Fatma -bölüm 11
Akşama doğru babasının çakırkeyif olduğu iin abartılı vedasının ardından evden ayrıldılar. Şoför aileyi arabayla eve bıraktı. Babası kimseye hiçbir şey söylemeden arabadan inip, sallanarak eve girdi ve soyunmadan kendini yatağa attı.
Diğerleri de arabadan inip şoföre;
"Teşekkür ederiz, iyi geceler" diyerek eve yöneldiler. Şoför:
" İyi geceler yenge vazifemiz, bir dakika bekler misiniz?" diyerek arabanın arkasına yöneldi. Bagaj kapısını açarak, bagajdan büyük bir paket çıkartıp:
"Bunlar sizin, dolaba kaldırırsanız iyi olur" diyerek, oldukça ağır bir paketi Fatma'ya uzattı.
Fatma şaşkınlıkla:
"Bunlar nedir?" diye sordu.
"Beyim, yenmeyen etleri paketleyip, size vermemisöyledi. Bu kadar eti tek başına bitiremezmiş, onun için yolladı." dedi şoför.
Anne-kız birbirine bakarak ağır paketi aldılar ve teşekkür edip içeri girdiler. İçeriye girip, paketi açtıklarında kendileri için oldukça büyük miktarda et olduğunu gördüler.
Annesi:
"Kızım, küçük alüminyum tencerelerden birkaç tane getiriver de şunları ayırıp, dışarıdaki dolaba koyalım da bozulmasınlar." dedi.
"Üstümü değiştireyim, hemen getiririm anne." diyen Fatma, soyunmak üzere odaya yöneldi.
Annesi onu haklı buldu ve:
"İyi akıl ettin ben de üzerimi değiştireyim de bir şey sıçrarsa günlük elbiseme sıçrasın." diyerek, kocasının horul horul uyuduğu odaya giderek kıyafetini değiştirdi.
Daha sonra ana kız etleri tavuk, kuzu ve dana olmak üzere üçe ayırarak ayrı tencerelere koyup, kapaklarını kapattılar ve bozulmamaları için ertesi gün bir kısmını haşlamak, bir kısmını ise kavurma yapmak üzere evin girişindeki terasta bulunan dolaba koyup, dolabın kapısını iyice kapattılar. Daha sonra kapağın açılmasını önlemek için ihtiyaten önüne de iri bir taş koyarak etleri gecenin soğuğuna emanet ettiler.
Murat'ın verdiği etler ailenin yaklaşık on beş gün ziyafet çekmesine neden olacaktı. Kimi eti küçülterek kavurma yapıp daha uzun süre dayanmasını sağladılar. Tavukların bir kısmını haşlayıp suyuna pilav yaptılar, birçoğunu da sulu yemekte kullanarak hayatları boyun- ca yemedikleri kadar et yiyeceklerdi. Etleri dolaba kaldırdıktan sonra içeri girdiler. Hasan da çoktan uyumuş olduğu için odada ikisinden başka kimse yoktu. Fatma odaya giderek çıkarttığı elbisesinin cebinden paraları alıp annesine uzattı:
"Anacığım, Murat Bey bana bu parayı verdi, verirken de babama söylemememi tembihledi ve istediğin gibi harca dedi" diyerek aldığı parayı annesine uzattı.
Annesi bu hareketi ile Murat'ın hedefini anlamıştı, adam Fatma ile yakınlık kurmak istiyordu ve işi ciddiye alıyordu yoksa Fatma'yı ailesi ile birlikte çağırmaz gizli- ce buluşmaya çalışırdı.
Fatma'ya:
"Kızım, şimdilik o paraya dokunmayalım babana da bir şey söyleme hemen çöreklenir. İstersen gizli bir yere sakla, belki ileride lazım olur."
"Al sende kalsın anne!"
"Yok, kızım sen sakla" diyerek para konusundaki konuşmaya son noktayı koydu.
Bunun üzerine Fatma da paraları annesi ile yattığı yatak odasının zeminindeki tahtanın altına sakladı. Daha sonra bu olağanüstü günden bahsedecek vakitleri olduğundan, muhteşem evden, Murat'tan, yemeklerden Murat'ın davranışlarından konuştular. Sonra da ikisi de kafaları karışık bir şekilde uyumaya çalıştılar.
Ertesi sabah babası kahveye gitmeden önce aileyi karşısına alarak:
"Murat Bey sağ olsun dün bizi çok iyi ağırladı, ancak bunun nedenini ben anlamadım, sizden anlayan biri var mı?" diye sordu. Herkes olumsuz cevap verince devam etti:
"Şimdi bizim köyün dedikoducu milleti bu yemek için elli sebep bulur, onun için biz herkese Murat Bey'in kiraladığı tarlamızı almak istediği için böyle bir davette bulunduğunu söyleyeceğiz. Yoksa bu şerefsiz köylünün dilinden kurtulamayız." dedi.
Bu belki de şimdiye kadar ağzından çıkan en mantıklı sözlerdi, bunun için herkes bu öneriyi kabul etti ve sorul- duğunda böyle cevap verileceğine karar verdiler. Babası haklı çıktı, arabayla evden alınışları köyde duyulup dedikodular üretilince, ailecek Murat'ın ona kiraladıkları araziyi onlardan satın almak için, Fatma'nın babasını ikna edebilmek amacıyla böyle bir davette bulunduğunu söyleyerek dedikodu ataklarını savmayı başardılar.
43
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatı Iskalayanlar-1 FATMA
AcciónHAYATI ISKALAYANLAR Bu öyküdeki olayların hepsi yaşanmıştır. Kahraman- larının isimleri değiştirilmiş; Doğdukları şehir ve köy isimleri bilerek belirtilmemiş ve hikayelerine kurgu ka- tılmıştır. Hikâye kahramanlarının şu anda nerede ve...