Adsız Bölüm 51

186 11 1
                                    


Fatma-Bölüm 51


Sonra devam etti:

"Peki, Fatma kardeş burada ne yapmayı planlıyorsun?"

"Halı ustası serti kam var Nihâl abla, onunla iş ba kacağım öncelikle."

Kadınlar birbirlerine şöyle bir baktılar.

Sonra Nihâl:

"Bak Fatma, moralini bozmak istemem, ama küçücük köyde bile hiç çekinmeden sana zorla sahip olan erkek milleti koskoca İstanbul'da seni rahat bırakmaz. İşe girsen sabıkalı olduğunu bildiği için önce patron asılır, daha sonra o hevesini aldıktan sonra sıra aşağıdakilere gelir. Ve sen bir maaşa bütün milletin altına yatmış olursun, bence bu iyi bir fikir değil bir kez daha düşünmeni öneririm." dedi.

"Belki haklısın abla ama ben yine de bir kez bile olsa şansımı denemek istiyorum" diye yanıtladı Nihâl'i uysal bir şekilde Fatma.

Nihâl üsteledi:

"Orada ismin çıkarsa bir kadın tacirinin dikkatini çekersin bu da senin için kötü olur. Seni zorla pazarlarlar köle olursun."

Nalân arkadaşını destekledi:

"Nihâl haklı kardeşim sen en iyisi akşamları serbest çalış, paran sana kalır. Zaten köyde bir sürü insan geçmiş üstünden, bence yapabileceğin en mantıklı şey bu. Çalıştıktan bir süre sonra hayatını garantiye almak için ev alırsın, geleceğin kurtulur."

"Sağ olun abla söylediklerinizi dikkate alacağım." dedi.

Sonra havadan sudan bahsederek vakit geçirdiler.

Fatma'nın kafası karıştı, o hayat kadını olmak iste miyordu. Ama yılların deneyimine sahip bu insanlar önündeki tek seçeneğin o olduğunu söylüyorlardı ve bunu dikkate alması gerektiğini düşündü. Halı işi ve ya başka bir işte kazanacağı para ile İstanbul'da nasıl barınabilirdi? Yeniden evlenme peşinde koşması gerekirdi, yoksa bir işçi maaşı ile tek başına geçinmesi çok zordu. Bir türlü karar veremiyordu. Vücuduna saygısı kalmamıştı. Canip,İsa ve iki adamı, minibüsteki iki genç, bütün bu insanlar bir hapishanede ve küçücük bir köyde kendisine sahip olmasına engel olamadığı kişilerdi. Koskoca İstanbul'da kim bilir ona ne yaparlardı ayrıca içi fahişelerle dolu bu otele gönderdiğine göre Nurten ablası ona bir mesaj veriyor olmalıydı.

Fatma oteldekilerin tavsiyelerini göz ardı etmemesi gerektiğini iyi biliyordu ama yine de kendisine karşı olan saygısı gereği iki gün kafası karışık bir şekilde gazeteleri karıştırdı. Zira şartları zorlayıp hiçbir olanağı kalmadığı için fahişelik yapmak istiyordu, yani fahişeliği son şans olarak yapmak istiyordu.

Gazetelerin Anadolu baskısına göre burada çok daha fazla iş ilanı vardı. Bulduğu ilanları Adnan ile birlikte arayıp maaşlarını tek tek bir kağıda yazdı. Ertesi gün Adnan ve diğer iki kadınla hesaplar yaptılar zira onlar İstanbul'da kira ve geçim için en az ne kadar para harcaması gerektiğini Fatma'dan iyi biliyorlardı. Yaptıkları maliyet hesaplarına göre alacağı maaş oturduğu evin kirasına ancak yetecekti. Tabii, işe kabul edilirse. Yemek, giysi, yol parası için bir iş daha bulması gerekecekti. An- nesi ve kardeşine para yollaması, gezip, eğlenmesi ise söz konusu bile olamazdı. Hesaplamalar ortaya dökül- dükten sonra bütün gün hep bu konuyu düşündü Fatma, sonra kararını değiştirerek fahişelik yapmaya karar verdi. Halı ya da başka işi denese zaman kaybedeceğini düşünüyordu. Önce bu işi deneyip maddi imkânını düzeltene kadar devam etmesi daha doğru olurdu. Zaten kaybedecek hiçbir şeyi kalmamıştı ki! İstemeden hayatı- na bir sürü erkek girmişti. Namuslu olmak uğruna se l bir hayat süreceğine, zaten kirletilmiş bedenini satarak iyi bir hayat sürdürmeyi tercih etti.

   Birkaç gün Beyoğlu ve Taksim başta olmak üzere İstanbul'u gezip, tanımaya çalıştı. Adnan ağabeyinden aldığı tariferle Mahmutpaşa, Eminönü Sultanahmet, Beyazıt gibi yerleri gezdi. Bu kadar çok insan ve mağazanın olabileceğini hayal bile edemezdi. Buralardan kendisine ucuz makyaj malzemeleri ve kokular aldı. Beyoğlu'nda gezerken elinde olmadan Murat'ı ile gittiği meyhaneye giderek, yemek yedikleri masaya baktı. Garip bir durumdu; sevdiği kocasının kendisini terk etmesine sebep olan İstanbul'da ekmek parası kazanma mücadelesine girecekti, hem de fahişe olarak. Nihâl ve Nalân'ın tavsiyesi ile gece giymek için Mahmutpaşa'ya giderek, ucuz gece elbiseleri aldılar. Bunlar, dekoltesi olan iş elbiseleriydi, aşırı dar ve kısa olmaları Fatma'yı rahatsız etti:

"Ya abla bu çok kısa, üstelik çok da dar. Bununla nasıl yürürüm ben?" deyince

Nihâl:

"Kızım, okul aile birliği toplantısına gitmiyorsun fahişelik yapmaya gidiyorsun. Daha sonra ki günlerde daha kısalarını da giyeceksin zamanla alışır, ceylan gibi sekersin." dedi gülümseyerek.



186


Hayatı Iskalayanlar-1 FATMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin