Koğuşta ne dolaplar dönüyor- Bölüm 36

222 15 2
                                    

Fatma -Bölüm 36



Günler böyle geçiyordu. Canip, sayımlarda ya da havalandırma sıralarında, Nurten'e sert davranarak onun kendisine itiraz ederek karşı gelmesine çalıştı. Ama Nurten hazırlıklıydı, Canip ne derse"Peki efendim" diyerek açık kapı bırakmıyordu. İş Necla'ya düşmüştü. Nurten'in kendisini öldürmesinden korktuğu için Nurten'e ya da Fatma'ya doğrudan bir hamle yapamıyordu. Zira bu hareketi Nurten'i kızdırıp onu şişlemesini sağlayabilirdi. Nurten'i kızdırıp, kendisini sadece dövmesini sağlayacak bir neden bulmalıydı. Bu nedenle, Nurten'i tahrik etmek için sevgilisini kıyasıya dövüyordu. Amacı kadını döverken Nurten'in kendisine müdahale edip, yaralaması; o yaralamasa bile Fatma'ya yaptığı gibi ken- dini yaralayarak suçu Nurten'e atarak onun başka ceza- evine gitmesini sağlamaktı.

"Git sıcak su getir, sonra da ayaklarımı yıka, akşam sana yalatacağım onları." dedi. Başına yeni bir şey gel- mesinden korkan zavallı telaşla mutfağa koşup su ısıttı ve Necla'nın ayaklarının önüne getirdiği leğene önce sıcak ve biraz da soğuk suyu dökerek karıştırdı. Sonra da ranzada oturan Necla'nın çoraplarını çıkartıp, ayaklarından birini yıkamak için suya sokunca Necla diğer ayağı ile kadının suratına bir tekme atıp:

"Pis fahişe, beni haşlamak mı istiyorsun? O suyu sana içiririm" diyerek ağzı burnu kan içinde kalan zavallıyı saçlarından tutarak kafasını suyun içine sokmaya çalıştı. Bütün koğuş dehşet içinde birbirlerine bakıyordu. Sesi gardiyanlar tarafında duyulursa başına daha kötü şeyler geleceğini bilen zavallı kadın ağlayarak:

" Yemin ederim bilmeden olmuş, hemen ılıtırım ne olur yapma acı bana" diyerek sessiz bir şekilde yalvardı. Nurten'in tepesi attı, hışımla yerinden kalkarak Necla ve kadının yanına doğru hareketlendi. Yanında Fatma'da vardı. Necla'nın beklediği an gelmişti. Yediği sert bir tekme ile ağzı kan içinde kaldı:

"Gardiyan! Gardiyan" diyerek feryat etti. Açılan kapıdan önce iki gardiyan, bir dakika kadar sonra da Canip girdiler. Canip, direkt olarak Nurten'in yanına giderek:

Tam bu sırada gardiyanlardan biri:

"Canip bey, o bir şey yapmadı. Necla'ya tekme atan bu!" diyerek, Fatma'yı işaret etti. Canip, koğuştakilere baktığında hepsi başlarıyla onay verince bozulmuş bir şekilde Nurten'i bırakıp, Fatma'ya yöneldi:

"Sana yine on gün hücre yolu göründü ama iki gün sonra atacağım seni hücreye" diyerek bir şeyi var mı diye Necla'ya baktıktan sonra dışarı çıktı. Gardiyanın söylediği doğruydu. Nurten, Necla'ya doğru hamle yaptığında olacakları hisseden Fatma, tek dayanağı olan hapishanedeki anasını nakilden kurtarmak için Canip'in tecavüzünü göze alarak; Nurten'den atik davranmış ve Necla'ya tekmeyi yapıştırmıştı. Gardiyanların gözetleme deliğini açtıklarını gördüğünde de ikinci tekmeyi yapıştırarak işi şansa bırakmamıştı. Böylece şahitleri gardiyanlar olmuştu. Ama Canip'in neden hücre cezasını geciktirdiğini anlamamıştı. Bu kez de öğrenecek bir şeyi vardı. Hücrelerde bulunan iki siyasi mahkûmun cezaları iki gün sonra bitecekti. Böylece, Canip Fatma'ya şahitler olmadan tecavüz edip sahip olacaktı. Fatma'nın bu davranışı Nurten'in ve koğuştakilerin çok hoşuna gitti. Hepsi içlerinde, Nurten'den başka Necla'ya vurabilecek birinin olması nedeni ile mutlu olmuştu.

Nurten, Fatma'ya gülümseyerek:

"Benim akıllı köylü kızım, benim bile düşünemediğim bir şey yaptın, seninle gurur duydum yoksa bunların planı işleyecekti. Ama şimdi hücrede yatacaksın, 

Fatma:

"Nurten ablam, sen bana neler yaptın ben senin için bir şey yapmışım çok mu? On gün hemen geçer" diyerek onu teselli etti. İki gün sonra Canip gelerek Fatma'yı alıp hücreye götürdü. Arkalarından kapının kapandığından emin olunca, Fatma'nın bir şey yapmasına fırsat bırakmadan ensesinden tuttu.

Fatma:



133

Hayatı Iskalayanlar-1 FATMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin