy halkının dışında, kasabadan ve fabrikadan gelen misafirler çok iyi ağırlandılar. İçki sınırı olmaması, gençlerin çok hoşuna gitti ve Murat'ı daha da sevdiler. Fatma'nın babası çok keyifliydi, elinde rakı kadehi, masaları dolaşıp misafirlerle ilgileniyordu.

Onun, bu ilgili ve sahiplenmiş halini gören, düğünün tüm masraflarını onun yaptığını sanırdı. Masalarda biten yemeklerin yerini hemen yeni yemekler alıyordu ve yemek çeşidi boldu. Murat, özellikle düğün pilavının bol yapılmasını, artanların köylüler tarafından evlerine götürülebileceği talimatını vermişti. Düğünün sonlarına doğru havanın kararmasına yakın gelin, damat ve aileler kalkarak, araba ve minibüslere binip damat evine gittiler. Burada imam nikâhı yapıldı. Damadın şahitliğini kâhya, gelinin şahitliğini ise Leyla'nın babası yaptı. Murat geline burada evlilik hediyesi olarak oturdukları evi alacağını söyleyerek, beşi bir yerde taktı. Bu, köyde şimdiye kadar alınmış en büyük düğün hediyesi idi.

Fatma, kendisine bu kadar değer veren kocasına minnet duyuyor, ona olan sevgi ve saygısı artıyordu. Küçük topluluk bir müddet daha sohbet ettiler. Leyla'nın babası da Murat'a minnet duyuyordu, zira düğün için kullanılan tüm malzemeler ondan alınmış, adam yaklaşık bir yıllık satışı bu düğünde yapmıştı. İçilen kahvelerden sonra misafirler kalktılar, sadece Murat'ın arkadaşı olan sağdıç ve bir kaç kişi ile Fatma'nın yakın arkadaşları kalmıştı. Onlar, Fatma'yı zifaf odasına götürmek için kal- mışlardı.Fatma ve annesi hüzünlü bir şekilde birbirlerine sarılıp ağladılar. Fatma hayatında ilk kez anacığından ayrı yatacaktı. Yarı sarhoş babası ile de usulen sarılarak ayrıldılar.Kızlar gülüşerek, merdivenlerden çıkıp Fatma'nın zifaf odasına gittiler, hepsi gelinden çok odayı merak ediyordu dense pek yalan olmazdı. Banyoya kadar her şeyi inceledikten sonra Fatma'yı yatağa oturttular ve hepsi tek tek mutluluklar dilediler. Sonra da merdivenlerden kendilerinden emin bir şekilde inerek, erkeklerin sahne almasına olanak sağladılar. Kızların çıktığını gören erkekler birkaç dakika daha oyalandıktan sonra Murat'a veda ederek onu merdivenin başına getirdiler, Murat'ın yatak odasına çıkmalarına gerek olmadığını söylemesi üzerine adet gereği sırtına vurarak onu zifaf odasına yolcu ettiler.

Biraz sonra Murat gelecek ve karkoca, baş başa ka- lacaklardı. Bu nedenle Fatma'nın kalbi hızla çarpıyordu. Annesi ve yaşlı teyzelerden aldığı talimat gereği koca- sı ne derse yapacaktı, ama iş realiteye dökülmüştü. Şu anda Murat onun gözünde ilah gibiydi. Kendisi bile böyle muhteşem bir düğün ve hediye yağmuru beklemi- yordu. Demek ki Murat, ona değer veriyordu o zaman oda sevgili kocasına hizmette kusur etmeyecek, onun namusu ve her şeyi olacaktı.

Merdivenlerden çıkarak yatak odasına sessizce giren Murat, kınalı kuzu gibi yatağa ilişerek oturan karısının yanına gidip nazikçe oturdu. Cebinden iki adet beşi bir yerde çıkartarak usulca karısının boynuna taktı daha sonra da diğer cebinden de beş adet burma bileziği çıkartıp Fatma'nın ince bileğine geçirdi. Fatma çok gurur- lanmıştı, şimdiye kadar yüz görümlüğü için bu kadar kıymetli şeyler takıldığını hiç duymamıştı. Murat'ın duvağını kaldırmasını beklerken, Murat son bir kez büyük bir sürpriz yaparak cebinden üzeri pırlantalarla süslenmiş bir halhal çıkartarak karısının sol ayağına itina ile taktı. İşte o an; Fatma'nın Murat için her şeyi yapabileceğini düşündüğü andı ve kendisine bu kadar değer veren kocası için her şeyi yapmaya hazırdı.

Murat fısıldar gibi:

"Sen benim minik güvercinimsin, seni tüm yaşamım boyunca koruyup kollayacağım." dedi.

Fatma da gönlündeki bütün sevginin vurduğu gözlerini, yere dikmiş:

"Ben de tüm yaşamım boyunca seni sevip, sayacağım ve ne istersen yapacağım Murat'ım"  


Gelecek bölüm:Zifaf gecesi


64

Hayatı Iskalayanlar-1 FATMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin