69. Bölüm

12.8K 974 131
                                    

Yeni bölüm geldi.

Bölüm düzenlendi.

♟️♟️♟️

Alp'in kız istemeye gelmesinin üzerinden iki gün geçmişti ve bu gün kız istemeye Mert geliyordu.

Bizim malum her şeyimiz üst üste oluyordu. Tabiki kız istemeler de öyle olmuştu.

İsteme merasimi bizim evde olacak, Mert'in ailesi kızı Aysun'un isteğiyle Alp ve benden isteyecekti.

Dünden beri Aysun ne yapacağını şaşırıyor, sabahtan beri de Mert deli dana gibi geziyordu.

Öğlene kadar biz her şeyi halledip hazırlanmaya geçmiş, aynı zamanda da Aysun'u hazırlamaya başlamıştık.

Aysun küçük bir kız çocuğu gibi bir o yana bir bu yana koşuyor, ne giyeceğim ne yapacağım diye eli ayağı birbirine dolanıyordu.

Mert hiçbir hevesi içinde kalmasın diye her şeyi eksiksiz düşünmüş, hatta alışverişe Alp'le çıktığını söylemişti.

Nihayet uzun uğraşlar sonucunda her birimiz hazırlanmış, çalan zille Alp'i ve kız tarafından olacak beyleri karşılamış ve masalara son ikram tabaklarını da yerleştirmiştik.

Tabiki annem ve babam da büyük olarak başımızda olmayı kabul etmiş, Aysun bizimde kızımız diyerek bu güne dahil olmuşlardı.

Gerçekten de Aysun'u benden ayırmıyor ve benimle bir tutuyorlardı.

Öyle ki bazen annem benim bir değil iki kızım var diyor, babam abime kızlarım oldu sana gerek kalmadı diyerek çıldırtıyor ve bu bizi çok eğlendiriyordu.

"Abla, geldiler abla."dedi Aysun heyecanla çalan zilin ardından.

"Sakin ol kızım."dedi Alp gülerek ve hep birlikte sırayla kapıya dizilip önce Mert'in anne babası ve kız kardeşiyle selamlaşmış, ardından giren Mert'e inat olsun diye Alp ve ben el öptürmüştük.

Mert'in arkasından Samet, Yiğit ve Enes ve Ceren gelmiş, ardından da Batuhan, Abdullah abi ve Kaya içeriye girmişti.

İki tarafı da eksik bırakmamak için iki timde ortadan ikiye bölünmüş, yarısı kız evi yarısı da oğlan evi olmuştu.

"Selamın aleyküm dünürüm."dedi kapıdan giren Batuhan.

"Bununla geldiniz ya, kız vermem ben size."dedim yalandan kaşlarımı çatarak.

"Hilal, nasıl vermem? Ne demek vermem kızım?"dedi Mert bir anda.

"Ben mi dedim lan bunu getir diye?"dedim.

"Evet, sen dedin."dedi Mert.

"Ha öyle mi olmuş. İyi madem, bir şans verelim o zaman damat adayına."dedim ve başımı kaldırıp içeriye doğru yürüdüm.

"Ne demek damat adayı?"dedi arkadan gelen Mert.

Hiç oralı olmadan içeriye girdim ve tekrar gelenlere hoşgeldiniz diyerek tatlı bir sohbete başladım.

Öyle böyle derken vakit geçmiş, bende Aysun'a kahveleri yapması için işaret vermiştim.

"Aysun, istemiyorsan kahveye tuz atman yeterli kızım. Oğlanın yüzünde en ufak mimik olursa ben anlarım."dedi Alp.

Aysun gülümseyip odadan çıkmış ve herkes yüzü beyazlayan Mert'e bakıp gülmeye başlamıştı.

Alp gün içinde Mert'in ailesini yapacağımız ufak işkencelerden haberdar etmiş, ailesi de anlayışla kabul etmiş ve ses etmemişti.

ATALAN TİMİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin